Güncelleme Tarihi:
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Beştepe’de düzenlenen Şehit Aileleri ile İftar Programı’na katıldı. Erdoğan, konuşmasında özetle şu mesajları verdi:
“Her Ramazan’da olduğu gibi bu yıl da ilk iftarımızı şehit yakınlarımızla yapmak istedik. Devlet protokolünün de iştiraki ile gerçekleştirdiğimiz bu iftar vesilesiyle milletimizin ve tüm İslâm aleminin mübarek ramazan ayını tebrik ediyorum.
ŞÜKRAN BORÇLUYUZ
Şehit yakınlarımız ve gazilerimiz milletimizin bize emanetidir. Kendilerinin her meselelerinde yanlarında olmak, gönüllerini etmek, rızalarını almak boynumuzun borcudur. Bu amaçla hem gereken kurumsal düzenlemeleri yaptık hem de onları kalbimizin en münteha köşesinde misafir etmeyi bildik. Bugün de sınırlarımız içinde sınırlarımızda ve sınırlarımız ötesinde milletimizin huzuru, devletimizin bekası geleceğimizin güvencesi için vazife yürüten kardeşlerimiz var. Sayılarını milyonlarla ifade edebileceğimiz askerimize, polisimize, jandarmamıza, güvenlik korucumuza ve diğer kamu personelimize şükran borçluyuz. Rabbim hepsini de korusun, muhafaza etsin, ayaklarına taş değdirmesin.
VERDİĞİMİZ MÜCADELE MİLLİ BİR ŞAHLANIŞTI
Yakın geçmişimizde PKK’dan FETÖ’süne kadar bütün terör örgütlerine karşı verdiğimiz mücadelede esasen milli bir şahlanıştı. Son 21 yılda biz de eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden tarıma her alanda hayata geçirdiğimiz reformlarla bu milli şahlanışın alt yapısını güçlendirdik. Savunma sanayisine yaptığımız yatırımlarla Türkiye’yi gerçek anlamda bağımsız bir devlet haline getirdik.
HER TÜRLÜ ZULMÜ REVA GÖRÜYORLAR
Çevremizde yaşananları görüyorsunuz; şayet siyasetiyle, ekonomisiyle, savunma sanayisiyle, sosyal yapısıyla güçlü bir devlet değilsiniz, size her türlü zulmü reva görüyorlar. Vatan topraklarınızı korumanın ve o sınırlar içinde güvenle yaşamanın yolu her bakımdan güçlü olmaktan geçiyor. Cumhuriyetimizin ilk asrında bu konuda yaşadığımız eksiklerin bedelini geri kalmışlıkla, istikrarsızlıkla kaosla vaktimizi ve enerjimizi iç mücadelelere harcayarak ödedik. Bilhassa son 10 yılda Türkiye’yi yeniden aynı duruma düşürmek için pek çok oyun oynandı, tuzak kuruldu. Terör saldırıları ve darbe girişimleri de bunların arasındaydı. Hamdolsun milletimiz birliğine beraberliğine kardeşliğine sahip çıkarak tüm bu oyunları ve tuzakları bozdu.
SOSYAL BARIŞA SAHİBİZ
Şehitlerimizin ve gazilerimizin fedakarlığıyla 85 milyonun tek yürek ve tek bilek olarak istiklaline ve istikbaline sahip çıkmasıyla hep yolumuza devam ettik. Türkiye Yüzyılı vizyonuyla geleceğimize yeni bir ufuk açtığımız bu dönemde elbette hala aşmamız gereken sıkıntılarımız mevcuttur. Allah‘ın izniyle hepsinin üstesinden de geliriz. Sahip olduğu güçlü altyapısı sayesinde ülkemiz için artık gündemindeki her meselenin çözümü sadece irade, plan ve vakit işidir. Çünkü biz bir ülkenin programlarını hayata geçebilmesi için gereken ilk şarta; yani huzur ve güven iklimine, siyasi istikrara ve sosyal barışa sahibiz. Türkiye’ye diz çöktürerek ülkemizi yeniden eski zayıf günlerine geri döndürmek isteyenlerin çabaları tabii ki hiç bitmeyecektir. Önemli olan bizim milletçe kazanımlarımıza ve geleceğimize sahip çıkmamızdır. Yaşadığımız her sınamada görüyoruz ki, milletimizin bu konudaki kararı nettir, kesindir.
Ramazan-ı Şerifinizin tekrar mübarek olmasını diliyorum. Bu ay boyunca tutacağınız oruçların yapacağınız ibadetlerin Hak katında kabul ve karin olmasını niyaz ediyorum. Bir gül bahçesine girercesine toprağa düşen aziz şehitlerimizi rahmetle yâd ediyor, gazilerimize ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.”