Güncelleme Tarihi:
Bir ilişkinin ilk günlerinde partnerinizin gösterişli, pahalı ve uçuk jestleri “romantik” olarak adlandırılmaya çalışılsa da bu narsistik kişilik bozukluğunu gösteren bir işaret olabilir.
Günümüz ilişkilerinde en sinsi, en tehlikeli manipülasyon türü olarak gösterilen Love Bombing’in (Aşk Bombardımanı) psikolojik ve sosyal etkileri üzerinde çalışmalar yapılıyor. Özellikle, ilişki yaşamaya başladığı partnerini büyük jestlerle, pahalı hediyelerle büyülemeye çalışan kişilerin bu davranışlarının, gerçekte karşısındaki kişiyi kendisine bağımlı hissettirmeye ve psikolojik baskı kurmaya çalışmasının bir işareti olabileceğini öne süren uzmanlar, ortaya çıkan bu duruma karşı atılması gereken adımları sıraladı.
Takıntılı ilişkilerin bir tür ön göstergesi olarak da görülebilecek aşk bombardımanı oldukça masum başlıyor. Öncelikle, ayrıntılı tatil plânları, sürekli yan yana olma isteği, pahalı hediyeler, lüks restoranlarda akşam yemeği ve romantizmin aşırı dozda yaşanıyor olması aşk bombardımanının işaretleri olarak görülebilir.
HER ŞEY AŞIRI DİKKAT, PAHALI HEDİYELER VE İLTİFATLARLA BAŞLIYOR
New York Şehir Üniversitesi psikoloji profesörlerinden Dr. Chitra Raghavan, romantizm adı altında başlayan aşırı eğilimlerin, aşk bombardımanına dönüştüğünü söyledi ve şunları ekledi: “Genellikle erkekler tarafından yapılan bu durum aşırı dikkat, şefkat, iltifat, yağcılık ve karşısındaki kişinin ‘ruh eşi’ olduğunu ikna etme çabaları gibi belirtilerle ortaya çıkıyor.”
Dr. Raghavan ayrıca partnerini aşk bombardımanına tutan kişinin kendisini mükemmelmiş, ideal ilişki adayıymış gibi göstermesi veya bunu hissettirecek çevre oluşturmasının karşısındaki kişiyi manipüle etme ihtiyacından kaynaklandığını ifade ediyor.
Aşk bombardımanını önlemek için yapılması gerekenleri sıralayan Dr. Raghavan, ilişkilerin karmaşık yanları olarak nitelendirdiği durumların başında, sağlıklı ve sağlıksız ilişkilerin benzer yönlerinin ağır bastığını söylüyor. Söz gelimi, “aşırı dikkat” eğiliminin her iki ilişki biçiminde de olabileceğini ancak sağlıksız ilişki tipinde bunun “takıntı” boyutunu alabileceğini belirtiyor.
Aile içi şiddet ve seks ticareti üzerinde çalışmaları bulunan Dr. Raghavan, “Birisi size ilgi gösteriyorsa ve ilk buluşmada sizden önce gidip bekliyorsa bu size ilgi gösterdiğini gösterir ve iyi bir işarettir. Ama ilginizi çekmek için harcamalar yapıyorsa bilin ki onun tarafından tüketiliyorsunuz” ifadesini kullandı.
‘SOSYAL HAYATINIZI SINIRLAYAN BİR NARSİSTLE KARŞI KARŞIYA OLABİLİRSİNİZ!’
Yeni tanıştığı birinden duymayı özlediği kelimeleri işiten kişilerin karşısındakileri tanımakta zorlanabileceğini söyleyen Dr. Raghavan, “'Sen benim ruh eşimsin’, ‘Kendimi bu kadar yakın hissettiğim biriyle hiç tanışmamıştım’ gibi ilk buluşmada söylenen sözler son derece baştan çıkartıcı ve romantik görünse de histrionik kişilik bozukluğunun bir göstergesi olabilir" dedi.
Ayrıca, ilişkinin ilk zamanlarında partnerlerin tüm zamanını birlikte geçirmesine ilişkin uyarılarda da bulunan Dr. Raghavan, ilişkinin ilk dönemlerinde partnerlerden birinin tüm zamanını birlikte geçirmek istemesinin anlaşılabilir bir durum olduğunu ancak bunun çok sık tekrarlanmak istenmesinde ısrar edilmesinin oldukça tehlikeli bir soruna işaret edebileceğini belirtti.
Dr. Raghavan, böylesi isteklerin arka plânında, partnerini kontrol altına alma dürtüsü ve onun hayatla kurduğu bağlantıları sınırlama niyeti olduğunu söyledi ve önemli bir uyarıda bulundu: “Sosyal hayatınızı sınırlamaya çalışan bir narsistle karşı karşıya olabilirsiniz!”
SOSYAL HAYATI KONTROL, BİR SÜRE SONRA ŞİDDETE DÖNÜŞEBİLİYOR
Sosyal ve romantik ilişkilerde narsisizm üzerine çalışan ABD’de bulunan Ohio Eyalet Üniversitesi Psikoloji Profesörü Dr. Amy Brunell, partnerler arasındaki istismarın nedenleri arasında "narsisizm"in oynadığı role ilişkin araştırmaların kısıtlı olduğunu ama bugüne kadarki çalışmalarda ikisi arasında bir bağ bulduklarını söyledi.
İlişkilerde sosyal hayatı kontrol altında tutulan kişilerin işler kötüye gittiğinde sosyal çevresini yitirdiği için gidecek hiçbir yeri kalmamasına neden olabileceğini söyleyen Dr. Brunell, “Sevgili şiddetinin tohumları işte burada ekiliyor. Çünkü kişi eninde sonunda bu baskıdan kurtulmak isteyecek ve bu noktada her şey zorlaşmaya başlayacak” dedi.
HEDİYELERLE SORUNLARIN ÜZERİ ÖRTÜLÜYOR
Aşk bombardımanında görülen en yaygın şeyin ilişkinin başlamasıyla, ardı arkası kesilmeyen hediyeler olduğunu söyleyen Dr. Raghavan, “Mali durumları kötü olsa bile kendisini zengin göstermek gibi bir eğilim var” açıklamasını yaptı.
Bunun temel sebebinin yeni tanıştığı kişi üzerinde üstünlük kurma çabası olduğuna işaret eden Dr. Raghavan, “Aşırılıklarla partnerinin ayaklarını yerden kesmeye çalışmak, aslında karşısındaki kişinin üstünde bir hakimiyet oluşturmayı amaçlıyor” dedi ve devam etti:
“Sürekli ilgisini partneri üzerinde tutmak, yerli yersiz iltifatlarda bulunmak, yağcılık yapmak ve baştan çıkarıcı hediyeler sunmak yaşanmakta olan sorunu görmenizi engelliyor. Bunaldığınızı anlamıyorsunuz ve bu da gelen tehlikelerin anlaşılmamasına neden oluyor.”
Dr. Brunell ise ilişkilerin başlamasıyla artan hediyelere ilişkin yaptığı değerlendirmede farklı bir bakış açısı sunuyor. Narsislerin aşırı hediye verme merakının sadece karşısındaki kişi üzerinde üstünlük kurma çabasını yansıtmayabileceğini söyleyen Dr. Brunell, partnerini hediyelere boğan kişilerin, kendi egolarını tatmin etmek için de bu yola başvurabileceğini belirtiyor.
'İLİŞKİYİ YÖNLENDİRENLERİN TEK İLACI PSİKOLOJİK YARDIM'
California Üniversitesi'nde psikoloji profesörü olan Paul Eastwick ise sağlıklı bireylerin romantik ilişkileri destekleme, arzu ve sevginin karşılıklı olmasını hedefleme gibi önceliklerinin olduğunu söyledi. Ancak aşk bombardımanının en dikkat edilmesi gereken yanının, bir kişinin partnerinin tüm dünyası olmaya çalışmak olduğunu belirtti.
Dr. Raghavan, aşk bombardımanına maruz kalanların benlik duygularını kaybettiğini ve bunun yeniden inşa edilmesinin de bir hayli uzun zaman aldığını söyledi. Ayrıca Dr. Raghavan şunları ekledi:
"Kim olduğunuzu unutuyorsunuz; çünkü sizi hayata ilişkin küçük detaylar yönlendirebiliyor. Bu toplumsal kalıplar, nasıl giyindiğinizden tutun da, kendinizi nasıl ortaya koyduğunuza kadar her şeyi etkileyebiliyor” dedi ve şu şekilde devam etti: “Aynı zamanda toplum içindeki davranış kalıpları ilişkilerinizi şekillendirmenize ve partnerinizin isteklerini göz önünde bulundurmanıza neden olabilir.”
Dr. Raghavan, “Partneri üzerinde türlü yönlendirmelerde bulunanların tam sorunlarını aşmaları için geçmişte yaptıkları trajik hataların kabul edilmeleri ve geleceğe pozitif bakılmayı öğrenmeleri gerekiyor”dedi.
İlişkileri derinden etkileyen ve ileriye dönük ciddi problemlerin başlangıç noktasını oluşturan 'aşk bombardımanını Hurriyet.com.tr'ye değerlendiren Uzman Klinik Psikolog M. Berk Karaoğlu, ilişkide dikkat edilmesi gerekenleri açıkladı.
'MANEVİ İHTİYAÇLARINIZI KARŞILAYABİLEN DUYGULAR SİZİN ŞEMALARINIZ OLABİLİR'
Son zamanlarda sıkça duyduğumuz aşk bombalaması kavramını biraz açıklayabilir misiniz?
Aslında hayatta her şeyin dozunda olması gerektiği gibi, aşk- sevgi- ilişki paylaşımlarının da dengeli olması bir o kadar önemlidir ancak özellikle bireylerden birinin ilişkinin ilk zamanlarında karşı tarafa çok yoğun bir şekilde sevgi, ilgi ve yoğun bir yaklaşım göstermesi bir nevi aşk bombalaması şeklinde açıklanabilir.
Uzmanlar bir ilişkinin ilk günlerinde gösterişli ve romantik jestler bir narsistle birlikte olduğumuzun göstergesi olabileceğini söylüyor. Peki tüm büyük jestleri böyle mi değerlendirmeliyiz? Aşk bombalamasına maruz kaldığımızı nasıl anlarız?
Tabii ki ilişkinin ilk başlarında ilginin olması, jestlerin olması normaldir ancak birden bire sizi kendi benliğinin de önüne geçiren kişi hakkında kafanızda soru işaretleri oluşmalı yani birden bire sizi her şeyi yapan, her şeyi hemen sizinle yapmak isteyip size birden bire büyük vaatlerde bulunan kişiler aslında sizden ziyade kafasında oluşturduğu kişiye âşık olmuş olabilir ve kafasında oluşturduğu kişi olmadığınızı fark ettiğinde sizi en tepeden en aşağı bırakması olasıdır.
Aşk bombalamasına maruz kaldığını düşünen kişiler ne yapmalı?
Sizi birden elektriklendiren, ayaklarınızı yerden kesen, bir nevi manevi ihtiyaçlarınızı karşılayabilen duygular sizin şemalarınız olabilir. Yani ilk başta sizi tatmin eden ama sonrasında o duyguyu alamadığınızda sizi dibe vurdurabilecek döngüler. Bu açıdan karşı taraf bu şekilde davranıyorsa dahi siz farkındalığınızı yitirmeden, kendi sınırlarınızı da koruyarak ilişkinize devam etmeniz daha sağlıklı olabilecektir.
'AMAÇ KENDİ DUYGULARINI TATMİN ETMEK OLABİLİR'
Bu davranışı sergileyen bireyler bunu bilinçli olarak mı yapıyor, yoksa istem dışı gösterilen bir davranış mı? Bunu neler tetikleyebilir?
Aşk bombalamasını yapan kişiler aslında daha çok karşı tarafı kafasında gerçek dışı büyüten, içindeki boşluğu âşık olduğu kişiyle tamamen kapatabileceğini düşünen, siyah- beyaz yani ya hep ya hiç düşünce yapısındaki kişiler oluyor yani genellikle kendi dinamiklerini bilmiyorsa; istemsiz olarak bu davranışları şekillendiriyorlar diyebiliriz.
Aşk bombalaması davranışı sıklıkla hangi yaş grubunda görülüyor? Daha çok kimleri etkiliyor?
Belirli bir yaş grubundan ziyade hayatında kayıp duygusu (vefat, maddi iflas, boşanma, ayrılma, travmatik durumlar vs.) yaşayan veya çok fazla mantıksal, başarı odaklı olan kişilerin aslında kendi duygularını tatmin etmek amacıyla bilinçdışı olarak seçtikleri kişiye yönelik yaptıkları duygusal yatırım amaçlı davranışlar diyebiliriz. Hayatın her döneminde ve her alanında karşımıza bu tarz ilişki ya da davranış biçimleri çıkabilir. Bundan dolayıdır ki kişiliğimizin hassas noktalarını yani şemalarımızı bir uzman yardımıyla incelemek, farkındalığımızı geliştirmek anlamlı olacaktır.