İlhan Selçuk için tören

 
 
 

İLHAN SELÇUK İÇİN DÜZENLENEN TÖRENDEN FOTOĞRAFLAR

İŞTE DÜZENLENEN TÖRENDEN GÖRÜNTÜLER / WEB TV   �

85 yaşında tedavi gördüğü Amerikan Hastanesi'nde çoklu organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybeden Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz sahibi ve başyazarı İlhan Selçuk için Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi sarayında bir tören düzenlendi.

BU ÇİRKİNLİĞİ ONA YAŞATANLAR UTANSINLAR

Törene katılan CHP Genel Sekreteri Önder Sav, İlhan Selçuk ile ilgili olarak, şunları söyledi: “İlhan Bey sadece Cumhuriyet gazetesinin değil, tüm Türk basınının önem verdiği önde gelen kalemlerinden birisiydi. O sadece köşesindeki penceresinden seslenen bir insan değildi. Toplumda iz bırakan kuşaklar değişse bile 50 küsur yıllık yazın hayatında daima okunan izlenen ve söyledikleri toplumun belleklerinde kalan yazarlardan biriydi” dedi. İlhan Selçuk'un yazı hayatı boyunca ödün vermeden, doğrulardan sapmadan yazdığını hatırlatan Önder Sav, “Aydın olmanın yükünü Türkiye'nin koşullarında çok rahat taşıyabilen insanlardan birisiydi. 40 yıl önce yaşadığı sıkıntıları son 2 yılda yaşamak zorunda kaldı, bırakıldı. Sanıyorum İlhan Selçuk'u aramızdan erken alan olay son 2 yılda reva görülen manevi işkenceydi, eziyetti. Ona daha fazla manen dayanamadığını düşünüyorum. Bir an önce bu çirkinlikleri yaşamamak için aramızdan ayrıldı. Bu çirkinliği onlara yaşatanlar da utansınlar diyorum" diye konuştu.

ÇETİN DOĞAN'DAN İLHAN SELÇUK MESAJI

Balyoz Soruşturması'nda tutuklandıktan sonra serbest bırakılan Emekli Orgeneral Çetin Doğan da törene katıldı. Çetin Doğan, şöyle konuştu:

“50 yıldır ben onun sadık bir okuyucusuyum. 50 yıldır okuduğumuzun bende iz bıraktığı birçok noktası var. 50 yıl önce ABD'ye gitti bir süre kaldı. Bu bilgi kirliliğinin nasıl meydana geldiğini ABD'de insanların beyinlerinin çamaşır gibi sabah akşam nasıl yıkandığını anlattı. Benim de bununla aynı gözlemlerim oldu. Bu medya halkın medyası olmayınca bilgi kirliliğiyle insanlar ne yağacağını bilemiyor. Bir korku imparatorluğu kuruluyor bazı yerlerde İşte Türkiye'nin halini görüyorsunuz. Tabii dimdik ayakta duran medya da var. Büyük bir yurtseverini kaybetti yurdumuz ama bu topraklar verimli ve inanıyorum ki daha yüzlerce İlhan Selçuklar ondan hız ve güç alarak yetişecektir bu topraklarda. Hepimizin başı sağ olsun”

Son dönemde kendisinin de çok üzüldüğünün hatırlatılması üzerine Doğan, “Kendi şahsımda yaşadıklarım var. Benim tansiyonum hiçbir zaman 20-15-16 olmamıştır. Tansiyonlar çıkıyor, daralıyor damarlarımız. Kaybettiğimiz her şey ulusumuza bir şeyler kazandırıyor” diye konuştu. “Ben yanmasam sen yanmasan nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa” diyen Çetin Doğan, İlhan Selçuk ile ilgili “Çıra gibi yandı ama büyük bir çınar ağacı ama çok kişiyi aydınlattı yüreğiyle” dedi.

ÇOCUKLAR İLHAN AĞABEY'İN PENCERESİNDEN BAKACAK

DSP Genel Başkanı Masum Türker de İlhan Selçuk ile ilgili olarak, “Son dönemlerde kendisine yapılanlar aslında herkesin ders alması gereken bir süreç yaşattı bize. Kendisine Tanrı'dan rahmet diliyorum. Hepimizin başı sağ olsun” dedi.

Sinema sanatçısı Tarık Akan da “Ülkemin çok önemli çok değerli aydınlarını böyle teker teker kaybetmek ve üstüne basılarak karanlık düşünceler bu güzel insanları yok ediyor ülkemde ve ülkemin geleceğini iyice karartıyor. Ama ben şuna çok inanıyorum ki Türkiye'de laik demokratik çağdaş insanların çocukları da İlhan ağabeyin penceresinde bakacaktır. Onu her zaman yaşatacağız. Işıklar içinde yatsın” diye konuştu.

O PENCEREDE BİR BAYRAK DİREĞİ GİBİ DİMDİKTİ

Kürsüye çıkarak bir konuşma yapan Rutkay Aziz “O'nun ölümsüzlüğüne yakışan birer insan olarak bu hayatı ve Türkiye'yi hak edeceğiz. Bu Ergenekon süreci içinde sabahın erken saatlerinde hoyratça adalete hukuka sığmayan vicdansız bir biçimde alınmakla üzgündü. Onu bir biçimde vurdular ama o pencerede bir bayrak direği gibi dimdikti” dedi. Rutkay Aziz, İlhan Selçuk'un Japon Gülü yazısından bir bölüm de okudu.

VATANDAŞTAN PROTESTO

Erdal Erzincan'ın saz dinletisinin ardından bir kişi salonda ayağa kalkarak, “Kahrolsun Recep Tayyip Erdoğan faşizmi” diye bağırdı. Bağırdıktan sonra yerine oturan vatandaş, salondan bir süre alkış da aldı.

YAZINCA İŞTE BU OLUYOR

Yazar Doğan Hızlan “Gerçekten O'nu seviyorsak O'nun yazdıklarına inanıyorsak o zaman O'nun yazdıklarını sürdürmeliyiz. Düşüncelerimizde ve yaşantımızda onu örnek almalıyız" dedi. Yazar Emre Kongar, “O benim arkamdan konuşacaktı. Beni aldatıyordu. 'Hem konuşurum hem yazarım' diyordu. O Mart sabahı sonun başlangıcı oldu onun için” diye konuştu. Emre Kongar, İlhan Selçuk'un zaman zaman kendine espri yaptığını ve “Yazıyorsun da ne oluyor?” dediğini kendisinin de İlhan Selçuk'a “Siz yazında ne oluyorsa işte o oluyor” dediğini hatırlattı. Kongar Selçuk'un ölümünü hatırlatarak, “Yazınca işte bu oluyor. İşte bu oluyor” dedi.

MUSTAFA BALBAY'DAN MESAJ

Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Mustafa Balbay'ın tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi'nden gönderdiği mesaj da okundu. Mustafa Balbay mesajında, “Dışarıya çıktığımız zaman 'İlhan Ağabey'i görecek miyim?' diye düşünüyordum. Elbet bir gün buluşacağız. Bu böyle yarım kalmayacak” dedi.

CUMHURİYET'TE TÖREN

Buradaki törenden sonra İlhan Selçuk'un cenazesi araca konuldu. . Cenaze bin kişilik kortej eşliğinden Halaskargazi Caddesi'nden Şişli'deki Cumhuriyet Gazetesi'ne doğru yola çıkarıldı. Cenaze aracının önüne büyük bir Türk bayrağı açıldı. Bir kişi de Atatürk posteri taşıdı. Korteje katılanlar “Hepimiz Mustafa Kemal'in askerleriyiz”, “Hükümet istifa”, “Gün gelecek devran dönecek, AKP hesap verecek”, “Cumhuriyet değil AKP yıkılacak” ve “Şehitler ölmez vatan bölünmez” diye slogan attılar. Yürüyüş sırasında çevredekilerden bazıları geçen korteje alkış tuttu. Bir grup da okur da gazete önünde cenazeyi bekledi. Kortej Cumhuriyet Gazetesi'ne geldikten sonra burada da bir veda töreni düzenlendi. Yağmur yüzünden kısa tutulan konuşmalardan sonra İlhan Selçuk toprağa verileceği Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesine götürülmek üzere cenaze aracına konuldu.

KÖŞK'TEN GELEN TELGRAF

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve Başyazarı İlhan Selçuk’un hayatını kaybetmesi dolayısıyla ilk açıklamasını yaptı. Gül’ün, Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Yıldız’a bir telgraf göndererek, üzüntülerini bildirdiği ve başsağlığı dilediği belirtildi.