Güncelleme Tarihi:
Cuma namazı saati için araştırmalar öğlen saatlerinin yaklaşmasıyla birlikte hız kazandı. Her hafta değişen cuma namazının bu haftaki vaktini merak eden vatandaşlar internet üzerinden araştırma yapıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı, namaz saati sayfasından tüm illerin saat bilgini paylaştı. Peki, Ankara, İstanbul ve İzmir başta olmak üzere tüm Türkiye'de cuma namazı saat kaçta kılınacak? İşte, il il cuma namazı saatleri
Namaz saatleri tüm illerde farklı saatlerde idrak ediliyor. Cemaatle birlikte kılacakları cuma namazının saatini kaçırmak istemeyen ve ibadetini hakkıyla yerine getirmek isteyen vatandaşlar, Diyanet İşleri Başkanlığının "Dünya Namaz Vakitleri" sayfasını inceleyerek bilgi edinmeye çalışıyor.
ANKARA CUMA NAMAZI SAATİ: 12:47
İSTANBUL CUMA NAMAZI SAATİ: 13:03
İZMİR CUMA NAMAZI SAATİ: 13:10
BURSA CUMA NAMAZI SAATİ: 13:02
ADANA CUMA NAMAZI SAATİ: 12:37
ANTALYA CUMA NAMAZI SAATİ: 12:56
KONYA CUMA NAMAZI SAATİ: 12:49
İL İL CUMA NAMAZI SAATLERİNİ ÖĞRENMEK İÇİN TIKLAYIN
Cuma namazı kaç rekâttır?
Cuma namazının farzı iki rekâttır. Bunun yanında farzdan önce dört rekât, farzdan sonra dört rekât olmak üzere sekiz rekât da sünneti vardır (Kâsânî, Bedâî’, I, 269).
İmam Ebû Yusuf’a ve İmam Muhammed’e göre ise farzdan sonra kılınacak sünnet bir selamla dört ve bir selamla iki rekât olmak üzere toplam altı rekâttır. Bu görüşün Hz. Ali’den rivayet edildiği nakledilmektedir (Kâsânî, Bedâî’, I, 285).
Cuma hutbesinde yapılan duaya “amin” demek caiz midir?
İslam âlimleri, gerek cuma hakkındaki hadisleri, gerekse Resûlullah’ın (s.a.s.) uygulamasını göz önüne alarak hutbenin esasını teşkil eden rükünler ile sahih bir hutbede uyulması gereken şartları ve hutbenin adabını tespit etmişlerdir (Kâsânî, Bedâiu’s-sanâî, II, 196). Hatip hutbe irad ederken cemaatin konuşmasının doğru olmadığını ifade eden hadisler vardır (Buhârî, Cumua, 36; Müslim, Cumua, 11; Muvatta, Cuma, 6; Ebû Dâvûd. Salât, 237; Tirmizî, Salât, 256; Nesâî, Cumua, 22). Hanefi ve Şâfiîler bu hadislere dayanarak zaruret olmadıkça hutbe esnasında konuşmayı mekruh; Hanbelî ve Mâlikîler haram kabul etmişlerdir (Kâsânî, Bedâiu’s-sanâî, II, 198; Şirbînî, Muğni’l-muhtâc, I, 429-430). Diğer taraftan yine Resûlullah’ın (s.a.s.) uygulamasını göz önüne alan İslam âlimleri hutbede müminlere dua etmenin mendup veya rükün olduğunu söylemişlerdir (Kâsânî, Bedâiu’s-sanâî, II, 196).
Buna göre, hutbenin dinlenmesi, bu esnada başka işlerle uğraşılmaması, konuşulmaması gerekir. Ancak, Hz. Peygamberin (s.a.s.) ismi anıldığında sessizce salavat okunması, hatibin duasına ‘âmin’ denmesi, konuşma olarak değerlendirilmediğinden, bunların yapılmasında bir sakınca yoktur (Bkz. Kâsânî, Bedâiu’s-sanâi’, I, 264; İbn Âbidîn, Reddü’l-muhtâr, III, 35).