Güncelleme Tarihi:
DÜNYADA 258 milyon göçmen bulunuyor. Sadece geçen yıl 68.5 milyon kişi zulüm, çatışma, şiddet, insan hakkı ihlalleri veya başka sebeplerle yerinden edildi. Bu süre içinde en az 6 bin kişiyse ‘göçmen’ olabilmek için yollarda kayboldu veya hayatını kaybetti. Ortak bir denizi paylaşan iki ülke Türkiye ve Yunanistan, bu süre içinde bir başka şeyi daha paylaşır oldu: Ege Denizi’nin iki yanındaki göçmen krizini... Türkiye dünyada en fazla mülteciyi barındıran ülke durumuna gelirken Yunanistan da bu göçmenlerin gitmeyi en çok istediği yer olan Avrupa’ya açılan ülke konumuna yerleşti. Peki bu durum iki ülke arasındaki ilişkileri nasıl etkiledi? Kartepe Zirvesi’nde görüştüğümüz Yunanistan Göç Politikaları Bakanı Dimitris Vitsas sorularımızı şöyle yanıtladı:
İŞBİRLİĞİ YAPMALIYIZ
“Göç meselelerinin iki yönü var. Öncelikle başarılı sonuca ulaşmak için işbirliği yapmalıyız. Bunun için iki taraf da ortak meseleleri olan mülteci meselelerinde, birbirlerinin zorluklarının bilincinde olmalı. Avrupa Birliği ve Türkiye arasında imzalanan Göçmen Anlaşması var. Yunanistan, AB’yle yapılan her toplantıda Türkiye’yi destekliyor. AB’de hiçbir ülke, Türkiye’nin temel bir rolü olduğu gerçeğini kabul etmeden mülteci sorununa çözüm bulamaz. Türkiye ve Yunanistan da iletişimi ve iki ülkenin işbirliğini ilerletmek için bu fırsatı iyi değerlendirmeli. Mülteci konusu insani bir meseledir ve tüm ülkeler bu konuyu Cenevre Sözleşmesi, insan hakları ve uluslararası ilişkiler çerçevesinde ele almalı. İki ülke arasındaki ilişkiyi tanımlayan anahtar kelime ‘barış’ olmalı. Türk ve Yunan halkı barış için ortaklaşa tutum almalı.
DOSTLUĞUMUZU PEKİŞTİRİR
Her alanda işbirliği yapıyoruz. Özellikle sahil güvenliği alanında sıkı bir işbirliği içindeyiz. Emniyet güçleriyle ilgili işbirliği konusundaki sorunları da aşabileceğimizi düşünüyorum. Türk bakanlar Yunanistan’a gelmeli, Yunan bakanlar da Türkiye’ye ziyarette bulunarak bizim gibi ortak sorunlara çözüm aramalı. Birlikte kafa yormak dostluğumuzu pekiştirecektir. Şu an en önemli konu Türkiye’nin önümüzdeki 3-4 ay boyunca Yunanistan’a gerçekleşen düzensiz geçişleri tamamıyla önlemesi. Böylece Yunanistan da adalardaki aşırı dolu kamplarını boşaltabilir.”
SOYLU’YA DAVET
Bakan Vitsas, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’yla sürekli bir iletişim halinde olduklarını ama yüz yüze ilk defa önceki gün Kartepe Zirvesi’nde bir araya geldiklerini söyledi. “İki ülke tüm bu süreçte birbirinden ne öğrendi?” sorusuna da Vitsas şöyle yanıt verdi: “Her şeyin her zaman daha iyisi yapılabilir. Sahil güvenlik işbirliklerimizi ilerletebiliriz. Şu an Kos-Bodrum ve Lesbos-Ayvalık arasında çok sıkı bir sahil güvenlik işbirliği sürüyor. Sayın Soylu’yu Yunanistan’a davet ettim, umarım gelir.”
‘GÖÇMENLER DE GÖÇMEN OLMAK İSTEMEZ’
2015 ve 2016 yıllarında 1 milyondan fazla mülteci Yunanistan’a ulaştı. Türkiye ve AB arasında imzalanan mülteci anlaşmasından sonra bu sayı azaldı. 2017’nin ikinci yarısında yeniden arttı. 2018 Mayıs’ta Yunanistan’daki göçmen sayısı 600 bindi. Yunan halkı bu yoğun göçle ilgili ne düşünüyor? Bakan Vitsas, şunları söylüyor: “Çoğu Yunan dayanışma gösteriyor. Elbette bazen mültecilerin kendi sorunları olmaması gerektiğini söyleyenler çıkıyor. ‘Mültecileri istemiyoruz’ dediklerinde ‘Mülteciler de kendilerinin mülteci olmasını istemiyor’ diyorum. Yerel halk ve mültecilerin haklarının eşitliğini dengede tutmak önem kazanıyor. Kamplar en ideal yol değil. Mültecilerin ülkelerindeki sorunlar çözülene kadar zorunlu bir yöntem. Baskıyı azaltmanın diğer yolu mültecilerin yükünü AB ülkeleriyle paylaşabilmekten geçiyor. Yunanistan’da yabancı düşmanlığına karşı verdiğimiz savaşı kazandık ama her zaman tetikteyiz.”