Ä°ki ÅŸehrin Levantenleri

13 Temmuz tarihli Pazar ilavenizde Sibel Arna imzalı ‘‘İki Åžehrin Levantenleri’’ baÅŸlıklı bir yazı yayınlandı. Bu yazıda, Türkiye'nin çeÅŸitli yerlerinde yaÅŸayan Levantenlerin görüşlerine yer verilmiÅŸ. Levantenlerden biri de Giovanni Scognomillo. Olayın bizi ilgilendiren kısmı da tam burası. Ä°stanbul Ãœniversitesi Ä°letiÅŸim Fakültesi Gazetecilik Bölümü 2. sınıf öğrencileri olarak Ä°stanbul'un Fethi'nin 550. yılı sebebiyle 550 Yıl adında bir dergi çıkardık. Bu kapsamda Levanten Giovanni Scognomillo ile de görüşmüştük. Yazıyı yazan arkadaşım Volkan Ecer ile beraber yaptığımız röportajın bir kısmını Hürriyet Pazar ekinde görünce ÅŸaÅŸkınlığımı gizleyemedim. Ä°lk önce iyimser bir bakış açısıyla Sayın Giovanni Scognomillo'nun verdiÄŸi her röportajda aynı sözleri dile getirdiÄŸini düşündüm. Fakat dergideki kendi yazımızla, gazetedeki Sibel Arna imzalı yazıyı karşılaÅŸtırınca birebir benzer olduÄŸunu fark ettim. Olayın en acı tarafı ise ‘‘4. Boyut Ä°stanbul'da 550 Yıl’’ adlı dergiden tek bir cümle ile dahi olsa bahsedilmemiÅŸ olması.Hürriyet gibi Türkiye'nin en saygın gazetelerinden birinin bu durumda duyarlı davranıp bir düzeltme yayınlayacağından eminim.Hasan AYÄ°stanbul Ãœniversitesi Ä°letiÅŸim Fakültesi Gazetecilik Bölümü 4. Boyut Haber Merkezi'ndenTEMSÄ°LCÄ°NÄ°N NOTU: Okurumuzun bu eleÅŸtirisi üzerine, haberi yazan arkadaşımız Sibel Arna ile konuÅŸtum. Arna, Giovanni Scognomillo ile bizzat görüştüğünü, görüşmede kendisine ailesinin hikáyesini ve Ä°stanbul hakkındaki düşüncelerini sorduÄŸunu söyledi. Arna şöyle dedi:‘‘Kendisine ayrıca ‘Levanten kimlere denir', ‘Aileniz Türkiye'ye nasıl gelmiÅŸ?', ‘Levanten olduÄŸunuz için Türkiye'de zorluk yaÅŸadınız mı', ‘İstanbul'dan memnun musunuz?' sorularını yönelttim.Scognomillo da, okuyucumuza verdiÄŸi cevapların aynısını verdi. Türkiye'ye geliÅŸ hikáyeleri birden fazla olamayacağı için doÄŸal olarak var olan tek hikáyeyi herkes gibi bana da anlattı: ‘Büyük babam 19. yy'da Napoli'den geldi...', ‘Aşçıydı...', ‘6-7 Eylül olaylarına tanık oldum'. Sonuç: Hikáye tek olduÄŸu için cevap da tekti. Anlatımdaki benzerlikler kaçınılmaz bir sonuç.Scognomillo ile röportajı telefonda yaptım. Yaptığımız görüşmede dergideki cümleleri bana telefonda okudu, ben de not aldım. Karşılıklı tekrar ettik. Dolayısıyla cümlelerin benzerleri Hürriyet Pazar'da yayınlandı. Sözü edilen dergiden alınmış bir ÅŸey yok.’’Kaza haberi21 Haziran’da bir baÅŸlığınız şöyleydi: ‘Hayat Kadınlarını Öldürdü.’Haberi okuduÄŸumuzda Ä°zmir'de meydana gelen kazada karşıdan karşıya geçmekte olan iki kadının, aşırı hız yapan bir otomobilin çarpması sonucu öldüğü yazılı. Ama konu ile hiçbir ilgisi olmadığı halde merhumelerin mesleÄŸini belirtmiÅŸsiniz. Ãœstelik haber baÅŸlığında da baÅŸka türlü anlaşılabilecek bir ÅŸekilde yine merhumelerin mesleÄŸini ön planda tutmuÅŸsunuz. Bu haberin sorumlularını ayıplıyorum. Orhan BAYOLÄ°lik nakli ameliyatıGAZETENÄ°ZDE 25 Temmuz'da yayınlanan, ‘‘Umut Öğretmene Güney Kıbrıs'tan Umut Geldi’’ baÅŸlıklı haberde ilik naklini gerçekleÅŸtiren ekibin baÅŸkanı olarak benim adım geçiyor. Asıl nakli yapan kan hastalıkları uzmanları meslektaÅŸlarımdan söz edilmiyor. Kemik iliÄŸi naklinin bir ekip iÅŸi olduÄŸu doÄŸru. Bu ekibin içinde yer alan kemik iliÄŸi bilgi bankasının da rolü, uygun dokudaki kemik iliÄŸi vericisinin bulunmasını saÄŸlamaktı. Ä°lik naklini yapan ise Ä°stanbul Tıp Fakültesi Hematoloji KliniÄŸi'nden Prof. Dr. Deniz Sargın ile Doç. Dr. Sevgi KalayoÄŸlu-Beşışık'tır. Yıllık izinlerinden fedakárlık eden hemÅŸirelerin de payı unutulmamalı. Bu eksikliÄŸin düzeltilmesini rica ederim. Prof. Dr. Mahmut ÇarinÄ°.Ãœ. Tıp Fak. Kemik Ä°liÄŸi Bilgi Bankası DirektörüTEMSÄ°LCÄ°NÄ°N NOTU: Haberin taÅŸra baskası ve www.hurriyetim.com.tr'de yayınlanan halinde, ilik naklini Prof. Dr. Deniz Sargın ve Doç. Dr. Sevgi KalayoÄŸlu-Beşışık'ın yaptığı belirtiliyor ve onlarla yapılan röportaj yer alıyor. Ne yazık ki ÅŸehir baskısında bu bölüm atılmış. Haberi yazan muhabirimiz Mesude ErÅŸan, hatanın kendisinden kaynaklanmadığını belirtti ve yine de özür diledi.Mezuniyet balosuGEÇTİĞİMÄ°Z günlerde, ‘‘Mezuniyet Balosu ÖSS'ye Basar’’ baÅŸlıklı bir yazı yayımladınız. Sanki çok zengin bir ülkeymiÅŸiz ve gençlerimizin ÖSS'den sonraki en büyük sorunu mezuniyet balolarında ne giyecekleriymiÅŸ gibi bir kurguyla baÅŸlayıp, onlara bu senenin modasını ve fiyatları yüz milyonlarla ifade edilen giysileri anlatıyorsunuz. Bu sene liselerden mezun olan yaklaşık 300 bin öğrencinin büyük çoÄŸunluÄŸu, yazınızda belirttiÄŸiniz gibi mezuniyet balolarında giyecekleri giysileri deÄŸil, kazandıkları üniversitelerin harçlarını ailelerini sıkıntıya sokmadan nasıl ödeyebileceklerini düşünmeye baÅŸlamıştır. GeçmiÅŸte birçok mezuniyet balosuna (şık ama ucuz giysilerle) katılmış bir Türk genci olarak, ülkenin en çok okunan gazetesinde ‘‘çok küçük bir azınlığın lüks harcamalarını’’ konu alan bu yazıyı abartılı bulduÄŸumu belirtmek isterim. Taylan ERGENEMANElektrik ve Elektronik Müh. (ODTÃœ 2002)Birkaç eleÅŸtiriGAZETENÄ°ZDE beni rahatsız eden birkaç olayı yazmak istiyorum. Bir süre önce bir banka ÅŸubesini soymak isterken güvenlik görevlisince öldürülen bir terörist için günler boyunca yargısız infaz yaptınız. Gerekçesi ne olursa olsun ve hoÅŸ görülebilir zerre kadar yanı olmayan bu terör giriÅŸimine böylesine bir tepkide bulunmanın nedenini anlayamadım. ‘‘AKP'den önce ve AKP'den sonra’’ verdiÄŸiniz görüntü beni ÅŸaşırttı. Irak'a ‘‘saldırı’’ konusunda ise, koalisyonun nerede baÅŸladığı belliydi de nerede bittiÄŸini bir türlü çıkartamadım. EleÅŸtirilerimin ‘‘kıymet-i harbiyesi’’ yoktur diye düşünebilirsiniz. Çünkü sorun açıkça belli ki, yeni dünya ve Türkiye düzenine ayak uyduramayan benim gibi dinozorlarda. Dünyanın çeÅŸitli ülkelerinde ve ülkemizde bankacı yetiÅŸtiriyor, Ä°ngiltere'de uluslararası ticaret/hukuk içerikli kitaplara imza atıyor olsa bile dinozor dinozordur, deÄŸil mi? Volkan İÇİERKaçkarlar’daki turistMERHABA, 9 Temmuz'da yayınladığınız ‘‘Kaçkarlar'a Yine Çıkacağım’’ haberinde, Ä°srailli Maya Goldman'ın hastalandığı için Kaçkarlar'a çıkmayı yarıda bıraktığı, ilk fırsatta yeniden gelerek mutlaka baÅŸaracağı haberi yayınlanmıştır. Haberde adı geçen kiÅŸinin ailesini aradığı ve saÄŸlık sigorta ÅŸirketi hastanın bulunduÄŸu yerden hastaneye taşınması için gereken helikopter masrafını karşılamayacağını bildirmesi üzerine bir baÅŸka sigorta ÅŸirketinin devreye sokularak konunun çözümlendiÄŸi yer almaktadır. Kaçkarlar gibi günümüzde artık pek de uzmanlık istemeyen, saÄŸlıklı pek çok insanın çıkabileceÄŸi bir daÄŸa Ä°srailli bir grup gencin çıkmaya teÅŸebbüs etmesi ve içlerinden birinin hastalanıp geri dönmesinin bir okur olarak beni neden ilgilendirdiÄŸini, haberde neyin vurgulanmak istediÄŸini doÄŸrusu pek anlayamadım. EÄŸer yabancıların saÄŸlık sigortalarının memleketimize göre çok daha ilerde olduÄŸu vurgulanmak istenmiÅŸ ise baÅŸlığın da buna göre olması gerektiÄŸini düşünüyorum. Suphi BEDÄ°ZM. Nuri Yılmaz’a teÅŸekkürlerMEHMET Nuri Yılmaz'ın Ä°slam'da hayvanlarla ilgili yazısına yer verdiÄŸiniz için teÅŸekkür ederiz. Ayrıca gazete olarak hayvanlar konusunda gösterdiÄŸiniz ilgi ve hassasiyet için de teÅŸekkür ederiz. Medyanın hayvan hakları konusunda yaptığı çalışmalar arttıkça halkımızın bilinçlenmesi de o kadar hızlı olacaktır. Elif SOYEROKURLARIMIZDAN KISA KISAÖZGÃœR ÖZGÜÇ: GeçtiÄŸimiz günlerde, papaÄŸanlı bir aile (sözde) olayını her gün manÅŸete taşıdınız. Türkiye'de insanlarin ilgilenecegi baÅŸka konu mu yok? Yok papaÄŸanı kapıcıya bıraktık, yok çalındı...ALÄ° KOCAYUSUF: Spor sayfalarına daha küçük reklam ve daha çok basketbol yazıları koyarsanız çok daha güzel olur. Bu yazıyı yayınlarsanız, benim gibi bir basketbolseveri memnun etmiÅŸ olursunuz.RAMAZAN AVÅžAR: Okur köşeniz için teÅŸekkür ederim. Ancak ben bize ayrılan köşelerin daha da büyütülmesini istiyorum. Böylelikle, spor, politika konularında yazabilelim ve ÅŸiirlerimizi bile yayınlayabilelim.FÄ°LÄ°Z-MURAT DÖNMEZ: Almanya Hürriyet'in evlendirme köşesi sayesinde karımla tanıştık ve evlendik. 2 yıl oldu. 6 ay sonra bir bebeÄŸimiz olacak. Bize bu mutluluÄŸu yaÅŸatan Hürriyet çalışanlarına sonsuz teÅŸekkürler.Â