İki resim arasındaki fark-2

Güncelleme Tarihi:

İki resim arasındaki fark-2
Oluşturulma Tarihi: Eylül 26, 2005 18:37

11 Eylül felaketiyle ilgili bir riyavet vardır, New York söz konusu olduğuna göre buna ‘şehir efsanesi’ de diyebiliriz. Güya, saldırı anında İkiz Kuleler’de bulunan Türkler’den sadece, uçakların çarptığı kattan daha yukarıda olanlar kurtulamamış, diğerleri...


... diğerleri yangın merdiveninden (herkes iniş yönünü kullandığı için merdivenlerde takılıp kalırken, çıkış yönünü kullanarak) aşağı inmeyi başarmışlar.

Dışarı çıkanlar da soluklanır, başlarını kaldırıp İkiz Kuleler’deki yangını seyrederken, kaçıp kurtulma refleksi genlerine işleyen (ve ‘Aman usta patlar matlar’ reklamlarıyla büyüyen) bizim Türkler, hızla olay yerinden uzaklaşmış. Böylece, yüzlerce insan yıkılan binanın altında kalırken, bizimkiler bir kere daha canını kurtarmış.

Türkler’in hayatta kalma güdüsünün daha gelişmiş olması doğal. Bizim gibi günde üç beş ölüm atlatan kimse yok dünyada...

*

Hatırlarsanız, Katrina Kasırgası’ndan kaçan Amerikalılar’ın bir fotoğrafını kullanmış; trafiği Arap saçına dönmüş, emniyet şeridi işgal edilmiş TEM ile mukayese ederek ‘İKİ RESİM ARASINDAKİ FARK = MEDENİYET’ demiştim. (Telif hakkını almadığım için de pişman olmuştum sonradan...)

Şimdi, bu kez Rita kasırgasından kaçanların yukarıdaki fotoğrafını kullanarak, tamamen farklı bir yorum yapacağım.

3 milyon Teksas’lı ve Louisiana’lı şehirleri boşaltarak kuzeye doğru kaçıyor. Bu sefer panik daha az, Amerikan yönetimi hazırlıklı ve duruma hâkim.

Yukarıdaki (böyle bir durumda ne kadarı mümkünse artık) disiplini, birbirinin hakkına saygıyı görüyorsunuz. Fark yine MEDENİYET elbette.

Ama bir fark daha var: UYANIKLIK farkı!

(Her zaman eleştiririm ama buradaki yöneticilerin uyanıklığı yani şart!)

E be kardeşim, madem ki şehirleri boşaltıyorsunuz, yüz binlerce aracı yollara döküyorsunuz... niye (kimsenin kullanmadığı) geliş yönünü boş tutuyorsunuz ki?

Araçların bir bölümünü de geliş yönüne kaydırarak trafiği hafifletseniz ve akışı hızlandırsanıza...

Diyeceksiniz ki Başkan’ı George ‘Dubya’ Bush olan milletin...


*

İLAVE BİLGİ:

Hafta sonu araya girince epey geç kaldım ama, Uğur (Günal) sağ olsun bir bilgi notu geçmiş bizim için:

Kasırgaların isimlerini kim, nasıl veriyor? Doğrusu beni çok (b)ilgilendirdi.

Uğur’dan gelen not şöyle:

ABD Ulusal Kasırga Merkezi, kasırgaları tanımlamak için kullandığı harita koordinatlarına dayanan eski sistemden 1953’te vazgeçerek kasırgaları adlandırmaya başlamış. Başta sadece kadın adları kullanılırken, 1979’dan sonra erkek ve kadın isimlerinin dönüşümlü olarak kullanılmasına karar verilmiş. (Amerikalı feministlerden korkmuşlardır. SD)

Günümüzde yıllık fırtına listeleri Dünya Meteoroloji Organizasyonu’ndan uluslararası bir komite tarafindan belirleniyor ve 6 yıllık bir rotasyon sistemi kullanılıyor. Dolayısıyla 2005 listesi 2011’de tekrar kullanılacak. Ancak, çok fazla zarara yol açan ve ölümcül olan fırtınalar bu listeden bir daha kullanılmamak üzere çıkarılıyor. 2004’te Florida’yı vuran dört büyük kasırga (Charley, Frances, Ivan ve Jeanne) 2010 listesinde yer almayacak mesela...

Bu yılın listesine ise 1999’da çıkarılan Floyd ve Lenny’nin yerine Franklin ve Lee konulmuş. 2005’te Atlantik tropik fırtınaları için belirlenen isim listesi şöylee:

* Arlene
* Bret
* Cindy
* Dennis
* Emily
* Franklin
* Gert
* Harvey
* Irene
* Jose
* Katrina
* Lee
* Maria
* Nate
* Ophelia
* Philippe
* Rita
* Stan
* Tammy
* Vince
* Wilma

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!