Güncelleme Tarihi:
Kaza, Gürpınar'da normalde hız sınırının 30 kilometre olduğu Ulusal Caddesi Kavşağı'nda 7 Temmuz 2020 tarihinde meydana geldi. Kamyonet sürücüsü Aslan İsmiev (22), marketten çıkan Busenur Ülüslar ve Sedef Yılmaz'a 170 kilometre hızla çarparak ölümüne neden oldu. 2 genç kızın hayatını kaybettiği kazaya ilişkin Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. Beylikdüzü Devlet Hastanesi'nin raporunda sürücünün 2.43 promil alkollü olduğu tespit edildi, alınan bilirkişi raporunda ise Aslan İsmiev'in yüzde yüz kusurlu olduğu belirtildi.
Hazırlanan iddianamede, tanıkların ifadelerinde şüphelinin çok hızlı ilerleyerek, genç kızlara çarptığını beyan ettikleri anlatıldı. Şüpheli ise ifadesinde arkadaşı ile Gürpınar Sahili'nde alkol aldıklarını, araçla seyir halindeyken direksiyon hâkimiyetini kaybederek kazaya sebebiyet verdiğini, 2 kişinin ölümüne sebebiyet verdiği için de pişman olduğunu söyledi.
İddianamede İsmiev'in "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Kazanın ardından 10 ay sonra davayı karara bağlayan Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi, "Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan tutuklu sanık İsmiev'i iyi hal indirimiyle 6 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırdı. Sanığın sürücü belgesinin 3 yıl süreyle gecici olarak alınmasına da karar veren mahkeme heyeti, sanık İsmiev'in tutukluluk halinin devamını da kararlaştırdı. Kararın ardından genç kızların babaları, Demirören Haber Ajansı'na (DHA) kazanın olduğu yerde açıklamalarda bulundu.
"İKİ TANE İDEALİST KIZIMIZI GENÇ YAŞTA GÖTÜRÜP TOPRAĞA VERDİK"
Karara itiraz eden Mekatronik Bölümü öğrencisi Busenur Ülüslar'ın babası Faruk Ülüslar, Sedef Yılmaz ve Busenur Ülüslar için adalet istediğini belirtti. Acılı baba Ülüslar, "Bundan 9 ay önce burada bir kaza yaşandı. Daha önce burada refüj falan yoktu, kaza sonrasında yapıldı. Biri 17, biri 18 yaşında iki tane genç kızımız, 170 km hızla ve 240 promil alkollü bir şahsın kullandığı bir aracın altında can verdi. Ne yazık ki geçen gün ki mahkemede sanığa 6 yıl 8 ay hapis verdiler. Bunun da zaten yatarı 4 yıl ki zaten 4 yıl da yatırmayacaklar. İki ay sonra tahliye olacak. Biz ailesi olarak acılar içerisindeyiz. Sanığın tekrardan yargılanması için uğraşıyoruz. Alkollü şahıs önce yukarda refüje vuruyor, sonra park halindeki otobüse vuruyor, daha sonrasında bir taksiye vuruyor ve kızlara çarpıp 37 metre sürükleyip gelip buradaki ağaca çarparak durabiliyor. İki tane idealist kızımızı genç yaşta götürüp toprağa verdik. Adaletin yerini bulmasını istiyoruz. Şimdi bu sanığı serbest bırakacaklar, en fazla bir ay sonra serbest kalacak. Biz tekrardan İstinaf Mahkemesi'ne dilekçemizi sunduk. Sanığın tekrardan yargılanması istiyoruz. Bir nebze de olsa yaramız hafiflemiş olur diye düşünüyorum" dedi.
"ALKOLLÜ ARAÇ SÜRMEK SİLAHLA ADAM ÖLDÜRME SAYILSIN"
Tarifsiz bir acı içerisinde olduklarını dile getiren baba Ülüslar şunları söyledi:
"Sonuçta 17 yaşında el bebek gül bebek büyüttüğümüz çocuğumuzu götürüp mezara koyduk. Hayatının baharında, idealist bir çocuktu, anlatılmaz tarifsiz bir acı. 9 aydır ne yaptığımı ben bile bilmiyorum. Yediğimiz, içtiğimiz belli değil, gecem, gündüzüm belli değil. Sürekli mezarındayım. Her gün mezarına gidiyorum. Bu bir baba için çok acı, inşallah adalet yerini bulacak. Türkiye Cumhuriyeti adaletine güveniyorum. Konuyla alakalı imza kampanyası başlattık. Sağ olsun herkes ilgilendi, bayağı bir imza topladık. Alkollü araç sürmenin silahla adam öldürme sayılmasını istiyoruz."
"SANKİ ZİL ÇALACAK, KAPI AÇILIP GELECEK GİBİ GELİYOR"
Liseden yeni mezun olan ve ölümünden 2 gün sonra gelen üniversite sınavı sonuçlarında çok iyi puan alan Sedef Yılmaz'ın babası Murat Yılmaz ise, "İki tane kızımız gitti. Kızımıza arabayla çarpan kişinin aldığı ceza bize çok komik geldi. 6 sene ceza verdiler. Yani iki canın bedeli 6 sene mi? Şu an şok içerisindeyiz, ne diyeceğimi bilemiyorum. 7 Temmuz gecesi 22:45'te sahilde içmiş bunlar. Sanıkta 240 promil alkol çıktı. Bir üst mahkemeye başvurduk. Bu işin peşini bırakmayacağız. Sanık 10 aydır içeride. Taş çatlasa 2-3 ay daha yatacak. Kızımın üniversite sınavı vardı, diğer kız da okuyordu zaten çok iyi arkadaşlardı. Evlat acısı gibi kötü bir şey yok. Hala alışamadık yokluğuna. Sanki zil çalacak kapı açılıp gelecek gibi geliyor. Kolay değil, alışılmıyor, daha 18 yaşındaki evlat. Çok zor, yasaklardan dolayı mezarına da gidemiyoruz. Sanığın en ağır cezayı almasını istiyoruz" diye konuştu.
"ŞÜPHELİDE YASAL SINIRIN YAKLAŞIK 5 KATI ALKOL TESPİT EDİLDİ"
Müşteki Faruk Ülüslar'ın avukatı Burak Baysal, trafik bilirkişisi raporuna göre şüphelinin yüzde yüz kusurlu olduğu ve bilinçli taksirle hareket ettiğinin belirtildiğini söyledi.
Avukatı Baysal, "Müvekkilimin kızları ve diğer maktulün herhangi bir kusurunun bulunmadığı bilirkişi raporunda belirtildi. Şüpheli 2.43 promil alkollüydü, normalde yasal sınır 0.50 promildir, yasal sınırın yaklaşık 5 katı alkol tespit edildi. Bu açıkçası kişinin kendisini kaybedebileceği nitelikte bir alkol oranı. Biz bu yargılamada sanığın olası kastan yargılanması gerektiğini söyledik. Sanık burada taksirle ölüme sebebiyet vermeden yargılanıyor. Biz bunu dile getirdik ancak dikkate alınmadı. Mahkemede yapılan yargılama sonucunda sanığa iyi hal indirimi yapılarak neticede 6 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına hükmedildi ve sürücü belgesinde 3 yıl el koyuldu. Şu anda dosya İstinaf aşamasında. Umarım kamu vicdanını rahatlatacak bir şekilde aynı zamanda maktullerin ailelerini de rahatlatacak bir cezaya hükmedilip adalet sağlanır diye temenni ediyoruz" ifadelerini kullandı.