Güncelleme Tarihi:
Depremin yıktığı Hatay’ın Kırıkhan ilçesine bağlı Amanos Dağları’nın eteğindeki Bektaşlı köyü, adeta “küçük kıyameti” yaşadı. Hatay şehir merkezine 55, Kırıkhan’a 18 kilometre uzaklıktaki 250 hanelik dağ köyü depremle adeta haritadan silindi. Fay hattının ortasından geçtiği köydeki yapıların yüzde 95’i yıkılırken, geri kalan ise zeminin kaymasıyla ağır hasar gördü. Yemyeşil doğası, akan dereleriyle “Amanos’un incisi” olan köyü, depremin yanı sıra dağlardan kopan kayalarda vurdu. Şiddetli depremin dağlardan kopardığı kayalar evlerin üzerine düştü, önüne ne geldiyse yıkıp geçti, ağaçları kökünden kopardı. Kayalar nedeniyle köyün yolları kapandı. Kayaların düşme riskine karşın köylüler bölgeden uzaklaşmaları konusunda uyarıldı. Fay hattının geçmesi nedeniyle köyde birçok yarık oluştu, köy zemini yukarıdan aşağıya 3-5 metre kaydı.
OTURUM YASAKLANDI
Yıkılan evlerin enkazında ve dağdan kopan kayaların düşmesi sonucu köyde 34 kişi hayatını kaybetti, yüzlerce hayvan telef oldu. Yapılan incelemelerde, zemin kayması ve oluşan yarıklar nedeniyle köyün taşınmasına karar verildi. Köyde oturum yasaklandı. Muhtar Enver Çağlı, “Şimdi tespitler yapılıyor. Köyü başka yere taşıyacaklar” dedi. O gece iki felaketi birlikte yaşadıklarını anlatan İsmail Kaçakoğlan, “Evin içindeydik, ev kalktı indi. Soba devrildi, kaçın dedim çocuklara. İndik, her tarafta bağırmalar, haykırışlar, feryatlar. Dağın her yerinden kayalar geliyordu, koca koca kayalar. Evleri yıkıp geçiyordu. Köyümüz çok güzeldi, cennet köyümüz yok oldu. Ama ne yapalım, çaresiz kaldık” ifadelerini kullandı.
Evinin zemini 3 metre kayan Mustafa Andıç ise “Bu evi pandemi döneminde yaptım. Gelip yerleşecektim, bu manzarada yaşacaktım ama nasip olmadı. Evdeki birkaç eşyamı alıyorum, ne yapalım, hayat devam ediyor. Büyük acı, büyük felaket yaşadık” dedi. Fay hattı bahçesinde geçen Kasım Zavallı ise “İnanılmaz bir şiddetle sarsıldık, her yer sallanıyordu. Eşimin gözleri görmüyor, o anda elini tuttum, dışarıya çıkmak istedik. Ancak mümkün olmadı. Her yerden inanılmaz sesler geliyor, zar zor kendimizi dışarı attık. Elektrikler gitti, arada bir yine salıyor. Gün ışığıyla baktığımızda ev gitmiş, fay hattı bahçemizi ikiye bölmüş. Yarıklar oluşmuş. Köyde her yer yıkılmış. Küçük kıyameti yaşadık, o an artık hepimizin sonu geldi diye düşündük” dedi.