Güncelleme Tarihi:
TÜRKİYE’de üniversite kurmak, onu diğer üniversiteler arasında seçkin bir hale getirmek son derece zor bir iştir. Prof. Dr. Tosun Terzioğlu, bunu başaran birkaç isimden birisi. Sabancı Üniversitesi’nin kurucu rektörü olarak kampusun hemen her şeyiyle ilgilendi. Kimi zaman elinde kürekle bahçe bellerken görüldü, kimi zaman çiçeklerin dibini çapalarken. Bisikletiyle kampuste gezinmeleri ise efsane gibidir hâlâ. Sabancı Üniversitesi, Prof. Terzioğlu’nu, ‘emeritus profesör’lükle onurlandırdı.
‘Sonbahar güneşi gibi’
Türkiye’de sadece Sabancı Üniversitesi’nde mevcut olan ‘Akademik Özgürlükler Bildirisi’ ile gurur duyduklarını belirten Prof. Terzioğlu, ‘emeritus’luğu da şöyle değerlendirdi: “Güneş her mevsimde farklı parlar, ilkbahar güneşinin ne yapacağı belli olmaz, yaz güneşi monoton gelir bana. Sonbahar güneşi ise daha olgundur ve renkleri daha parlak gösterir, deniz kıpır kıpırdır” dedi.
Ergüder, 52 yıllık Robertli
Boğaziçi Üniversitesi’nde rektörlük yapan, daha sonra Sabancı Üniversitesi’de İstanbul Politikalar Merkezi’ni kuran Prof. Dr. Üstün Ergüder ise şöyle konuştu: “1948’den 2000 yılına kadar hep Robert Kolej’deydim. Arada İngiltere’ye gittim, ABD’den doktoramı aldım. Döndüğümde orası artık Boğaziçi Üniversitesi’ydi. Birisi bana, 63 yaşında başka bir yere geçip orayı benimseyeceğimi söylese inanamazdım.”
Daha önce Şerif Mardin olmuştu
TÜRKİYE’nin ilk ‘emeritus profesörü,’ yine Sabancı Üniversite’nden Şerif Mardin olmuştu. Bilgi Üniversitesi ise Prof. Dr. Mete Tunçay ile Prof. Dr. Gülten Kazgan’a bu ünvanı verdi. Batı üniversitelerinde hayli yaygın olan bu ünvan, yasal nedenlerle emekli olmuş öğretim üyelerinin bilgi, görgü ve tecrübelerinden yararlanmayı amaçlıyor. Öğretim üyeleri, emekli olsalar da akademik çalışmalarına bu ünvan altında devam ediyorlar.