İki doktora ihmal iddiası

Güncelleme Tarihi:

İki doktora ihmal iddiası
Oluşturulma Tarihi: Haziran 30, 1999 00:00

Haberin Devamı

İki yıldan 10 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Samatya SSK Eğitim ve Araştırma Hastanesi doktorları İskender Dik ve Faruk Tekin iddiaları redderek, hastaya ilk müdahaleyi yapan hekimleri suçladı.

Fatih - SSK İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde görevli Uzman Dr. İskender Dik ve Asistan Dr. Faruk Tekin hakkında dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu ölüme sebebiyet verdikleri iddiasıyla 2 yıldan 10 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Sanık doktorların hastanede nöbetçi oldukları sırada kalp rahatsızlığı nedeniyle müracaat eden Ali Balaban’a yanlış teşhis koydukları ve geç müdahale ederek ölümüne sebebiyet verdikleri öne sürüldü.

Fatih 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde önceki gün görülen duruşmada ifade veren dahiliye uzmanı Dr. İskender Dik, ölüm olayında sorumluluğun Balaban'a ilk müdahaleyi yapan ve SSK'ya sevkeden hekimlerde olduğunu ileri sürdü. ’’Götürüldüğü ilk hastanede gereken yapılsaydı kurtulma şansı yüksek olurdu, bize geldiğinde çok zaman geçmişti’’ dedi.

Başka bir hastaya acil müdahale için çağrıldığı anda, koridorda Balaban'a rastladığını anlatan Dik ’’O an hastaya baktığımda şuuru yerinde değildi. Atipik el kol hareketleri yapıyordu. İdrarını da kaçırmıştı, hastanın nörolojik bir tablo çizmekte olduğunu görüp derhal yatağa alınması hususunda talimat verdim. Ben bu esnada çağrıldığım diğer hastaya bakmak için gittim, 6 dakika kadar sonra döndüğümde arkadaşlarımın hastaya kalp masajı yaptıklarını gördüm ’’ dedi. Asistan Dr. Faruk Tekin ise, ‘‘Hastaya yapılması gereken müdahale ve müşahedeler tam olarak uygulanmış, hiçbir ihmal ve hata yapılmamıştır’’ dedi.

Ürperten ifade

Ali Balaban’ın yanlış müdahale sonucu öldüğünü iddia ederek savcılığa suç duyurusunda bulunan Mehmet Ali Balaban ise mahkemedeki ifadesinde olayı anlattı. Kuzeni ve eniştesi olan Ali Balaban'ın komşuları tarafından Özel Yaşam Hastanesi'ne kaldırıldığını, parası olmadığı için SSK'ya sevkedildiğini söyleyerek ’’Hastaneye gittiğimde Ali'yi koridorda tekerlekli sandalyede buldum. Yanında duran Doktor Dik'e şikayetlerini söylediğinde ‘Şikáyetleriniz sinirsel; beyinle ilgili olmalı, kalp değil’ cevabını aldı. Ardından kasıldı, morarıp renkten renge girmeye başladı, idrarını altına kaçırdı. Elle ve ilaçla hiçbir müdahale yapılmadı. Bize hastayı koridorun sonundaki odaya götürmemizi söylediler. Kendi imkánlarımızla hastayı yatırdıktan 10 dakika sonra doktorlar geldi. Kalp masaj aleti istediler hastabakıcı sallana sallana ve lakayt bir şekilde kalp masaj aletini getirdi. Müdahaleler 5 dakika kadar sürdü bu arada bizi odanın dışına çıkardılar. O esnada odada ne olduğunu bilmiyorum. Uzman doktor İskender Dik dışarı çıkarak garip ve alay eder bir ifadeyle hastanın öldüğünü söyledi’’ diye konuştu.

Balaban, amcasının oğlu ve eniştesi olan Ali Balaban’ın Marmara Üniversitesi İktisat Fakültesi’ni birincilikle bitirdiğini ve henüz 38 yaşında olduğunu söyledi. Balaban, Özel bir şirkette genel müdürlük yapan Ali Balaban’ın 11 yaşındaki kızı Manolya ve 7 yaşındaki oğlu Miralim’in bu olaydan sonra yetim kaldıklarını belirtti.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!