İki cana 10 yıl hapis
Güncelleme Tarihi:
Bahri KARATAŞ/İZMİR, (DHA)
Oluşturulma Tarihi: Ocak 17, 2007 15:52
İZMİR'in Urla İlçesi'nde, geçen yıl eylül ayında, alkollü kullandığı kamyonla, otoyolda ters yöne girip, görevden dönen Yeni Asır Gazetesi magazin muhabiri Tarık Sarı ve ulaştırma görevlisi Hamdi Çakır'ın ölümüne neden olduğu iddiasıyla tutuklanan kamyon şoförü Bülent Işıktaş, ‘Taksirle 2 kişinin ölümüne neden olmak’ suçundan 10 yıl hapis cezasına mahkum edildi.
Işıktaş, “Keşke ben ölseydim” derken, Sarı ve Çakır'ın eşleri verilen cezayı az buldu.
Kaza 10 Eylül cumartesi günü saat 02.00 sıralarında İzmir-Çeşme Otoyolu'nda Urla gişeleri yakınlarında meydana geldi. Çeşme'den görevden dönen Yeni Asır Gazetesi magazin muhabiri Tarık Sarı ile taşeron olarak çalışan şoför Hamdi Çakır 35 U 7153 plakalı otomobille İzmir'e dönmek için yola çıktı. Urla gişelerine yaklaşık 900 metre kala bir petrol istasyonundan yakıt alıp ters yöne giren ve farları yanmayan Bülent Işıktaş'ın kullandığı 10 YP 445 plakalı kamyon, Çakır'ın kullandığı otomobile çarptı. Hurda yığınına dönen otomobil içinde bulunan Tarık Sarı ile şoför Hamdi Çakır olay yerinde yaşamını yitirdi.
Kaza sonrası kaçmaya çalışan kamyon sürücüsü Bülent Işıktaş, polis tarafından yakalandı, 161 promil alkollü olduğu saptandı. Adliyeye sevk edilen Işıktaş, tutuklandı. Bülent Işıktaş hakkında İzmir 11'inci Ceza Mahkemesi'nde ‘Taksirle 2 kişinin ölümüne neden olmak’ suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılarak yargılanmasına başlandı. Bugün yapılan son duruşmaya, tutuklu sanık Işıktaş'ın yanı sıra ölenlerden Tarık Sarı'nın eşi Emel Sarı ve Hamdi Çakır'ın eşi Meral Çakır ile tarafların avukatları katıldı.
Bülent Işıktaş, ifadesinde “Kayseri'den mal yükleyip İzmir'e geldim. Işıkkent nakliyeciler sitesinde iş bulmak için dolaştım. Burada iş bulamadım. Canım çok sıkıldı. Marketten rakı aldım. 35'lik rakının hepsini içip Torbalı'dan yük almak için yola çıktım. Alkolün etkisiyle ne yaptığımı bilmiyorudum. Çeşme yoluna nasıl geldiğimi, kazanın nasıl olduğunu hatırlamıyorum. Gözlerimi polis karakolunda açtım. Kazanın nerede olduğunu da hatırlamıyorum. Çok pişmanım. Keşke ben ölseydim. Ölenlerin ailelerine başsalığı diliyorum” dedi. Avukatı da sanığın pişmanlığının, daha önce ölümlü kaza yapmamasının, samimi ikrarın gözönünde bulundurulmasını indirim madelerinin uygulanmasını talep etti. Ölenlerin eşleri Emel Sarı ve Meral Çakır sanıktan şikayetçi olduklarını cezalandırılmasını istedi.
Mahkeme heyeti, sanığın ‘Ters yönden otoyola girme, alkollü araç kullanma, 2 kişinin ölümüne neden olmak’ suçlarını işlediğine karar verdi. Sanığı önce 12 yıl hapis cezasına çarptırdı, ardından duruşmalardaki iyi hali ve samimi ikrarı nedeniyle cezasını 10 yıl hapse indirildi. Sürücü belgesine de üç yıl süreyle el konulmasına hükmetti.
Duruşma sonrası ölenlerin eşleri Emel Sarı ve Meral Çakır, gözyaşı döküp karara isyan etti. Acılı eşler, “İki canın bedeli bu kadar mı? Bizim canımız yandı. Bu ceza çok az. Sanık kısa süre sonra cezaevinden çıkıp yine başka canlar yakacak” diyerek tepki gösterdi.
Bülent Işıktaş'ın 1999 yılından beri 37 trafik suçu işlediği, bir yılda üç kez alkollü araç kullanma, ayrıca bir adam yaralama olayı ile bisiklet hırsızlığına karıştığı anlaşılmıştı.
Kaza 10 Eylül cumartesi günü saat 02.00 sıralarında İzmir-Çeşme Otoyolu'nda Urla gişeleri yakınlarında meydana geldi. Çeşme'den görevden dönen Yeni Asır Gazetesi magazin muhabiri Tarık Sarı ile taşeron olarak çalışan şoför Hamdi Çakır 35 U 7153 plakalı otomobille İzmir'e dönmek için yola çıktı. Urla gişelerine yaklaşık 900 metre kala bir petrol istasyonundan yakıt alıp ters yöne giren ve farları yanmayan Bülent Işıktaş'ın kullandığı 10 YP 445 plakalı kamyon, Çakır'ın kullandığı otomobile çarptı. Hurda yığınına dönen otomobil içinde bulunan Tarık Sarı ile şoför Hamdi Çakır olay yerinde yaşamını yitirdi.
Kaza sonrası kaçmaya çalışan kamyon sürücüsü Bülent Işıktaş, polis tarafından yakalandı, 161 promil alkollü olduğu saptandı. Adliyeye sevk edilen Işıktaş, tutuklandı. Bülent Işıktaş hakkında İzmir 11'inci Ceza Mahkemesi'nde ‘Taksirle 2 kişinin ölümüne neden olmak’ suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılarak yargılanmasına başlandı. Bugün yapılan son duruşmaya, tutuklu sanık Işıktaş'ın yanı sıra ölenlerden Tarık Sarı'nın eşi Emel Sarı ve Hamdi Çakır'ın eşi Meral Çakır ile tarafların avukatları katıldı.
Bülent Işıktaş, ifadesinde “Kayseri'den mal yükleyip İzmir'e geldim. Işıkkent nakliyeciler sitesinde iş bulmak için dolaştım. Burada iş bulamadım. Canım çok sıkıldı. Marketten rakı aldım. 35'lik rakının hepsini içip Torbalı'dan yük almak için yola çıktım. Alkolün etkisiyle ne yaptığımı bilmiyorudum. Çeşme yoluna nasıl geldiğimi, kazanın nasıl olduğunu hatırlamıyorum. Gözlerimi polis karakolunda açtım. Kazanın nerede olduğunu da hatırlamıyorum. Çok pişmanım. Keşke ben ölseydim. Ölenlerin ailelerine başsalığı diliyorum” dedi. Avukatı da sanığın pişmanlığının, daha önce ölümlü kaza yapmamasının, samimi ikrarın gözönünde bulundurulmasını indirim madelerinin uygulanmasını talep etti. Ölenlerin eşleri Emel Sarı ve Meral Çakır sanıktan şikayetçi olduklarını cezalandırılmasını istedi.
Mahkeme heyeti, sanığın ‘Ters yönden otoyola girme, alkollü araç kullanma, 2 kişinin ölümüne neden olmak’ suçlarını işlediğine karar verdi. Sanığı önce 12 yıl hapis cezasına çarptırdı, ardından duruşmalardaki iyi hali ve samimi ikrarı nedeniyle cezasını 10 yıl hapse indirildi. Sürücü belgesine de üç yıl süreyle el konulmasına hükmetti.
Duruşma sonrası ölenlerin eşleri Emel Sarı ve Meral Çakır, gözyaşı döküp karara isyan etti. Acılı eşler, “İki canın bedeli bu kadar mı? Bizim canımız yandı. Bu ceza çok az. Sanık kısa süre sonra cezaevinden çıkıp yine başka canlar yakacak” diyerek tepki gösterdi.
Bülent Işıktaş'ın 1999 yılından beri 37 trafik suçu işlediği, bir yılda üç kez alkollü araç kullanma, ayrıca bir adam yaralama olayı ile bisiklet hırsızlığına karıştığı anlaşılmıştı.