Güncelleme Tarihi:
Aspendos Antik Kenti'ne yakın alanda bulunan ve tarihi Roma su kemeri geçen Camili Mahallesi'nde tarihi buluntular olabileceği bilgisi üzerine Müze Müdürü Demirel, birinci derece sit alanı olan bölgede inceleme yaptı. Demirel, mahalle sakinlerinden Ahmet Demir'in evinin bahçesinde Roma dönemine ait mezar stelinin (taşı) tuvalet girişinde basamak olarak kullanıldığını görünce büyük şaşkınlık yaşadı.
Betonla bulunduğu yere sabitlenen mezar taşını kazmayla zarar vermeden çıkaran Demirel, tarihi eseri daha sonra Aspendos kazı ekibine teslim etti. Mahallede incelemelerine devam eden Demirel, su arığı, ev ve ahırlarda duvar taşı olarak aynı döneme ait eserlerin kullanıldığını belirledi.
Aspendos Kazı Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Veli Köse ve diğer ilgililerin yardımıyla bulundukları eserler bulundukları yerlerden alındı. Demirel, tespit ettikleri mezar steli ve diğer eserlerin dışında köylüler tarafından geçmiş zamanlarda bahçelerinde bulunarak ev ve ahırların duvarlarına monte edilerek kullanılan mezar taşı, kitabe ve diğer antik dönem eserlerini de belirleyerek bulundukları yerlerden çıkartılması talimatı verdi.
Kazı ekiplerince geçen yıllarda yapılan yüzey araştırmalarında köylülerce bulunup kullanılan bazı eserlerin toplandığı ancak bazılarının duvar başta olmak üzere çeşitli yerlere sabitlenerek kullanılması nedeniyle mülk sahiplerince ilerleyen dönemlerde çıkarılması karşılığında korunduğu öğrenildi.
İki bin yıllık Roma mezar stelini tuvalet basamağı olarak kullanan 68 yaşındaki Ahmet Demir, "Bu mermer parçanın bu kadar eski olduğunu bilmiyordum. Bahçede çalışırken bulduk ve üzerindeki yazıları okuyamadığımız için çok önemli bir şey olacağını düşünmemiştik. Evimizin hemen dışındaki tuvaletimizde basamak olarak kullandık" ifadesini kullandı.
"DEVŞİRME MALZEME OLARAK KULLANILMIŞ"
Aspendos Kazı Başkanı Doç. Dr. Köse, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2014 Aspendos kazı sezonunda önceki sezonlarda olduğu gibi Aspendos'un hemen kuzeyindeki Camili Mahallesi'nde ve güneyindeki Belkıs'ta arkeolojik eserlerin tespitine devam edildiğini söyledi.
Bu amaçla Camili Mahallesi'nde bazı evlerin bahçelerinin gezildiğini, tespit edilen arkeolojik eserlerin toplanarak Antalya Müzesi'ne taşındığını anlatan Köse, şöyle devam etti:
"Bu eserler arasında en önemlileri mezar stelleridir. Steller, çevreden köylülerce toplanılarak evlerinde devşirme malzeme olarak kullanılmış. Mezar taşlarının üzerinde genelde sadece kimin oğlu ya da kızı olduğunu belirten yazıtlar bulundurur. Bazılarında ise yazıta ek olarak çiçek rozeti veya bağlı bir kurdele şeklinde süsler de olur. Stellerin altında bir çıkıntı vardır. Bu çıkıntı süssüz dörtgen ve içi kare şeklinde oyuk bir deliğe oturur. Stellerin hangi tip mezar ya da mezarlarda kullanıldığına dair henüz kanıtlara rastlanmamıştır."
Helenistik döneme tarihlenen stellerin Aspendos'a özgü olduğunu bildiren Köse, yazıtlarda gerek erkek gerek kız isimlerinin birbirlerinden farksız şekilde yer almasının toplumda kadın erkek eşitliğinin göstergesi şeklinde algılanabileceğini vurguladı.
Şimdiye dek bulunan bu tip stellerde aileye ait olduğuna dair bir örneğe rastlanmadığını dile getiren Köse, "Hepsi bir kişinin mezarını işaret etmektedir. Steller bir nevi bireylerin var olduklarının kanıtı olarak düşünülerek mezar yakınlarına konulmuş olmalı" dedi.