İHD’li yine şanslıymış
Güncelleme Tarihi:
ANKA’nın haberiydi. Diyarbakır Cumhuriyet Savcısı "unutkanlığı" yüzünden, aynı kişi hakkında, aynı fiilden ikinci kez soruşturma başlatmış. Duble duble soruşturulan İHD Şube Başkanı yine de şanslıymış, size dün Tamer Karadağlı’dan bir alıntı aktarmıştım, hatırlıyor musunuz...
Haber şöyle:
Diyarbakır Cumhuriyet Savcısı Sacit Savaşçı, İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şube Başkanı Avukat Selahattin Demirtaş’ın, Kongra- Gel’in ABD terör listesine alınmasıyla ilgili bir gazeteye verdiği röportaj nedeniyle hakkında soruşturma başlatmıştı. Soruşturma, Türk Ceza Yasası’nın "Bir cürmü alenen övme, iyi gördüğünü söyleme veya halkı kanuna uymama(ya teşvik)" suçunu düzenleyen 312’nci maddesi uyarınca başlatılmıştı.
Soruşturma sonucunda Demirtaş hakkında dava açılmasına karar verildi. Demirtaş’ın davası önümüzdeki haftalarda başlayacak. Demirtaş, 6 aydan iki yıla kadar hapis cezasıyla yargılanacak.
Savcı Savaşçı, adli yılın sona ermesiyle izne ayrıldı. Savaşçı, eylül ayında göreve başlar başlamaz Demirtaş hakkında aynı röportaj nedeniyle yine TCK’nın 312’nci maddesi uyarınca soruşturma başlattı.
Soruşturma konusundan haberdar olmayarak Savcı Savaşçı’ya ifade vermeye giden İHD Şube Başkanı Demirtaş, kendisine aynı olaydan ikinci kez soruşturma açıldığını farkedince şaşkına döndü. Demirtaş, ifade vermeden önce "Savcım, bu konuda soruşturma başlatmıştınız. Hatta dava açılmasına karar verilmişti" dedi.
Savcı Savaşçı, dosyalarını karıştırıp, dava açıldığını farkedince Demirtaş’a, "Haklıymışsınız. Tatile çıkmıştım, unutmuşum" yanıtını verdi.
*
ANKA’nın haberi böyle, epey gırgır.
Pazartesi basından yaptığım alıntıyı hatırlarsanız, Demirtaş yine de şanslıymış:
Tamer Kanadağlı ile eşi Arzu Balkan, Arizonada gezerken bir mezartaşına rastlamışlar. İnce uzun taşta şöyle yazıyormuş:
Here lies George Johnson hanged by mistake 1882 - He was right, we was (?) wrong but we sturng him up and hes gone
Yani mealen Burada 1882de yanlışlıkla asılan George Johnson yatıyor - O haklıydı, biz haksızdık ama onu astık ve artık o yok
*
Türkiye’de böyle kaç masum insan pardon yoluna gitti kim bilir!