Güncelleme Tarihi:
Dünya Bankası Grubu üyesi Uluslararası Finans Kurumu (IFC) ile Dünya Gazetesi'nin düzenlediği ve iki gün sürecek olan "Konut Finansmanı Konferansı 2007: Türkiye'de Konuta Erişimi Artırmak" başlıklı konferans, Hilton Convention Center'da başladı.
AÇILIŞI SİYASİLER YAPTI
Konut ve finans sektörünün önde gelen isimlerinin katıldığı konferansın açılış konuşmalarını ise siyasetçiler yaptı. Sırasıyla kürsüye gelen AKP İstanbul milletvekili Mehmet Beyazıt Denizoğlu, MHP Denizli milletvekili Emin Haluk Ayhan ve DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, Türkiye’nin konut ihtiyacı ve inşaat sektörünün sorunlarına değindiler.
“TOKİ’NİN YAPTIĞI KONUTLAR 500 BİNE ULAŞACAK”
AKP’li Denizoğlu, inşaat sektörünün Türkiye’de otomotivden sonraki en büyük ve önemli sektör olduğunu söyledi. İnşaattaki gelişmelerin GSMH’yi yüzde 33, istihdamı da yüzde 15 oranında etkilediğine dikkat çeken Denizoğlu, son yıllarda büyük başarılara imza atan TOKİ’nin birkaç yıl içinde 250 bin konut inşa ettiğini hatırlattı. Bu rakamın yakın zamanda 500 binlere çıkarılacağını vurgulayan Denizoğlu, Türkiye’deki mortgage isiteminin dünyadaki örneklerinden bir adım öteye giderek, yoksullar için bir konut edindirme sistemine dönüştüğünü kaydetti.
“TÜRKİYE’DE TALEP FAZLASI KONUT YAPIMI VAR”
MHP’li Ayhan da, TÜİK verilerine göre Türkiye’deki konut stoğunun 16.2 milyona ulaştığına, ancak bu konutların yalnızca yüzde 33’ünün yapı kullanım iznine sahip olduğuna dikkat çekti. Bu yapıların ise tamamıyla oturulabilir olmadığının yaşanan depremlerle ispatlandığını ifade eden Ayhan, hükümeti mortgage konusunda yanlış ve abartılı beklentiler yaratarak konut fiyatlarını yukarı çekmekle suçladı. Ayhan, “Türkiye’de şu anda talep fazlası bir konut yapımı var. Kredilendirmeler kontrolsüz olarak gelişiyor. Makro ölçekteki bir krizin Türkiye’ye yansıması çok olumsuz olabilir” diye konuştu.
“BAŞI BÜYÜK, GÖVDESİ KÜÇÜK EKONOMİ”
DSP lideri Sezer ise gıda, sağlık ve güvenlik hakkı gibi konut edinme hakkının da kutsal olduğunun altını çizerek, Türkiye’de konut sektörüne olan talebin her geçen gün arttığına işaret etti. Konut ihtiyacının belirlenmesinde özellikle bölgeler arası nüfus hareketlerine dikkat edilmesi gerektiğini dile getiren Sezer, “Sadece 3 büyük ildeki gelişmeler, başı büyük gvdesi küçük bir ekonomiye işaret ediyor” dedi. Sezer ayrıca, 2002’de 40 bin YTL olan bir evin şu anda 100-150 bin YTL’den satışa çıkarıldını öne sürerek, mortgage yasasının emlak fiyatlarını şişirdiğini söyledi.
Siyasilerin konuşmalarının ardından ev sahibi olarak konferansı açılış konuşmasını yapan Uluslararası Finans Kurumu (IFC) Güney Avrupa ve Orta Asya Direktörü Shahbaz Mavaddat ise, Türk ekonomisi ve konut piyasasına övgüler yağdırdı.
“MORTGAGE KRİZİ, GELİŞMİŞ PİYASALARA ÖZGÜ”
Uluslararası piyasalardaki likidite sıkışıklığı ve mortgage krizinin, gelişmiş piyasalarda 400 milyar doları aşan zarara neden olduğunu hatırlatan Mavaddat, yapılandırılmış finansa karşı azalan ilginin kredi veren kururmları tedirgin ettiğini söyledi. Mavaddat, mortgage krizinin gelişmiş piayasalara özgü bir durum olduğunu belirterek, “Yerel finansal kurumlar bu krizden çok etkilenmedi. Ancak, pek çok yerel kurum finansal ihtiyaçları konusunda uluslararası piyasalara bağlı olduğu için, borç alma maliyetleri yükseldi” diye konuştu.
“7 MİLYON KONUTA İHTİYAÇ VAR”
Mavaddat, Türkiye’nin son yıllarda büyük başarlara imza attığını vurguladı ve özellikle mortgage konusunda bir yol kavşağında bulunduğuna dikkat çekti. Türkiye’de 20 milyar dolara ulaşan konut piyasasının mülk fonları ve alternatif yatırım araçları konusunda büyük potansiyele sahip olduğuna dikkat çeken Mavaddat, “Sektör büyüme hızı açısından mayıs dalgalanmasından beri hız kaybetmiş olsa da, önü çok açık bir sektör. Türkiye’nin son 3 yuldır gösterdiği yüksek performans çok dikkat çekiyor. Türkiye’de 2015 yılına kadar 7 milyon konuta ihtiyaç olacak” dedi.