Ersan ATAKAN
Oluşturulma Tarihi: Eylül 28, 2007 00:00
Almanya’nın görülmesi gereken şehirleri arasında başı çeken, stil ve zevk sahibi başkenti Berlin, bir kez daha IFA Tüketici Elektroniği Fuarı’na ev sahipliği yaptı. Avrupa’nın en büyük tüketici elektroniği fuarı olan organizasyonda, e.yaşam olarak tüketici elektroniği konusundaki teknolojik gelişmelerin yanında, sayısal fotoğrafçılığa yönellik en son eğilim ve gelişmeleri de yakından takip ettik.
KullanIŞlIlIk önDe
Megapiksel kavramının artık tek başına bilinçli tüketiciyi etkilemeye yetmediğinin farkına varan firmalar, kompakt ve üst uç modellerde farklılık yaratacak özelliklere ağırlık vermeye devam ediyorlar. Ultra optik yakınlaştırma, geniş açı imkánı, optik görüntü sabitleme, yüz tanıma, kaliteli ve çok fonksiyonel ekranlar, tasarım öğeleri, ergonomi ve makinelerin bazı özelliklerinin zenginleşmesine yardımcı olan güçlü işlemciler, önem verilen detaylardan bazıları. Üreticiler, kalıcı rekabet için tüm modellerinde bu özellikleri mümkün olduğunca bir araya getirmeye çalışıyorlar.
Canon, Olympus, Panasonic, Nikon, Pentax, Casio ve Sony, birbirinden başarılı modelleri ve yenilikleriyle fuarda sayısal fotoğrafçılık alanında göze çarpan firmalar oldular. Fuarda ayrıca sayısal fotoğraf endüstrisindeki foto yazıcılar, her geçen gün kapasiteleri ve performansları artan hafıza kartları ve son dönemin yükselen trendi olan sayısal fotoğraf çerçevelerindeki ilerleme ve değişimleri de izleme imkánı bulduk.
Yenİ profesyonel Lumix
Fuarın teknolojik yönden en ilgi çekici standlarından birine imza atan Panasonic, sayısal SLR kategorisindeki ikinci modeli olan Lumix DMC-L10’un da tanıtımını gerçekleştirdi. 30 kadar basın mensubuna özel olarak yapılan tanıtımda, bizler için ayrılan L10’u test etmek üzere elime aldığımda, önceden ayarlanmış Türkçe menüyle karşılaşmak etkileyiciydi. DMC-L10, profesyonel Lumix serisindeki ikinci model olarak ağabeyi L1’e göre farklı tasarımı ve zenginleştirilmiş özellikleriyle özellikle SLR kategorisine geçmek isteyen tüketicileri çağıran bir model. Zaten sahip olduğu özellikler D-SLR konseptini güçlü bir şekilde değiştirecek durumda. Fotoğraf çekmenin zevkini oldukça artıran DMC-L10, 6,3 santimlik serbest açılı ekranıyla değişik bakış açılarını SLR katergorisine taşımış oluyor. Örneğin artık düşük seviyedeki bir konuyu dizleriniz üzerine çömelmeden, normalde göremediğiniz bir başka konuyu ise makinenizi havaya kaldırarak yükseğe çıkmaya gerek kalmadan kolayca görüntüleyebiliyorsunuz.
Kompakt modellerden alışık olduğumuz ekran üzerinden çekim yapma imkánı, bu modelde üstüne bir de canlı görüntü izleme özelliğiyle beraber sunuluyor. Böylece beyaz ayarı gibi kritik ayarlarınızı fotoğraf çektikten sonra değil, önceden sonucu ekran üzerinde görerek çekme imkánına kavuşuyorsunuz.
Yüzünüzü de tanIyor
Modeldeki yeniliklerden bir diğeri de bir D-SLR modelde ilk kez rastladığım "Yüz Tanıma" (Face Detection) ve akıllı ISO kontrolü özellikleri. Yüz tanıma sistemiyle kare içerisinde yer alan insan yüzleri, diğer objelerden ayrılarak işlem görüyor. Böylece insan konulu fotoğraflarda daha başarılı sonuçlara ulaşıyorsunuz.
10.1 megapiksel çözünürlük sunan Lumix L10, "Super Sonic Wave Filter" olarak adlandırılan filtresiyle algılayıcı üzerine yapışan tozlara da savaş açmış. Bir Lumix klasiği haline gelmiş olan optik görüntü sabitleme sistemi (Mega O.I.S), L10’un diğer güçlü silahları arasında yer alıyor. Ergonomik yapısı, tasarımı, hafifliği, Leica lens kiti, serbest açılı hareket edebilen canlı görüntülü ekranıyla Lumix DMC-L10, sayısal fotoğrafçılık alanında heyecanın bitmeyeceğini teyit ediyor.