Güncelleme Tarihi:
5 Eylül tarihine kadar açık kalacak İEF'nin Kültürpark Açıkhava Tiyatrosu'nda gerçekleşen açılış törenine, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, İzmir Valisi Cahit Kıraç, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Gaziantep Belediye Başkanı Asım Uğur Güzelbey ile 8'i bakan 26 ülke temsilcisi ve İzmir milletvekillerinin yanısıra yaklaşık 5 bin kişi katıldı. Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, tören alanına girişte CHP'liler tarafından yuhalandı. Üzerlerinde ‘hayır' tişörtleri giyen CHP bayarağı sallayan partililer, ‘Mustafa Kemal'in askerleriyiz’ ve ‘Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek’ diye slogan attı.
Bakan sloganlar ve ‘yuh' sesleri içinde yerini alırken soğukkanlılığını korudu. Sunucu Kıvılcım Erdem Karadayı, partilileri ‘İzmirliler'in misafirperverliğine uygun davranalım’ diye uyarınca, bu kez partililer sunucuyu yuhaladı. CHP'liler daha sonra ellerindeki ‘Hayır' yazılı bayrakları salladı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıdaroğlu'nun salona girişi sırasında partililer ‘Başbakan Kemal’ diye bir dakika süreyle tezahüratta bulundu. Bakan Ergün, protestoları nasıl değerlendirdiğini soran basın mensuplarına “Burada 28 ülkenin temsilcisi var. Burada yaptıkları hoş bir şey değil. Türkiye'nin manzarası bu değil. Türkiye'yi bu şekilde göstermemek gerekirdi. Onaylamıyorum. Geçen yılki açılışla arada çok fark var” dedi. Partililerin sloganları üzerine görevliler, müziğin sesini açmalarını istedi. Ergün, yanına oturan Kılıçdaroğlu'na sinirli bir yüz ifadesiyle bir şeyler anlatması dikkat çekti. Kılıçdaroğlu, “Bunları tasvip etmemiz mümkün değil” dedi. Kocaoğlu, ilçe belediye başkanlarından slogan atan partilileri sakinleştirmek için partililerin arasında oturmalarını istedi. Partililerin sakinleşmesi üzerine saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla tören başladı. İEF'nin onur konuğu ili olan Gaziantep Üniversitesi Halk Dansları Ekibi gösteri sundu.
KOCAOĞLU DEFALARCA ÖZÜR DİLEDİ
Kocaoğlu, konuşmasına özür dileyerek başladı ve şöyle konuştu:“Bir üzüntümü ve özürümü ifade etmek istiyorum. Biraz önce yapılan hareketlerin hiçbirisini, ama hiçbirisini ne İzmirli hemşehrilerim yapar, ne de devletimizin bakanı bunu hak etmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin bakanıdır. Ona göre saygı göstermek ve ev sahipliği yapmak gerekir. Bu yapılan hareketi Sayın Bakanımıza yapılmış olarak addetmiyorum. Bu yapılan hareket ev sahibi olarak 79'ncu kez gerçekleştiren İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Başkanı Kocaoğlu'na yapılan bir hareket olarak görüyorum. Burada ev sahibi benim. Tüm İzmirli hemşehrilerim adına Sayım Bakanımızdan binlerce defa ama binlerce defa özür dileyerek özür dileyip affını diyerek sözlerime başlayacağım.”
Kocaoğlu'nun bu özürü üzerine partililer bu kez ‘AKP dışarı’ diye slogan attı. Kocaoğlu da “Burası hiçbir partinin, hiçbir zümrenin yeri değildir. Burası 79 yıldır organize edilen ve onurla taşıdığımız bir kent törenidir. Devlet törenidir. Burası ne AKP'nin, ne CHP'in ne de başka bir partinin miting alanı değildir. Herkes ona göre davransın. Bunun bir fuar töreni olduğunu hatırlasın. Hepinizi sağlıklı düşünmeye davet ediyorum” dedi.
YAŞLI, AMA DİNAMİK FUAR
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise İzmir Fuarı'nın, bir ulusun ‘ölümden beter' gördüğü işgalden sonra ortaya koyulan ‘var olma' savaşının bir sonucu olduğunu belirterek, “Fuarcılık sektörü İzmir'in yerelde kalkınma hedefinin de önemli bir parçasını oluşturmaktadır. 79'ncu yaşına rağmen dinamizminden hiçbir şey kaybetmeyen İzmir Enternasyonal Fuarı ise hiç kuşku yok ki, bu parçanın ana omurgasıdır” dedi.
Konuşmasında, mermer ve gelinlik fuarlarındaki başarılara da dikkat çeken Kocaoğlu, fuarcılıkta Türkiye içindeki kentleri değil, Barcelona ve Milano gibi kentleri rakip gördüklerini belirterek “Gaziemir'de kuracağımız ve proje ihalesini tamamladığımız Yeni Fuar Alanı ise bu çalışmalarımızda elimizi daha da güçlendirecek. Oradaki inşaatları başlattıktan hemen sonra da, Kültürpark içindeki fuar hollerini yenileyerek 20 bin kişilik kongre ve sergi merkezine dönüştüreceğiz. Bütün bunların, İzmir'in EXPO 2020 hedefine giden yolunu aydınlatacağını düşünüyoruz” dedi.
ZAFER BAYRAMI'NDA ALİAĞA-MENDERES BANLİYÖSÜ AÇILIYOR
Kocaoğlu, 79 kilometrelik Aliağa- Menderes Banliyo Raylı Sistemi'nde 30 Ağustos Pazartesi günü saat 15.00'te, Cumaovası'ndan binilerek Halkapınar'da inileceğini ve Ekim sonunda, günde 550 bin yolcu taşıyacak hattın tamamının hizmete gireceğini açıkladı. Kocaoğlu, “Tramvay projesi ve yeni körfez gemilerinin alımı için fizibilite raporlarımızı DPT'ye sunduk. Her ikisini de uygun koşullu dış krediyle yapmak istiyoruz” dedi.
ENERJİ TEMASI ÇOK ÖNEMLİ
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi, Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar, İEF'nin ‘enerji' temasının önemini vurgulayarak, “Fuarda, Batı'nın incisi İzmir ile Güneydoğu'nun Paris'i olarak nitelenen Gaziantep buluşmasını, değişime ve gelişime açık iki şehrin buluşması açısından oldukça önemsiyorum. Özellikle enerjide dışa bağımlılığı yüksek olan ülkemizde, sahip olduğumuz alternatif enerji kaynaklarının kullanılması ve enerji verimliliğinde gereken farkındalığın yaratılması açısından İEF, yine önemli bir misyon yükleniyor” dedi.
İzmir Valisi Cahit Kıraç, protesto konusunda sadece “Kocaoğlu'nun İzmir'e dönük hoşgörülü insanların kenti sıfatıyla yaptığı konuşmaya katılıyor ve teşekkür ediyorum” dedi. Kıraç, “İzmirliler olarak yaşadığımız şehri İzmir'i yaşam kalitesi yüksek bir dünya kenti yapmak için çalışıyoruz” dedi.
SADECE SİTEM ETTİ
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, açılış töreninde yaptığı konuşmada kendisine yönelik protestoyu eleştirerek, şunları söyledi:“79 yıllık önemli bir gelenek burada sürdürülüyor. Hiç aksamadan sürdürülüyor, savaş yıllarına rağmen sürdürülüyor. Savaşan ülkelerin taraflarını buluşturdu. Dünyaya barış mesajları verdi. Dolayısıyla İEF'nin nasıl bir fuar olduğunu anlamak için 79 yıllık tarihe bakmak lazım. Bu tarihe gölge düşürmeyelim. Geçen yıl da açılışa eski genel başkanla gelmiştik. Böyle bir sorun yaşanmadı. İki yıl Sayın Kılıçdaroğlu ile TBMM'de grup başkan vekilleri olarak birlikte çalıştık.
Parlamentoda en hararetli tartışmalar sırasında bile birbirimizi kırmamaya özen gösterdik. Benim bulunduğum hiçbir yerde benim hiçbir arkadaşım Kılıçdaroğlu'nu üzecek bir iş yapamazdı. Bugün de yapamaz. 1995 yılında Belediye Başkanı olduğumuz zaman da Kılıçdaroğlu'nun kardeşi Ali Kılıçdaroğlu, bizim belediyemizde CHP'li meclis üyesiydi. Beş yıl çalışmalar yaptık. Belediye çalışmalarımızda o zaman SSK Genel Müdürü olan Kılıçdaroğlu, bize destek verdi. 15 yıllık bir mazimiz var kendisiyle. Burada 28 ülkeden konuklarımız var. 28 ülkeden konukların İEF'nin ruhunu önemini bilerek buraya geldiklerini hatırlamalıyız. Tanıtımda önemli rol oynamaktadır. Türkiye'nin dışa açılan yüzüdür. Bu fuarın önemi yarın öne plana çıksın. Bu fuarın Türkiye için önemi ön plana çıksın. 79 yıllık önemi ön plana çıksın. Gölgeleyecek tavırların ön palana çıkmasını diliyorum.”
BİRİLERİNE TESLİM OLMAK DEĞİL, ÜLKEMİZDE SÖZ SAHİBİ OLMAK İSTİYORUZ
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün'ün ardından CHP lideri Kılıçdaroğlu, ‘İzmir seninle gurur duyuyor’ sloganlarının eşliğinde kürsüye çıktı. CHP lideri, konuşmasında protestoya hiç değinmedi ve “İzmir tarihimizin çok önemli bir parçası, kültürümüzün de tarihi ve doğal güzellikleriyle Kurtuluş Savaşı'nı başlatan bir kent olmasıyla burada olmaktan çok mutluyum. Gaziantep'in bu yıl onur konuğu olması çok daha ayrı bir güzellik. Anadolu'da, kendi öz gücüyle kalkınan bir sanayiyi ayağa kaldırmak isteyen Gaziantep'in İzmir'le buluşması büyük mutluluk” dedi. Kılıçdaroğlu konuşurken bir partili, “Gavur İzmir'e hoş geldin genel başkanım” diye bağırdı. CHP lideri, Türkiye'nin ilk kurulduğu yıllarda kendi kaynaklarıyla geliştiğini hatırlatarak, IMF ile yapılan anlaşmaları eleştirdi ve “Kendi köklerimize sahip çıkmalıyız.
Ekonomimize, gücümüze sahip çıkmalıyız, kültürümüzü yaşatmalıyız, birilerine teslim olmak değil, ülkede söz sahibi olmak istiyoruz. Gücümüz bizdedir, alın terimizdedir, emeğimizdedir ve gücümüz bizim ellerimizdedir. Bunu bilmeliyiz. Türkiye güçlü bir ülkedir. Türkiye özgür bir ülke olmak zorundadır. Türkiye'de her türlü düşünenin özgürce dile getirildiği üniversitelerin olması gereken bir ülkedir. Türkiye kendi kalkınmasını özgüvenle, kendi gücüyle, uluslar arası ilişkilerinde saygıyı, işbirliğini, dostluğu kullanarak gerçekleştirmek ve kendi özgüveniyle kendi kalkınmasını sağlamak durumundadır. İEF önemli bir başlangıçtır. Biz gelecek kuşaklara daha güçlü, gelişmiş bir fuarı armağan etmek zorundayız” dedi.
Delegasyon toplu halde fotoğraf çektirdikten sonra sahneye getirilen kırmızı kurdele kesildi.