İdareye linç davası

KEPSUT Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, aynı cezaevinde kalan tanık ve sanık mahkûmların ifadesine yer verildi. Özcan Kanar, idarenin günde iki kez sayım için koğuşa geldiğini belirterek, dayak yediği yüzünden ve her halinden belli olan Ulaş Yurdakul’un durumunun anlaşılması gerektiğini söyledi.

TANIKLAR ANLATTI
Murat Sevim de Yurdakul’un dövüldüğünün idare tarafından bilindiğini savunarak özetle şöyle dedi: “İki kulağında kırık ve şiş vardı. Ölümden bir ay önce Nihat Şen, sağlık memuru İsmail ile Recep adlı infaz koruma memuruna ‘Ulaş yine altına yaptı. Akşam onu yine döveceğim’ dedi. Sağlık memuru ‘En azından yüzüne vurmayın, dövdüğünüz belli olmasın’ dedi.”

İsmail Yıldırım ise Yurdakul’un şiddete uğradığını kurum müdürleri ve infaz koruma memurlarına anlattığını belirterek, iki müdürün “Sen işine bak, o cezaevinde bütün koğuşları gezdi. Ya adam gibi yatacak ya da geberecek” dediğini öne sürdü.

Bülent Kocaman başmemur Mustafa Aydoğdu’nun koğuş ağası Nihjat Şen’i azmettirdiğini iddia ederken, Mehmet Alkan da “Bir süre önce Ulaş’ın gözü morarmıştı. Koğuşa gelen memurlar Ulaş’a ‘Makyajın çok güzel olmuş’ dedi” diye konuştu.

Kamera görüntülerinde olay günü sabah sayımı esnasında Ulaş Yurdakul merdiven altındaki yatakta yatarken sayım yapıldığı saptandı. Şüphelilerden iki infaz koruma memurunun Yurdakul’un yanına giderek, kontrol ettikleri anlaşıldı.

‘DUYUM ALMADIK’
Şüpheli gardiyan Erdin Dağdelen, Yurdakul’un hasta olmasından ötürü yatağında sayım yaptıklarını, duvara dönük yattığı için suratını görmediğini öne sürdü. Ancak neden merdiven altında yatırıldığına açıklık getirmedi. Diğer infaz koruma memurları ise koğuşa sayım için onlarca kez gittiklerini ancak Yurdakul’un dövüldüğüne dair emare görmediklerini, bir duyum almadıklarını iddia etti.

‘GÖZ YUMDULAR’
İddianamede ise infaz koruma memurlarının Yurdakul’un dövülmesine göz yumdukları ifade edilerek, şöyle devam edildi: “Ulaş Yurdakul’un vücudunun çeşitli yerlerinde eski ve yeni onlarca farklı darp izleri bulunduğu, bir kısmının vücudunun görünen yerlerinde de olduğu, buna rağmen memurlar tarafından sayımlarda bu hususların gözardı edildiği, Ulaş Yurdakul’un ses vermesi ile yetinilip sayımının alındığı, kamera görüntülerine de yansıyan darp olayları olmasına rağmen olayın yeterince üzerine düşülmeyerek, ölümüne kadar varan şiddet olaylarına maruz kalmasına göz yumulduğu...”

Yurdakul ailesinin avukatı Hakan Günaslan ise iddianameye ilişkin hayalkırıklığı yaşadıklarını belirterek, “Bazı şüpheliler içinde görevini ihmal edenler vardır ama mesela Mustafa Aydoğdu açısından deliller somuttur. Ölüme göz yumulmuştur” dedi.

Kepsut Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan bu davanın ilk duruşması 19 Nisan 2018’de görülecek. Öte yandan, Yurdakul’u döverek öldüren yedi mahkûma ‘kasten öldürme, iki mahkuma da ‘suçu bildirmemek’ten Balıkesir 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı.