Oluşturulma Tarihi: Ağustos 26, 2010 00:00
HZ. MUHAMMED döneminin sosyal ve kültürel atmosferini anlamanın en önemli araçlarından biri, hiç şüphesiz o dönemin yemek kültürüyle ilgili yapılan çalışmalara bakmak.
Her ne kadar pek çok hadis kitabında o dönemin “Hz. Muhammed dönemi yemek Kültürü” ile ilgili rivayetler olsa da, bu rivayetlerin Türkçe olarak ve bir akademik disiplin içinde sunulduğu en önemli çalışmaların başında da Sayın Sevim Demir Akgün’ün “Hz. Peygamber Döneminde Yemek Kültürü” adlı tez çalışması geliyor.
O’nun döneminde ekmek
Sayın Akgün’ün, Sakarya Üniversitesi İslam Tarihi ve Sanatları Anabilim Dalı bünyesinde kaleme aldığı “Hz. Peygamber Döneminde Yemek Kültürü” adlı tezinin “Ekmek” başlıklı bölümü bu noktada başlı başına ilgi çekici. Sayın Akgün’ün kaleminden okuyalım:
Arpa ekmeği yerdi
“Bütün toplumlarda ana besin maddesi olan ekmek, Hz. Peygamber döneminde de önemli bir yer tutmaktaydı. Bu dönemde genellikle arpa ve buğday ekmeği tüketilmekteydi. Elde ettiğimiz bilgilere göre incelediğimiz bu dönemde, ‘el-hubzun birr’ olarak geçen buğday ekmeğinden ziyade ‘el-hubzun şeir’ olarak geçen arpa ekmeği daha fazla bulunmaktaydı.
Öldüğünde sadece arpa vardı
Ekmek çoğu zaman arpadan yapılmaktaydı. Öyle ki Hz. Peygamber’in genellikle, besin değeri daha yüksek olan buğday ekmeğinden çok, besin değeri düşük olan arpa ekmeği yediği ifade edilmiştir. Yine Hz. Peygamber vefat ettiğinde Hz. Aişe’nin evinde un yapmak üzere sadece arpa bulunduğu söylenmektedir.
Un yoğuran Hz. Ayşe
Ekmek, arpa ya da buğday öğütülmek suretiyle su ile karıştırılır ve mayalanmaya bırakılırdı. Hz. Ayşe’nin de hamur yoğurduğuna dair rivayetler vardır. Ekmek bazen de hazır olarak bulunan kavrulmuş un anlamına gelen sevikten yapılırdı. Seviğin su ya da sütle karıştırılarak ekmeğin hazırlandığı söylenebilir.
Esmer buğday arzusu
Ebu Hüreyre, Peygamber ve ailesinin evinde üç ay geçtiği halde ekmek pişirmek için ateş yanmadığını söylemiştir. Yine Peygamber’in özellikle buğday ekmeğini hayatı boyunca üst üste hiç doyarak yemediği rivayetlerde yer almaktadır. Zikredilen rivayetlerden de anlaşılmaktadır ki, Hz. Peygamber döneminde yaşanan sıkıntılar, ekmek konusunda da kendini göstermiştir. Yine bir gün Rasûlüllah, “Esmer buğday unundan yapılmış yağlı bir ekmek bulunsaydı da yesek” diye bir istekte bulunmuştu...”
Ramazan sözlüğü
KUDSÎ HADİS: Hz. Peygamber’in Allah nispet ettiği hadislerdir. Bu hadislerin manası Allah’tan, sözleri Hz. Peygamber’dendir. Hz. Peygamber bunları, “Allah Teâlâ şöyle buyuruyor” diye rivayet eder. Kudsî hadislerde, çoğunlukla Allah’ın rahmetinden ve sıfatlarından söz edilmektedir. Kudsî hadisleri toplayan eserler yazılmıştır. Ali İbn Balaban el Makdîsî’nin (ö. 611/1214) “el-Makasıdu’s-Seniyye fi’l-Ehâdisi’l-İlâhîyye”; Abdurrauf el-Münavî’nin (ö.1031/1621); “İthâfu’s-Seniyye bi’l-Ehâdîsi’l-Kudsiyye”; Muhyiddin Arabi’nin (ö. 638/1240) “Mişkâtu’l-Envâr” adlı eserleri bunlardandır. Kaynak: Diyanet İşleri Başkanlığı Dini Kavramlar Sözlüğü)
Peygamber çiçekleri açtı
MUĞLA’nın endemik bitkileri arasında yer alan peygamber çiçeğinin (Centaurea Mykalea) yok olmaması için başlatılan proje kapsamında Yatağan’ın Bencik Beldesi’nde 20 dönüm alana dikilen 40 fide çiçek açıp tohum verdi. Bencik Belediye Başkanı Salih Haney, koruma altına aldıkları peygamber çiçeğiyle hem bir bitki türünü kurtardıklarını hem de bu çiçeğin doğal ortamda büyümesini sağladıklarını söyledi.? Cavit YILDIRIM / DHA
Surelere isim veren ayetler
NAHL SURESİ: Mushaftaki sıralamada 16’ıncı, iniş sırasına göre 70’inci olan sure, ismini 68. ayette geçen ve “Bal arısı” anlamına gelen “Nahl” sözcüğünden alır.
“... Ve rabbin bal arısına şöyle ilham etti: Dağlardan, ağaçlardan ve insanların kurdukları çardaklardan kendine yuvalar edin; sonra her türlü besleyici ürünlerden ye; rabbinin koyduğu kanunlara boyun eğerek çizdiği yollardan git! Onların karınlarından, farklı renklerde bir şerbet çıkar ki onda insanlara şifa vardır. İşte bunda da düşünen bir topluluk için açık delil bulunmaktadır.”
İftar çadırlarında hijyene dikkat edin
TÜRKİYE Yemek Sanayicileri Dernekleri Federasyonu (YESİDEF) Genel Başkan Yardımcısı ve Ege Yemek Sanayicileri Derneği (EYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Hakan Ay, Ramazan ayı boyunca kurulan iftar çadırlarının bazılarında hijyen dışı hizmet verildiğine dikkat çekerek yetkililerin önlem almasını istedi. Ay “Yetkili kuruluşların iftar çadırlarını sürekli olarak denetlemesi gerekiyor” dedi. ? Burcu TANER / DHA
İmamlar bayram ikramiyesi istiyor
DİN-Bir-Sen Genel Başkanı Lütfi Şenocak, Ramazan aylarında ve kurban bayramlarında Diyanet çalışanlarına birer maaş ikramiye verilmesini talep ettiklerini bildirdi. Şenocak, 4688 sayılı Kamu Çalışanları Sendikaları Kanununda gerekli düzenlemeler yapılarak kamu görevlilerine toplu sözleşme ve grevli sendika hakkının tanınmasını istedi.
‘Grev hakkı şart’
Şenocak, referanduma sunulan Anayasa Değişiklik Paketinde “Toplu Sözleşme” hakkı verilse de bunun “grev hakkı” ile desteklenmedikçe bir anlam ifade etmeyeceğini vurguladı. Diyanet İşleri Başkanlığı Teşkilat Kanunu’nun çıkmasının kurum çalışanlarına buruk bir sevinç yaşattığını belirten Şenocak, kanunda birçok eksikliğin bulunduğunu, bu eksikliklerin giderilerek, kurum çalışanlarının tümünü memnun edecek hale getirilmesi gerektiğini söyledi.
Nihat HATİPOĞLU: Soralım öğrenelim
1- Cünüpken yemek yenebilir mi?/PERVİN AKBAL/HOLLANDA
Cünüplük hali olduktan sonra en kısa zamanda yıkanmak doğru olandır. Kişinin gerekçesiz olarak yıkanmayı geciktirmesi yanlıştır. Ancak zaruri bir hal olursa cünüplüyken yemek yiyebilir veya uyuyabilir. Yemek yerken ağzını yıkaması uygun olur. Alimler cünüplünün bir namazı gecikecek kadar beklememesinin gerektiğini söylerler.
2- Tanımadığımız biri için cenaze namazı sonrasında iyi biriydi diyebilir miyiz?/ SELİM AYMAZ/RİZE
Musalla taşına konan herhangi bir Müslüman’dır. Müslüman olan bir kişi hakkında da iyi zan beslemek şarttır. Bu nedenle de kötülüğünü bilmediğimiz birisi için iyi biliriz demek sakıncalı değildir. Ayrıca Hz. Peygamber (s.a.v) ölülerinizi hayırla yad edin buyurmuştur.
3- Camiye zekat verilebilir mi?/ALTAN KÖMÜRCÜ/ UŞAK
Caminin inşaatına veya başka bir yerin inşaatına zekat verilemez. Zekat fakir olan kişilerin hakkıdır.
4- Gayrimüslümün mezarlığına Müslüman gömülebilir mi?/ ALAATTİN ORAL/İSTANBUL
İhtiyaç halinde bir Müslüman gayrimüslümlere ait bir mezarlığa gömülebilir. Önemli olan husus gömülmenin ve cenaze töreninin İslami ölçülere uygun olmasıdır. Bir başka konu da kıblenin doğru tespit edilip ona göre mezarın kazılmasıdır.
5- Bir kitapta Peygambermizin Selmanı Farisi’ye özel bir şifa duasını okuduğu belirtilir. Bu konuda bilgi verebilir misiniz?/SEYFETTİN KIRPAT/DENİZLİ
İmamı Nevevi’nin ‘el-ezkar’ adlı eserinde, sahife 121’de; böyle bir dua aktarılır. Duanın kendisi şöyledir:
“Allah hastalığına şifa versin. Günahını affetsin. Ecelin gelinceye kadar dinine kuvvet ve vücuduna afiyet versin.”