Güncelleme Tarihi:
"GASP EDÄ°LEN BÄ°REYSEL HAKLARIMI GERÄ° ALMAYA GELDÄ°M"
Tolon, “Ben, buraya esasında savunma yapmaya değil, yasadışı uygulamalarla maruz kaldığım hukuk suikastını bir başka ifade ile, hukuku maksatlı biçimde araç kılarak, baskı, korkutma, yıldırma, sindirme ve tehdit yöntemlerinin tümünü kullanarak uyguladıkları cebir ile, kişi hak ve hürriyetlerimin katledilmesini açıklamaya, önyargılı haksız, mesnetsiz, kanuna aykırı uygulamalarla tahrip edilmek istenen kişilik haklarımı korumaya ve vaki haksız işlemler sonucu uğradığım zararı ortaya koyup, gasp edilen bireysel haklarımı geri almaya geldim" diye konuştu.
"İÇTİĞİM ANDA ÖZENLE SADIK KALDIM"
Yasadışı herhangi bir teşebbüs, herhangi bir oluşum ya da eylemin içinde veya yanında, bilerek bilmeyerek, doğrudan ya da dolaylı olarak hiçbir şekilde yer almadığını ifade eden Tolon, “1958 yılından başlayarak, 30 Ağustos 2005 yılına kadar 47 yıl devletimin sağladığı olanaklar, halkımın emeği, alın teri ve ödediği vergiler ile okudum. Subay oldum ve ülkeme ve milletime samimiyet, sadakat ve özveri ile hizmet ettim. Yarım asra varan askerlik mesleğimin başında, 1 Ekim 1960 tarihinde içtiğim anda, bugüne kadar hep özenle sadık kaldım" diye konuştu.
TOLON HARBİYE'DE İÇTİĞİ ANDI TEKRARLADI
51 yıl önce içtiği andı duruşma salonunda okuyan Tolon, “Her Harbiyeli gibi -şeref namusum, dürüstlük karakterim, sevgi insanlığım, vazife amacım, vatan her şeyimdir- düsturuna hayatım boyunca bağlı kalacağıma, asil Türk Milleti huzurunda yemin ettim. Bu yeminlerime, yaşam boyu sadık kalarak, vatanıma ve milletime asla ihanet etmedim, etmeyi de hiçbir zaman düşünmedim. Bunun en büyük ve en somut delili, Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki en üst rütbeye ulaştıktan sonra hizmetimi tamamlayıp, emekliye ayrılmamdır" ifadesini kullandı.
“BU İDDİANAMEDE, TAMAMEN ÖNYARGIYA DAYALI, MESNETSİZ, KANUNA AYKIRI SANAL VERİLERLE SUÇ İSNAT EDİLMEKTEDİR"
Hakkındaki iddiaları hukuki dayanaktan yoksun ve mesnetsiz olarak nitelendiren Tolon, “Bu iddianamede, tamamen önyargıya dayalı, mesnetsiz, kanuna aykırı sanal verilerle, gerçek dışı irtibatlandırmalar, akıl ve mantığa aykırı değerlendirmeler ile şahsıma asılsız bir çok suç isnat edilmektedir. Aslı, esası olmayan, hiçbir somut delile dayanmayan, geçmişte değişik yerlerde vuku bulmuş, yasa dışı bazı olaylar, iddianamede sanki bir suç örgütü yapısında birbirleri ile suni biçimde bağlantılıymış gibi gösterilmek suretiyle, daima onurla yaşamış biri olan şahsıma, terör örgütü yöneticisi ya da üyesi olmak gibi aklın, mantığın kabul edemeyeceği, utanç verici, toplumun değer yargılarını temelden sarsan ve kamuoyu vicdanını ağır şekilde yaralayan asılsız suçlamalar yapılmıştır" şeklinde konuştu.
"DÃœZMECE Ä°KÄ° CD"
Tolon, iddianamede kendisine yöneltilen suç isnatlarının oğlu Ali Tolga Tolon'un evinde kendisi ve avukatı olmadan kapının üst kilidi kırılarak yaptırılan arama neticesinde bulunduğunu belirtti. Savunmasında arama, el koyma tutanaklarında yer almamasına rağmen, 2 CD'nin iddianameye dahil edildiğini ifade etti. Tolon, bu iki CD'nin ne oğlu ne de kendisine ait olduğunu belirtti.
"183 BELGE, 477'YE ÇIKARILDI"Â
Tolon, "Aynı şekilde, 1 Temmuz 2008 tarihinde 4 ayrı adreste yapılan arama ve el koyma işlemi neticesinde, toplamda sadece 183 adet belge ve dokümana el konulmuş ve bu husus arama ve el koyma, zarf açma tutanakları ile İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü'nün fezlekesi ile teyit edilmiş olmasına rağmen, iddianameye eklenen sözde belgeler ile, toplam evrak sayısı, bir anda 477'ye çıkarılmıştır" diye konuştu.
"YAKAMOZ, AYIÅžIÄžI VE ELDÄ°VEN BENDE ELDE EDÄ°LMEDÄ°"
İddianamede Yakamoz, Ayışığı, Eldiven gibi örgütsel dokümanların kendisinde elde edildiğinin ileri sürüldüğünü ifade eden Tolon, "Benimle ilgili 4 ayrı adreste yapılan arama neticesinde elde edildiği ileri sürülen belgeler arasında Yakamoz, Ayışığı, Eldiven gibi dökümanlar kesinlikle bulunmamaktadır. Yasa dışı usullerle düzenlenen bu iddianamede, işlemediğim bilinen bir suçun, suni delil ve emareleri kasten yaratılmak suretiyle 'suç uydurma' cürümü işlenmiştir" dedi.
"3 ADET CD, DÜZMECE SUÇ DELİLİDİR"
Arama el koyma kararında gösterilen adreslerde yapılan aramalarda toplam 129 adet CD ve DVD'ye el konulduğu tutanaklardan anlaşıldığını ifade eden Tolon, kendilerine iade edilen 111 CD ve DVD'nin ardından adli emanette 18 CD kalması gerekirken 21 adet adet CD'nin adli emanette bulunduğunu belirtti. Tolon, "Resmi belge ile kanıtlanan 3 adet ilave CD, baştan beri tarafıma asılsız suç isnadında bulunmak için yaratılmış düzmece suç delilleridir" iddiasında bulundu.
"İDDİANAMEDE SINIRSIZ BİR HAYALCİLİK SÖZ KONUSU"
İddianamede sınırsız bir hayalcilik ve şüpheciliğin söz konusu olduğunu iddia eden Tolon, "Konuşmalarda geçen her söz, mutlaka örgütsel bir şifre gibi kabul edilmiş ve örgütsel irtibatın sözde delili imiş gibi gösterilmiştir. Gizli Tanık -17'nin iddialarına göre; bere ve kalpakları ucuz olsun diye İstanbul Yeşildirek'ten ve Azerbaycan'dan temin etmeye kalkmaları ve bir anda 10 bin kişinin ceplerinden çıkardıkları bere ve kalpakları kafalarına geçirerek, TBMM'ye yürüyeceklerinin ileri sürülmesi de, eşine ancak bir komedi filminde rastlanabilecek bir hayal ürünüdür. Nitekim, gizli tanık da, bu beyanlarının inandırıcı olmadığının farkına varmış olacak ki, kendisinin, söz konusu beyanlarının uydurma olmadığının altını çizmek zorunda hissetmiştir" diye konuştu.
"KÖPEĞİMDEN BAHSETTİM, ŞİFRELİ KONUŞMA OLARAK DEĞERLENDİRİLDİ"
İddianamede yer alan bir tapede emekli Orgenaral Fikret Küpeli ile yaptığı bir görüşmeyi de anlatan emekli Orgeneral Tolon, 'Komutanım bahçedeyim. Şu anda dolaşıyorum işte, peşinde koşuyorum yani" diyerek, o sırada evimin bahçesinde gezdirdiğim köpeğim Laila'dan bahsetmeme rağmen, bu beyanım dahi, iddianamede sivil toplum faaliyetlerini gizlemek için gerçekleştirilen şifreli konuşma olarak değerlendirilmiştir" şeklinde konuştu. İddianamede yer alan başka bir telefon konuşmasını ise Tolon şöyle dile getirdi; "Turan Sürücü ile yaptığım bir görüşmede o tarihte 8. Kolordu Komutanı olarak görev yapan şimdi emekli olan Korgeneral Eyüp Kaptan'ı kast ederek 'Kaptana-maptana danışalım' şeklindeki ifadem, adı iddianame olan bu dökümanda tahrif edilerek 'AKP'nin kapatma davası" olarak kabul edilmiştir" dedi.
"BÄ°ZÄ°M YAPTIÄžIMIZ, ATTIÄžIMIZ HER ADIM YASALDIR"
Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden gazeteci Behiç Kılıç'la yaptığı ve iddianamede yer lan bir konuşmayı hatırlatan Tolon, "Ben '…….Efendim çetelerle, bizim hiçbir çete yada yasadışı örgüt ile bağımız, irtibatımız olamaz, hukukun üstünlüğüne inanan tamamen anayasal ve yasal kuruluşlar olan, dernekler kanununa tabi legal platformlar olarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bizim yaptığımız, attığımız her adım yasaldır' şeklinde beyanda bulunuyorum. Sanıyorum bu beyanım, sivil toplum faaliyetlerine bakış açımı ve dünya görüşümü çok net olarak ortaya koymaktadır" dedi.
Tolon'un savunmasına ara veren mahkeme heyeti duruşmayı 17 Kasım Perşembe günü saat 09.00'a erteledi.
Â