Oluşturulma Tarihi: Ekim 26, 2003 22:38
Hürriyet Gazetesi'nin geçen yıl gerçekleştirdiği ‘arama konferansı’yla başlattığı, yeni vizyonunu belirleme, çağın gereklerine göre değişip dönüşme hareketi ilk somut ürününü verdi: Hürriyet Gazeteciliği kitabı.
Hürriyet Gazetesi'nin ilkelerini, haberden ne anladığını, habere bakışını ve muhabir kriterlerini ortaya koyan kitap, Hürriyet'te önümüzdeki 10 yılın projeksiyonu çerçevesinde insan altyapısını oluşturmak için başlatılan çalışmalardan sadece biri. Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni
Ertuğrul Özkök, Hürriyet'in bu kitapla ilk somut adımını attığı harekete ‘Gazeteciliğin kalitesini ve güvenirliğini arttırma girişimi’ diyor. Çünkü, tam 55 yıldır Türkiye'de yapılan bütün kamuoyu anketlerinde ‘Gazete denince aklınıza ne geliyor?’ sorusuna verilen cevabın hep ‘Hürriyet’ olması, Hürriyet'e bu mesleğe ilkleri ve yenilikleri getirme, kuralları koyma görev ve hakkını da veriyor. İletişim fakültelerine de dağıtılacak olan Hürriyet Gazeteciliği kitabı, kitapçılarda satışa çıktı.
‘İletişim teknolojileri ne kadar gelişirse gelişsin, en azından şimdilik, dünyanın ve Türkiye'nin pek çok yerinde, insanların yegane bilgilenme kaynağı gazetelerdir. Öyle ki insanlar gazete haberlerinden hareketle tutum takınmakta, gazetelerde okuduklarına göre tavır almaktadır.’ Hürriyet Gazeteciliği kitabı, Türkiye, Ekim 2003.
Bu gerçeğe bakılırsa, sizler ve biz gazeteciler daha çok uzun süre birlikte olacağız; daha uzun bir süre haberlerinizi bizden almaya, ülkenizde ve dünyada neler olup bittiğini bizim aracılığımızla öğrenmeye devam edeceksiniz.
Ama bu, hep daha önce gördüğünüz ve alıştığınız gibi mi olacak? Hayır. Size kendimizle ilgili verdiğimiz son haberlerden birini, ‘Hürriyetçiler Hürriyet'te yeni bir dönem açıldığı fikrinde buluşuyor. Habere, okura saygılı, yeniliklere, değişimlere açık, dünya markaları arasında yükseklere tırmanan bir Hürriyet göreceksiniz bundan sonra’ diye bitirmiştik.
Çalışmalara devam ettik ve somut bir ürününü sizlerle paylaşıyoruz: Hürriyet Gazeteciliği kitabı. Doğan Kitap tarafından basılan kitap, sadece Hürriyet çalışanları değil, iletişim fakültesi öğretim üyeleri ve öğrencileri, gazeteciliğe yeni başlayacak gençler, hatta gazeteciliğin hali pür melaline ya da mutfağına meraklı okurlar için de kaynak bir kitap.
Haberin serüveninden imla kurallarına, muhabirin sorumluluğundan kullanılmaması gereken klişelere, haberin nasıl yazılması gerektiğinden doğru yanlış cetveline pek çok bilgiyi ve öneriyi içeriyor. Hürriyet'in
haber kalitesini, haberin en önemli unsuru olan muhabirin niteliğini ve koşullarını en üst düzeye getirmeyi amaçlıyor. Kitap, haber ve muhabiri ele alırken, kuşkusuz şu anki durumdan çok, olması gerekenlere dikkat çekiyor. Yani bir anlamda Hürriyet'teki mevcut gazeteciliğin de bir eleştirisi/özeleştirisi anlamını taşıyor.
TÜRKİYE'DE İLK ÖRNEK
‘Hürriyet Gazeteciliği,’ Batı'da ‘styleguide’ olarak adlandırılan ve oldukça yaygın olan ama Türkiye'de bir başka örneği bulunmayan bir kitap türü. Batı'daki örneklerden farkı ise teknik konuları da içermesi. Hürriyet'in arama konferansından sonra oluşturduğu gruplardan biri olan 'Haber Kalitesini Yükseltme Grubu'nun yaptığı toplantılarda ana ekseni belirlenen kitabın metinlerini Hürriyet Gazetesi editörlerinden Sefa Kaplan kaleme aldı. Kitabı hazırlarken iletişim fakültelerinde okutulan bazı kitaplardan, BBC, New York Times, Le Monde, Routers gibi dünyaca ünlü medya kuruluşlarının çalışmalarından Kaplan, şöyle diyor: ‘Kitabın hedef kitlesi, öncelikle Hürriyet çalışanları. Hürriyet yönetimi, Hürriyet'te çalışanların, belirli bir süreç içinde kitapta belirtilen nitelikleri taşır hale gelmesini istediği için böyle bir çaba içerisine girdi.''
Kitabın arka kapak yazısını yazan başyazarımız Oktay Ekşi'nin de belirttiği gibi, ‘‘Hürriyet Gazeteciliği, Hürriyet Gazetesi'nde çalışma şansına kavuşan gazetecilerden bekleyeceğiniz düzeyin alt sınırını belirlemek için yayımlanıyor.’’
Hürriyet Başyazarı Oktay Ekşi kitabı, ‘Hürriyet'in kendisine rakip olmasının ve kendisini aşabilmesinin yeni bir örneği’ olarak niteliyor: ‘Gazetecilik konusunda ülkemizde yazılmış en iyi kitaplar arasında -belki de başında- yer alacak bir eser. Çünkü ‘biliyorum’ dediklerinizde bile ne kadar eksiğiniz olduğunu bu kitabı okuyunca kabul ediyorsunuz.’
Ertuğrul Özkök ise kitabın yayımlanmasından sonraki hedefi şöyle açıklıyor: ‘Bizzat çalışanlar tarafından oluşturulan bu kitaptakileri hayata geçirmek. 'Hepimiz şunun bilincinde olmalıyız: Editoryal bağımsızlığın en büyük güvencesi çalışanların yaptıkları haberin ve çıkardıkları gazetenin kalitesi ve güvenirliğidir. O nedenle bu çalışmayı, aynı zamanda editoryal bağımsızlığımızın gerekçi ve sağlam temellere oturtulması yolundaki en önemli adım olarak görüyorum.’
Bu klişelerden uzak dur
Acımasızca katletmek aşk tazelemek gerdeğe girmek nikah tazelemek görücüye çıkmak damgasını vurmak bomba gibi düşmek gönül defterine yazmak objektiflere yakalanmak müthiş ikili start almak şöhret basamaklarını tırmanmak tam gaz ünlüler geçidi yasak aşk...
Sürekli gelişecek, yaşayacak, değişecek bir çalışma Gazetecilik mesleğinin eleştirildiği bugünlerde, çözüm üretmek üzere Hürriyet Gazetesi çalışanlarının ön plana çıkması bir tesadüf değil. Hürriyet kendi içinden gelen birikimli ve nitelikli, gazetenin mutfağını, vitrinini yaşayarak öğrenmiş bir ekiple Hürriyet Gazeteciliği kavramını açıklığa kavuşturdu ve paylaşılabilir hale getirdi. Hürriyet Gazeteciliği bağımsızlık, toplumun sorunlarına duyarlılık, demokratlık ve cüret ama daha da önemlisi temel gazetecilik ilkelerine bağlılık demektir. Hürriyet Gazeteciliği, haberin özelliklerini, takım olabilmeyi, habere hazırlanmanın yollarını harmanladı. Bu, sürekli gelişen, yaşayan, değişen bir çalışma olacak. Hürriyet'in birikim havuzundan ortaya çıkan bu çalışma Türk basın tarihinde bir ilk olma özelliğine sahip. Hem mevcut gazeteciler için çok faydalı bir kaynak olacağına, hem de önlerindeki zorlu yolda genç gazetecilere ışık tutacağına inanıyoruz.
Ayrımcılığa hayırŞEN DUL NE DEMEK?Haber için gerekli değilse kişinin cinsel tercihini sergilemenin anlamı da, gereği de yoktur. Cinsel tercihlere 'itiraf etti, kabul etti' gibi kavramlarla yaklaşmak da ayrımcılıktır. Haber gerektirmedikçe insanların medeni durumlarından söz etmemek gerekir. Hele 'dul kadına tecavüz etti' ya da 'şen dul dağıttı' gibi her anlama çekilebilecek ifadelerden, insanların dini inançlarına veya inançsızlıklarına vurgulardan kaçınılmalıdır.
NEDEN SADECE KADINLARA MÜJDE'Kadınlara müjde! Kendi kendine park eden oto' başlığı tam anlamıyla ayrımcı bir başlıktır ve kadınları aşağılayan bir bilinçaltının ürünüdür. Hürriyet Yayın İlkeleri ve evrensel gazetecilik standartları bu tür ayrımcılık kokan ifadelerin karşısındadır.