Oluşturulma Tarihi: Şubat 04, 2002 01:41
Hürriyet’te Mumcu’yla ilgili haber göremedimBen 20 yaşında bir üniversite öğrencisiyim.
Uğur Mumcu'nun ölüm yıldönümü olan bugün (24 Ocak), onunla ilgili bir haber göremedim ve hayal kırıklığına uğradım.
Pınar SARIKAYAKatilleri protesto etseydinizBUGÜN (24 Ocak) değerli gazeteci ve aydın
Uğur Mumcu'nun katledilişinin yıldönümü. Sizden, bu yıldönümünü hatırlayarak, baş sayfadan katilleri bir kez daha protesto etmenizi beklerdim.
Erkan ÖNENKÖPRÜLÜUyum yasalarına çok yer verin
TCK'nın 312 ve 159'uncu maddelerinin değişmesini de içeren uyum yasaları konusunda diğer gazetelerin aksine Hürriyet'te ne bir manşet, ne de eleştiri çıkmadığına tanık oldum. Bu konuda Hürriyet'in sesini duymak ve halkın sesini duyurmak, okuyucularının hakkı ve beklentisidir.
Okay İLKİZ
EDİTÖRÜN NOTU
Geçtiğimiz hafta içinde bu konuda pek çok haber yayımlandı. Başta başyazarımız olmak üzere pek çok yazarımız da konuyu ele aldı ve tasarıları eleştirdi.Trafik cezaları geçeli yıl olduGEÇTİĞİMİZ günlerde trafik cezalarının artırılacağı ve hız yapana 250 milyon lira ceza verileceğine ilişkin bir haber vardı.
Bu konudaki tasarının TBMM Adalet Komisyonu'nda kabul edildiği belirtiliyordu. Oysa tasarı, 21 Mart 2001 günü komisyonda kabul edildi, yani bir yıl önce...
Asıl haber, bu tasarının bir yıldır neden ele alınmadığıdır.
Sedat TUNA (Fahri Trafik Müfettişi)
EDİTÖRÜN NOTU
Okurumuz haklı. Ancak biz, tasarı TBMM Genel Kurulu'nun gündemine şimdi geleceği için haberi kullandık.Kan parası almadık tazminat aldık26 Ocak'ta yayımladığınız
‘‘İsyan ettiren kan parası’’ başlıklı haber gerçekleri yansıtmıyor. Müvekkilim, kazada eşi
Semih Soyer'i yitirince, araç sürücüsü
İsmet Kandemir ve araç sahibi
Ersoy Ercan aleyhine tazminat davası açtı. Ayrıca aracın trafik kaydına da ihtiyati tedbir konuldu. Dava üzerine
İsmet Kandemir tazminat miktarında anlaşma önerdi.
Sürücü
İsmet Kandemir hakkında açılan ceza davası bir kamu davasıdır ve şikáyete bağlı değildir. Tarafların bu dava üzerinde tasarrufta bulunma hakları yoktur. Bu davanın, tazminat davası neticesi alınacak tazminatlarla bir ilgisi yoktur. Müvekkilim ceza davasında adalete güvenmektedir.
Müvekkilim bu son derece üzücü kazada 12 yıllık eşini ve hayattaki tek desteğini kaybetmiş, küçük çocuğu ile birçok acıya göğüs germek zorunda kalmıştır. Haberleriniz, müvekkilimin acısını artırmakta, henüz 12 yaşında olan çocuğunun kafasında cevaplanması güç sorular oluşmasına yol açmaktadır.
Deha Berk Soyer Vekilleri
Av. Sadık Erdoğan - Av. Ömer ÖzbayOKURLARDAN KISA KISA
AYŞEN TEKİN (İZMİR): Gazetenizi çocuklarım da okuyor. Bazı haberleri, onlara anlatmakta güçlük çekiyorum. Travestiler, medyatik hanımlar, ameliyatla dönenler. Haddim olmayarak biraz daha dikkat diyorum.
CEMİL GÜRGAN (Çankaya/ANKARA): 6 Ocak'ta
‘‘Doğalgaz 3 ay süreyle sübvanse edilsin’’ başlığını taşıyan bir habere yer verdiniz. Dilimizde
‘‘sübvanse etmek’’ gibi bir fiil mevcut değildir.
İ.ALTUĞ DORUK: Liseli intiharlarında sürekli olarak
‘‘intihar eden kolejli kız’’ sıfatını kullandınız. Bu, insanlarda sanki kolej öğrencileri sorunlu çocuklarmış gibi bir izlenim bırakıyor.
Chat kayıtları özendirebilirGAZETENİZİ yıllardan beri izleyen bir okurunuzum. Yapıcı olduğuna inandığım aşağıdaki eleştirilerimi lütfen dikkate alın:
Son günlerde görsel ve yazılı basında büyük yer bulan satanizm ve intiharlar konusu Hürriyet'te de genişliğine ele alındı. 29 Ocak Salı günkü gazetede, iki genç arasındaki konuşma en ince ayrıntısına kadar verildi. Bu doğru mu? Konuyu ayrıntısıyla bilmeyen yeni yetmeler ve gençler bu konuşmanın içeriğinden etkilenmezler mi? Haber geniş bir biçimde verildikten sonra, ayrıntılar işin uzmanlarına (emniyet güçleri, bilim adamları, adalete) bırakılmalı, kamuoyu yalnızca sonuç hakkında bilgilendirilmelidir.
Serdar ÜNAL-SIVAS