Güncelleme Tarihi:
Hürriyet yazarı Nedim Şener, Ayasofya Camii’nin 86 yıl sonra ibadete açılmasını değerlendirdi.
Şener şöyle konuştu:
"Bugün Türkiye tarihinde önemli bir gün. 24 Temmuz 2020 Ayasofya’nın 86 yıl sonra tekrar ibadete açılmasının tarihi. Aynı zamanda Lozan Antlaşmasının yıl dönümü. Bu ikisi, birbirine uzak gibi görünse de birilerinin kafasında, aslında çok yakın. Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli olan Sevr’i parçalamış olan kurtuluş mücadelesini vermiş olan kuşaklar, Lozan Antlaşmasıyla cumhuriyetin bir anlamda tapusunu ele almışlardı, bağımsızlığın simgesiydi. Ayasofya’nın açılması da bağımsızlığın göstergelerinden bir tanesi. Lozan Antlaşması’yla, Ayasofya’nın açılmasını kutuplaştırıcı, birbirinden uzak tutan bir siyasi anlayış yerine aslında dikkat ederseniz birisi bağımsızlığın anlaşmasıysa, Ayasofya’nın açılması da bağımsızlığın kararlarından bir tanesidir. Buna böyle baktığınız zaman tarih bütünleşir ve bu bütünleşmiş tarihten de büyük bir güç doğar. O da Türk milletinin gücüdür.
Bugün Ayasofya ruhuna kavuştu, ruhlar Ayasofya ile kavuştu. Ayasofya’da 86 yıl sonra kılınan namaz ve ilk kez minberden okunan hutbe Ayasofya’nın artık ruhunu bulduğunu, ruhların da Ayasofya ile buluştuğunu ve bunun da artık ilelebet süreceğini bize gösteriyor. Namaza katılan-katılamayan milyonlarca insan bunun böyle olacağını gösterdi. Birisi ‘Ne hissediyorsun’ diye sordu, Fatih Sultan Mehmet’in sancaklarının asılı olduğu minberin karşısında namaz kılarken, insan kendini İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet’in yeniçerilerinden biri olarak hissediyor. Bu hissiyatı yeni kuşaklar da yaşadıkça eminim Ayasofya da sonsuza kadar açık kalacak."