Son dakika haberi... Hürriyet muhabiri anlattı: Buse'nin gözüne baktım
Güncelleme Tarihi:
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’ye telefonda “Ben kedi sesi yapayım, siz de içeriye köpek gönderin beni bulsun” diyen Buse Hasyılmaz’dan önceki gece müjdeli haber gelmişti. Türkiye’nin nefesini tutarak izlediği kurtarma operasyonunda bulunan Hürriyet muhabiri, Buse’nin kurtuluşunu anlattı: “Yüzüne baktığımda şaşkınlık ve korku içinde olduğunu gördüm. Özellikle gözlerinde o karanlıkta geçirdiği saatlerin izleri belliydi.”
İzmir'e vardığımızda ilk bulduğumuz enkaz Rıza Bey Apartmanı’ydı. Bayraklı’nın yeni dikilen kuleler, rezidanslar ve eski dev apartmanların bir arada yükseldiği Manav Kuyusu semtindeki bu 7 katlı apartmanda işyerleri de faaliyetteydi. Giriş katta market ve çiçekçi, hemen üst katta ise bir diş polikliniği vardı. Deprem klinikteki randevuların yoğun olduğu saate denk gelmişti. Uzmanların dediğine göre bina ortasındaki boşluktan içe doğru çökmüştü. Ona göre bir plan yapılmış, hayat tünelleri kazılıyordu. Onlarca kişinin hayatı bu tünellerden gelecek bir ışığa bağlıydı.
Enkazın başına gittiğimizde Buse neredeyse 9 saattir o beton yığının altındaydı. 7 katlı binanın beton ve demirlerden oluşan bir kütle vardı. Kurtarma ekipleri adeta bir karınca kolonisi gibi bu kütleyi sarmış harıl harıl çalışıyordu. Etraf ise yakınlarından gelecek müjdeli bir haberi bekleyenlerle doluydu. Görevlilerin uyarısıyla ortalık bir anda sessizliğe bürünüyor, insanlar adeta nefes bile almıyordu. Bu sessizlik içinde enkazdan duyulacak bir ses yeni bir umut yolu açıyordu.
9 SAATTİR ORADAYDI
Buse’nin yeri belliydi. Kurtarma köpeği bulmuştu onu. Telefonla da iletişim kurulmuştu ama ulaşmak zordu. Ulaştıktan sonra da sağ salim kurtarmak meseleydi. AKUT ve JAK ekipleri sürekli bunun hesabını yapıyordu. Küçük bir hesap hatası her şeyi başa döndürebilirdi. Her adımı birbiriyle istişare ederek attılar. Ne kadar soğukkanlı olduklarını görebiliyordum.
HERKESE UMUT OLDU
Sonunda Buse’yi sıkıştıran son beton blokunu da aşmışlardı. “Tamam, çıkarıyoruz” dediklerinde önce bir oksijen tüpü getirildi. Buse görevlilere bir şeyler soruyordu. “Onlar da iyi, hiç merak etme” diyordu görevliler. Buse’ye henüz enkaz altındayken ilk müdahale yapılmıştı. Güvenlik koridoruna sedye ile çıkarıldığında hâlâ anne ve babasının durumunu soruyordu. Birkaç yakını ‘Onlar da çıktı’ diyerek moral verdi. Yüzüne baktığımda şaşkınlık ve korku içinde olduğunu gördüm. Özellikle gözlerinde o karanlıkta geçirdiği saatlerin izleri belliydi. Henüz şoku atlatamamıştı, sevinecek kadar olmamıştı. Ağlıyordu. Az sonra annesi ve babasının da çıkarıldığı haberi geldi. Onlar ambulansla götürülürken, geride kalanların endişeli ama umutlu bekleyişi devam ediyordu. Buse’nin çıkarılışı Rıza Bey Apartmanı’nı saranların umudu olmuştu...
BİZ ONA, O BİZE UMUT OLDU
◊ Enkazdan 9.5 saat sonra çıkarılan Buse Hasdemir ile ilk iletişimi kuran, ona moral veren Özlem Baran Tezer, Buse’nin enkazdan çıkarılmasından sonra yaşadığı sevinci Hürriyet’e anlattı. Türk Kızılayı Manisa İlk Yardım Müdürü olan Tezel şunları söyledi: “Biz ona dışarıdan umut olduk, o da bize umut oldu. Buse’nin enkazdan çıkarılmasından sonra duygu boşalması yaşadım. Farkına varmadan gözyaşı dökmüşüm. O anı bekledim, hiç umudumu kaybetmedim. İnşallah bir an önce sağlığına kavuşur ve onu ziyaret ederim.” (◊ Fevzi KIZILKOYUN / İZMİR)
BU VİDEO İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR