Hürriyet Ankara Baskent'in nabzını tutuyor
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Nisan 15, 2002 01:43
Vardar Ovası'nı dinletemedi
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in geçenlerde Ankara'ya resmi bir ziyarette bulunan Makedonya'nın 46 yaşındaki genç Cumhurbaşkanı Boris Trajkovska için çankaya Köşkü'nde verdiği resmi yemekte, hazırlanan programa ilişkin hesaplar tutmadı... Yemeğin başlamasıyla birlikte önce Yaylı Sazlar Dörtlüsü sahne alarak Klasik Batı Müziği'nden popülerize olmuş eserler seslendirdi. Bunu, TRT Ankara Radyosu Türk Sanat Müziği Saz Sanatçıları Grubu'nun konseri izledi. Bu dinletinin ikinci bölümü Makedonya Cumhurbaşkanı'na hoşluk olması için hepsi de Hicaz makamından Rumeli türkülerine ayrılmıştı. Ancak tam Rumeli türkülerine geçilmişti ki, olanlar oldu.
Yemek süratli bir şekilde servis edilince, dinletinin ikinci bölümü tamamlanamadan sanatçılar sahneden ayrılmak zorunda kaldılar.
ESTERGON DA VARDI
Bu nedenle Vardar Ovası, Estergon Kalesi ve İhtiyatlar Silah Çatmış gibi klasikleşmiş Rumeli türküleri konuklara dağıtılan resmi programda yer almasına karşın icra edilemedi.
MÖNÜ: Levrek pane, limon sorbe, hünkar beğendi, mevsim salatası, zeytinyağlı enginar, kazandibi, Kavaklıdere Selection şarabı.
Elçilikte caz
ABD'nin Ankara'daki Büyükelçisi Robert Pearson, Harley Davidson motorsikletlerine olan tutkusu ve ayrıca golf merakıyla tanınıyor. Buna son zamanlarda caz merakı da eklendi. Pearson, zaman zaman Büyükelçilik konutunda tanınmış Türk cazcılarının sahne aldıkları konserler düzenliyor. İlk konserde ünlü piyanist Tuna Ötenel, uluslararası alanda tanınan caz şarkıcısı Yıldız İbrahimova'ya eşlik etmişti. Geçen haftaki caz gecesinde ise bir başka tanınmış caz piyanisti Kerem Görsev, basta Volkan Hürsever ve davulda Ateş Sezer'den oluşan klasik triosu ile sahne aldı. Görsev, Take the A Train, Summertime, In a Sentimental Mood gibi Amerikan caz klasiklerinin yanı sıra His Name is Bebop ve Black Sea adlı bestelerini de icra etti. Büyükelçi, geceyi patenti bir Türk gazetecisine ait olan ‘‘Caz, müziğin demokrasisidir’’ saptaması ile kapadı.
Eski dostlar karşı karşıya
ANAP'lı Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'la yakın bir şekilde çalışan AB Genel Sekreteri Büyükelçi Volkan Vural ile MHP'li Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'nin Dışişleri Başmüşaviri Deniz Bölükbaşı'nın ilişkilerinde garip bir durum ortaya çıktı. Bu gariplik, Vural ile Bölükbaşı'nın uzun yıllar yakın mesai yürüten iki dost olmalarından kaynaklanıyor. Örneğin Vural, 1996 yılında Bonn Büyükelçiliği'ne atandığında yanına iki numara olarak almak istediği kişi Bölükbaşı'ndan başkası değildi. Bonn'da Vural büyükelçi, Bölükbaşı ise başmüsteşar olarak birlikte görev yaptılar. Vural, daha sonra Birleşik Milletler'e giderken, Bölükbaşı da Portekiz'e büyükelçi oldu. Şimdi Vural merkezde AB siyasi kriterlerinin hayata geçirilmesi için Ankara'daki karar alma mekanizmasını hareketlendirmeye
çalışırken, bu hazırlıkların çoğu Bahçeli'nin makamına geldiğinde önce Bölükbaşı'nın önüne gidiyor. Yılmaz ile Bahçeli'nin AB konusunda seslendirdikleri farklı
çizgilere bakılırsa, perde arkasında galiba halatın bir ucundan Vural, diğer ucundan ise Bölükbaşı çekiyor.
Keşke Atatürk'e kulak verseydik
İngiltere'nin Ankara'daki yeni Büyükelçisi Peter Westmacott, geçenlerde Konya'da yaptığı bir konuşmada, AB tam üyeliğine geçiş sürecinin sancı ve sıkıntılarını yaşayan Türk toplumuna İngiltere'nin tam üyelik döneminden ilginç kesitler anlattı. 52 yaşındaki büyükelçi, İngiltere'nin başlangıçta AB'nin genişleme sürecinden uzak durduğunu, ancak olaylar kendileri dışında gelişince dışarıda kalmaktansa mevcut durumu yakalamak için başvuruyu yaptıklarını anlattı. ‘‘Üstelik’’ dedi büyükelçi, ‘‘Bizi iki kez reddettiler, ama yılmadık.’’ Büyükelçi, konuşmasının sonunda Atatürk'ün sözlerinden yola çıkarak şu finali yaptı: ‘‘Atatürk'ün çok güzel bir öğütü. var: 'Ükeler çeşitlidir, ama uygarlık birdir ve bir ulusun yükselmesi için bu uygarlığa katılması gereklidir.' Keşke biz İngiltere olarak Atatürk'ün tavsiyesini daha önce dinlemiş olsaydık.’’
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in geçenlerde Ankara'ya resmi bir ziyarette bulunan Makedonya'nın 46 yaşındaki genç Cumhurbaşkanı Boris Trajkovska için çankaya Köşkü'nde verdiği resmi yemekte, hazırlanan programa ilişkin hesaplar tutmadı... Yemeğin başlamasıyla birlikte önce Yaylı Sazlar Dörtlüsü sahne alarak Klasik Batı Müziği'nden popülerize olmuş eserler seslendirdi. Bunu, TRT Ankara Radyosu Türk Sanat Müziği Saz Sanatçıları Grubu'nun konseri izledi. Bu dinletinin ikinci bölümü Makedonya Cumhurbaşkanı'na hoşluk olması için hepsi de Hicaz makamından Rumeli türkülerine ayrılmıştı. Ancak tam Rumeli türkülerine geçilmişti ki, olanlar oldu.
Yemek süratli bir şekilde servis edilince, dinletinin ikinci bölümü tamamlanamadan sanatçılar sahneden ayrılmak zorunda kaldılar.
ESTERGON DA VARDI
Bu nedenle Vardar Ovası, Estergon Kalesi ve İhtiyatlar Silah Çatmış gibi klasikleşmiş Rumeli türküleri konuklara dağıtılan resmi programda yer almasına karşın icra edilemedi.
MÖNÜ: Levrek pane, limon sorbe, hünkar beğendi, mevsim salatası, zeytinyağlı enginar, kazandibi, Kavaklıdere Selection şarabı.
Elçilikte caz
ABD'nin Ankara'daki Büyükelçisi Robert Pearson, Harley Davidson motorsikletlerine olan tutkusu ve ayrıca golf merakıyla tanınıyor. Buna son zamanlarda caz merakı da eklendi. Pearson, zaman zaman Büyükelçilik konutunda tanınmış Türk cazcılarının sahne aldıkları konserler düzenliyor. İlk konserde ünlü piyanist Tuna Ötenel, uluslararası alanda tanınan caz şarkıcısı Yıldız İbrahimova'ya eşlik etmişti. Geçen haftaki caz gecesinde ise bir başka tanınmış caz piyanisti Kerem Görsev, basta Volkan Hürsever ve davulda Ateş Sezer'den oluşan klasik triosu ile sahne aldı. Görsev, Take the A Train, Summertime, In a Sentimental Mood gibi Amerikan caz klasiklerinin yanı sıra His Name is Bebop ve Black Sea adlı bestelerini de icra etti. Büyükelçi, geceyi patenti bir Türk gazetecisine ait olan ‘‘Caz, müziğin demokrasisidir’’ saptaması ile kapadı.
Eski dostlar karşı karşıya
ANAP'lı Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'la yakın bir şekilde çalışan AB Genel Sekreteri Büyükelçi Volkan Vural ile MHP'li Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli'nin Dışişleri Başmüşaviri Deniz Bölükbaşı'nın ilişkilerinde garip bir durum ortaya çıktı. Bu gariplik, Vural ile Bölükbaşı'nın uzun yıllar yakın mesai yürüten iki dost olmalarından kaynaklanıyor. Örneğin Vural, 1996 yılında Bonn Büyükelçiliği'ne atandığında yanına iki numara olarak almak istediği kişi Bölükbaşı'ndan başkası değildi. Bonn'da Vural büyükelçi, Bölükbaşı ise başmüsteşar olarak birlikte görev yaptılar. Vural, daha sonra Birleşik Milletler'e giderken, Bölükbaşı da Portekiz'e büyükelçi oldu. Şimdi Vural merkezde AB siyasi kriterlerinin hayata geçirilmesi için Ankara'daki karar alma mekanizmasını hareketlendirmeye
çalışırken, bu hazırlıkların çoğu Bahçeli'nin makamına geldiğinde önce Bölükbaşı'nın önüne gidiyor. Yılmaz ile Bahçeli'nin AB konusunda seslendirdikleri farklı
çizgilere bakılırsa, perde arkasında galiba halatın bir ucundan Vural, diğer ucundan ise Bölükbaşı çekiyor.
Keşke Atatürk'e kulak verseydik
İngiltere'nin Ankara'daki yeni Büyükelçisi Peter Westmacott, geçenlerde Konya'da yaptığı bir konuşmada, AB tam üyeliğine geçiş sürecinin sancı ve sıkıntılarını yaşayan Türk toplumuna İngiltere'nin tam üyelik döneminden ilginç kesitler anlattı. 52 yaşındaki büyükelçi, İngiltere'nin başlangıçta AB'nin genişleme sürecinden uzak durduğunu, ancak olaylar kendileri dışında gelişince dışarıda kalmaktansa mevcut durumu yakalamak için başvuruyu yaptıklarını anlattı. ‘‘Üstelik’’ dedi büyükelçi, ‘‘Bizi iki kez reddettiler, ama yılmadık.’’ Büyükelçi, konuşmasının sonunda Atatürk'ün sözlerinden yola çıkarak şu finali yaptı: ‘‘Atatürk'ün çok güzel bir öğütü. var: 'Ükeler çeşitlidir, ama uygarlık birdir ve bir ulusun yükselmesi için bu uygarlığa katılması gereklidir.' Keşke biz İngiltere olarak Atatürk'ün tavsiyesini daha önce dinlemiş olsaydık.’’