Güncelleme Tarihi:
Diyanet, İslam dininde olmayan, ancak zaman içinde Hint, Arap ve Filistin kültüründen gelen batıl inançlara savaş açtı. Bu batıl inançları ‘‘Yaşayan Hurafeler’’ adıyla bir kitapta toplayan Diyanet, muska, tılsım, sihir ve büyü işleriyle uğraşanları münafık olarak niteledi.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın muska, büyü, tılsım ve hurafelere karşı başlattığı savaş, bir kitapçıkta toplandı. Diyanet tarafından çıkarılan ‘Yaşayan Hurafeler’ adlı kitapçıkta, günümüzde yapılan muska, tılsım ve sihir ve büyü çeşitleri örneklerle anlatıldı. Muska, tılsım ve sihir yapma işleri ile uğraşanların inanç sömürüsü yaptığı belirtilerek, sahte evliyalara itibar edilmemesi istendi.
Muska ve tılsımların kaynağı, muskacıların dayanağı ve sonu, İslam ve sihir ile günümüzde hâlâ önemini koruyan hurafelerin ele alındığı 110 sayfalık kitapçıkta, İslam esaslarını iyi bilenlerin hurafe, sihir, tılsım ve muskaya inanmayacağı vurgulandı. Günümüzde görülen yanlış inanç ve adetlerin devam etmesinin İslam'ın güçsüzlüğünden değil, İslam esaslarının iyi bilinmemesinden kaynaklandığının anlatıldığı kitapçıkta, günümüzde yaşayan batıl inançların Hint, İran, Mısır, Filistin ve Arabistan'dan geldiği belirtildi. Kitapçıkta, tılsım, muska, sihir şöyle anlatıldı:
TILSIM
Tılsım putperestliğin en ilkel şeklidir. Bu inanışta olanlar bazı nesnelerde uğur veya uğursuzluk bulunduğuna inanırlar. Kişi uğurlu saydığı nesneyi boynuna asar veya yanında taşır. Bunlar kurt dişi, ayı tırnağı, leylek kemiği, kartal tırnağı, kurumuş bir böcek ve bazı taş parçalarıdır. Tılsımın en eski şekli Mısır'da bulunmuştur. İslam'da olduğu gibi Tevrat'ta da tılsımlar yasaklanmıştır.
MUSKA
Muskacılardan bazıları Kuran'daki İsra Suresi'nin 82. ayetini muska yazmaya delil göstermişlerdir. Oysa zikredilen ayette muska yazmak için hiçbir işaret yoktur. İslam'ın yasak kıldığı işleri yapan hoca olamaz. Böyleleri ancak münafık olur. Ömrünü muska yazarak, fal açarak, sihir yaparak geçiren pek çok insanın sonu hüsran ile noktalanmıştır. Bunlardan kimi hapishane köşelerinde kimisi feci hastalıklara yakalanarak ölmüştür. Her mümin, ‘sahte evliya’dan korumak için elinden gelen gayreti göstermelidir.
SİHİR
Şaşırtıcı etki, değiştirme anlamına gelen sihir de İslamda yasaklanmıştır. Genelde karşıdakine kötülük etme, 2 kişiyi birbirine bağlama veya ayırma için yapılan sihir Mezopotamya'da ortaya çıkmış ve günümüze ulaşmıştır. Genelde Kuran ayetleri kullanılarak yapılan sihiri bozma için şu hurafeler uygulanmaktadır:
Zeytin çekirdeği, vücudun çeşitli yerlerinden koparılmış kıllar, leylek pisliği gibi bazı şeyler yakılarak dumanıyla tüssüsüne oturmak. Kirpi kanı içmek. Deniz aşırı seyahat yapmak. Değirmen çarkından sıçrayan su ile yıkanmak. Demir tortusunu suya katarak onunla yıkanmak. Kırlangıç pisliğini kahvenin üzerine ekerek içmek. Tuvalet taşına ters oturarak, büyük abdest yapmak.
HURAFELER
Kitapçıkta yer alan çeşitli konulardaki hurafeler ise şöyle:
Ay ve güneş tutulması, kıyamet alametidir. Ay ve güneş tutulursa, 40 yıl kıtlık olur. Güneş tutulması ünlü bir kişinin ölümüne işarettir. Akşam namazında köpek ulursa, o civarda biri ölür. Gece horoz öterse, savaş çıkar. Perşembe günü çamaşır yıkanırsa, zengin olunur. Cuma günü ev temizlemek günahtır. Gece ev süpürmek fakirlik getirir. Gece tırnak kesilirse ömür kısa olur. Evden çıkan erkek işine giderken önünü kadın keserse işi ters gider. Kısa boylu kadın uğursuzdur. Aş eren kadın çirkin bir yere bakarsa, çocuğu çirkin olur. Hamileyken yumurta yiyen kadının çocuğu haylaz olur. Boyu ölçülen çocuk kısa kalır. Erkek çocuk sünnet olurken annesi oklava sallarsa sünnet acısız ve kolay olur. Bebek ayaklarından öpülürse, talihsiz olur. Makas ağzı açık kalırsa, kefen biçmeye yarar. Ayakkabı ters çıkarılıp ters bırakılırsa, o evden cenaze çıkar.