Hükümete 22 rapor

Güncelleme Tarihi:

Hükümete 22 rapor
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 31, 1999 00:00

Haberin Devamı

Cumhurbaşkanı Demirel, Türkiye'nin sorunlarını 22 başlık altında topladı ve bunları bir mektupla Başbakan Ecevit'e bildirdi. Demirel, mektubuyla birlikte bu sorunlarla ilgili 22 klasörü de Ecevit'e iletti.

Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 57'nci Hükümet'in kuruluşuyla birlikte, Başbakan Bülent Ecevit'e, Türkiye'nin gündemini belirleyen ana sorunlara ilişkin görüşlerini içeren bir mektup gönderdi.

Demirel, bu davranışının gerekçesini şöyle açıkladı:

‘‘Bunu ben her hükümet kuruluşunda yapıyorum. Bu, devlette devamlılığın gereğidir. Bu gerekten yola çıkarak çeşitli konulardaki durum hakkında 20'yi aşkın rapor verdim. Sürüp giden işlerle ilgili olarak Türkiye nerede duruyor tespitini partiler üstü bir bakışla hep yapmışımdır.’’

Cumhurbaşkanı, söz konusu raporların içeriğini ana başlıklar altında Hürriyet'e şöyle aktardı:

FAİZLERİN DÜŞÜRÜLMESİ

Hükümetin önünde duran en büyük meselelerden biridir. Faiz masrafları devletin topladığı verginin tümüne yakınını götürüyor. Devletin ne yapıp yapıp maliyesini faiz sarmalından kurtarması lazımdır.

TURİZMDE SIKINTI

Rakamlar geçen seneye nazaran geride olduğumuzu gösteriyor. Yalnızca Antalya'da geçen seneye kıyasla ilk beş ayda 100 bin Alman turist eksiği vardır. Buradaki en önemli olay Avrupa'da 'Türkiye'ye gitmeyin' şeklinde yapılan propagandadır. Eksikliğin en önemli kısmı Almanya'dır. Bu konuda önemli gayret sarfetmek gerekiyor.

DGM'LERİN SİVİLLEŞMESİ

Devlet Güvenlik Mahkemeleri heyetinin teşekkül tarzı Avrupa Mahkemesi tarafından eleştiriliyor. Avrupa sistemine dahil olmuşsak, 'onlara ne oluyor?' diyemeyiz. Bu mahkemelerin teşekkül tarzının bir an evvel değiştirilmesi gerekiyor.

ÖZELLEŞTİRMEYE DEVAM

Türkiye bu KİT'lerden zarar ediyor. Zararı yüksek faizle borçlanarak kapatıyor. Ayrıca bu kuruluşlar modernize edilmediklerinden zarar ediyorlar. Etrafımızdaki memleketler özelleştirmeyi neredeyse tamamlamıştır. Türkiye'nin de bir an önce özelleştirmesini tamamlaması lazım.

SOSYAL GÜVENLİK REFORMU

Kamu maliyesindeki sorunların en önemli ayaklarından biri sosyal güvenlik şemsiyesidir. Sosyal Güvenlik Refomu'na ilişkin kanunun Meclis'ten bir an önce geçmesi lazımdır.

YATIRIM HAMLESİ

Türkiye kalkınmasını sürdürebilmek için yatırımlarını aksatmamalıdır. 1998 yılı içinde özellikle enerji ve ulaştırma alanında çok önemli yatırım projelerinin altyapısını hazırlamıştır. Bu projeler hayata geçirilmelidir. Türkiyenin kuvvetli bir yatırım hamlesine ihtiyacı vardır.

BAKÜ-CEYHAN

Bakü-Ceyhan boru hattı ve Türkmen doğalgazı projelerine de bir ivme verilmesi gerekiyor.

ULUSLARARASI TAHKİM

Türkiye pek çok projesine dışarıdan kolaylıkla kaynak bulabilecek durumdadır. Ancak bu kaynağın gelebilmesi için tahkim meselesini aşmak mecburiyetindeyiz.

EĞİTİM YATIRIMLARI

Eğitim hamlesinin devam etmesi lazım. Sekiz yıllık temel eğitim çerçevesinde inşa edilecek okullar için büyük bir kaynak yaratılmıştır. Ancak bu kaynağın yatırıma dönüşmesinde sıkıntılar vardır. Bu kaynağın işe çevrilmesi gerekiyor. Merkezden ihale fikri yanlıştı. Aynı parayla iki misli iş yapılabilirdi, münkün olmadı.

AVRASYA AÇILIMI

Türkiye, Kafkaslar ve Balkanlar'daki etkinliğini devam ettirmelidir. Türkiye'nin Avrasya açılımı sürdürülmelidir.

AB İLE İLİŞKİLER

Türkiye, Avrupa Birliği ile münasebetlerini geliştirmeye gayret sarfetmelidir.

PİŞMANLIK YASASI

Dağlarda hálá insanlar var. Dağın boşaltılması için Pişmanlık Yasası'nın çıkması gerekiyor. Türkiye'nin hedefi önümüzdeki yılbaşına kadar dağın boşaltılması ve 2000 yılından itibaren terörle mücadelenin kolluk kuvvetleriyle yapılabilmesidir.

TERÖRÜN DIŞ KAYNAKLARI

Terörün dış irtibatlarının kesilmesi için atılan adımların geliştirilmesi gerekiyor.

DEVLETTE REFORM

Türkiye'yi 2000'li yıllara taşıyacak idari reformlar bir an önce gerçekleştirilmelidir. Devlet yönetimini yeniden düzenleyen, adem-i merkeziyetçiliği getiren reformlar hayata geçirilmelidir.

DEMOKRATİKLEŞME

Çağdaş Türkiye'nin daha iyi işleyen bir demokrasi olması lazım. Demokrasimizdeki eksiklikleri tamamlamalıyız.

SERBEST PİYASA EKONOMİSİ

Serbest piyasa ekonomisine geçişteki pürüzler kaldırılmalıdır.

Meclis tatile girmesin, çalışsın

Acil yasaların bir an önce çıkarılması çağrısında bulunan Cumhurbaşkanı, ‘‘Halk, ‘Yeni geldiler, niye tatile gidiyorlar' diye düşünüyor. Ben de aynı kanıdayım’’ diyor.

CUMHURBAŞKANI Süleyman Demirel, dünkü sohbetimizde söze yeni hükümete sıcak mesajlar göndererek giriyor:

‘‘Gerçi çok başlangıçtayız, ama iyiniyetliler... Bunu çok önemsiyorum. İyiniyet olmasaydı hükümet kurulamazdı.’’

Bunu, ‘‘dünü unut, geleceğe bak’’ mesajı izliyor:

‘‘Geçmişin çok etkisi altında kalmaya gerek yok. Geleceğe bakmak lazım.

Demirel, hükümette kadın bakana yer verilmemesini yol açtığı eleştileri nasıl karşılıyor?

Demirel, ‘‘Bu konudaki eleştirilerde haklılık olabilir’’ diye yanıtlıyor; ancak, hemen ardından ekliyor:

‘‘Hükümette müşterek sorumluluk esastır. Başarıyı ikame edecek hiçbirşey yoktur. Türkiye'nin de başarıya ihtiyacı var. Siyaset acımasızdır. Siyasetin tek bir ölçüsü vardır, o da başarı’’ diye ekliyor.

PROTOKOLE ÖVGÜ Cumhurbaşkanı, ayrıca koalisyon ortaklarının imzaladıkları koalisyon protokolünü övgü konusu yapıyor:

‘‘Bu koalisyon protokolü, Türkiye'yi rahatlatıcı bir metindir. Türkiye'nin kısa, orta ve uzun vadedeki meselelerine ışık tutan bir metindir.’’

Demirel, ardından hükümetin avantajlarını sıralıyor:

‘‘En önemli avantajlarından biri, Meclis'te önemli bir çoğunluğa sahip olmalarıdır. Bu yasama faaliyetlerinde hükümete büyük bir kolaylık sağlayacaktır. İkincisi hükümet yüzde 53 gibi bir oy çoğunluğuna dayanmaktadır. Bu DYP-SHP koalisyonunun yüzde 48'lik çoğunluğunun da üzerindedir.’’

Cumhurbaşkanı'na göre, bir üçüncü avantaj daha var:

‘‘Sayın Ecevit, 55.Hükümette Başbakan Yardımcısı, 56. hükümette ise Başbakan olarak görev yaptı. Şimdi de 57. hükümetin Başbakanı. İki yıla yakın süredir hükümetin içinde. Meseleleri öğrenmekle zaman kaybetme durumunda değildir. Meselelerin takibini yapacaktır. Bu sadece kendisi değil, Türkiye için de büyük avantajdır.’’

Peki, ya dezavantajlar?

Demirel, şöyle yanıtlıyor:

‘‘Evet, çok önemli bir dezavantajları var. Dezavantaj, hükümetten çok şey beklenmesidir.’’

SAYGINLIĞINI KAZANMALI Cumhurbaşkanı, beklentilerini yalnızca hükümetin icraatı ile sınırlamıyor. Demirel'e göre, yeni dönemde parlamentoya da büyük görev düşüyor. Cumhurbaşkanı, bu görevi parlamentonun kaybettiği saygınlığını yeniden kazanması olarak açıklıyor.

Demirel, bu çerçevede önce 18 nisan seçim sonuçlarına dikate çekiyor:

‘‘Bakın, bu seçimde ikisi dışında partilerin hepsi oy kaybetti. Türkiye'deki siyasi kurumlar halkın gözünde bir hayli aşındılar. Anketlere baktığımızda, Meclis'in itibarı yüzde 20'de kalıyor. Başka kurumların itibarı ise yüzde 80'e çıkıyor. Rejimin kalbi olan Meclis bu duruma düşmemeliydi.’’

Demirel, ‘‘Dolayısıyla önümüzdeki günlerde görev sadece hükümetin değildir’’ diyerek, şöyle devam ediyor:

‘‘Hükümet rejimin kurumlarından sadece birisidir. Meclis'e, siyasi partilere de büyük görev ve sorumluluk düşüyor. Siyasi partilerimiz, siyasi kişiler ve kurumlar hepsi birden 18 Nisan'ı iyi yorumlamalıdırlar. Türk demokrasisinin önünde bir büyük fırsat var. Şimdi herkes bu fırsatı iyi kullanmalıdır.

ACİL YASALAR

Cumhurbaşkanı, mesajını şöyle özetliyor:

‘‘Siyasi kurumlar halkın gözünde ve indinde yüceltilmelidir.’’

Demirel'e göre, parlamentonun yüceltilmesi, öncelikle parlamentonun etkili bir mesai ortaya koymasına bağlı:

‘‘TBMM yapacaklarını çok kısa zamanda yapmalıdır. Örneğin, ekonomik sıkıntılarımızın en önemli nedenlerinden biri geçici bütçedir. Ayrıca DGM'lerle ilgili yasanın bir an önce geçirilmesi lazım. Bunlan sadece hükümetin işi değildir. TBMM, Türkiye'nin büyük menfaatlerinin gerektiği konularda varlık göstermelidir. Bu çerçevede TBMM'nin önümüzdeki günlerdeki çalışmalarını çok önemsiyorum.’’

Cumhurbaşkanı, bu çerçevede TBMM'ni tatile girmemesi beklentisini dile getiriyor:

‘‘Halktaki genel eğilim Meclis'in tatile girmemesidir. Halk ‘Meclis henüz yeni seçilip gelmiştir, niye tatile gitsin' diye düşünüyor. Ben de bu eğilime katılıyorum

Demirel'e göre, TBMM parlamontonun halkın güvenini kazanması halinde Türkiye'de rejimle ilgili kaygıların da aşılabileceğini düşünüyor.

Cumhurbaşkanı, sözlerini şöyle noktalıyor:

‘‘Hakem sadece halktır ve onu beğenmeyerek bir yere varamayız. Onun gösterdiği yoldan gideceğiz. Onu memnun etmek lazım. Böylece halk rejime ve devlete daha çok sarılır. Buna da çok ihtiyaç vardır.’’

Tele kulak felaket

CUMHURBAŞKANI Demirel, son günlerde birbiri ardına çıkan telefon dinleme skandalları için ‘‘Felaket, felaket...’’ demekle yetiniyor.

Demirel, ‘‘Bunların hepsinin tedbirleri vardır. Bu tedbirler alınacaktır’’ diyerek, konunun üzerinde olduğunu vurguluyor.

Demirel, ayrıca geçen hafta yapılan Milli Güvenlik Kurulu'nda yeni bir RTÜK yasasını çıkarılmasının kararlaştırıldığını açıklayarak, şöyle konuşuyor:

‘‘Yeni bir RTÜK yasasının çıkarılması gerekiyor. RTÜK'ün işlemesinde çok büyük aksaklıklar var. MGK'da bu aksaklıkların giderilmesi için yeni bir yasa tasarısının hazırlanması tavsiye edildi.’’



Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!