HSYK kıpırdamıyor

CHP Cezaevleri İzleme Komisyonu üyeleri Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Manisa Milletvekili Özgür Özel, Muğla Milletvekili Nurettin Demir ile Ordu Milletvekili İdris Yıldız, Bursa Milletvekili Kemal Ekinci ve Sinop Milletvekili Engin Altay geçen çarşamba gününü Silivri Cezaevi’nde tutuklularla geçirdiler. Gün boyu sanıkları dinleyen milletvekillerinin notlarından bazı bölümler şöyle:

İçerideyim huzurluyum

İLKER BAŞBUĞ: Silivri mahkemelerinde adil yargılama yok. Adil yargılama olmadığı yerde adil karar da çıkmaz. Bu konu ile ilişkin sorumluluğu olanlar seyirci mi kalacak? Bu konuda kim sorumlu: İlk önce yargı erki. Birincisi HSYK yetkili. Çünkü bu hukuksuzluğa dur diyecek kurum HSYK. Yüzlerce şikayet iletildi, bizzat ben 3 kez müracaat ettim. Ama HSYK kılını kıpırdatmıyor. Bir ülkede adalet yoksa o ülkenin geleceği güvenli değildir. Ben içeriye girmeden önce 14 arkadaşımı içeri aldılar, daha sonra da beni aldılar. İçeri alındığım için arkadaşlarıma karşı huzurluyum. Ancak terör örgütü kurmak ve yönetmek ağır itham. Bunlar çok ağır suçlamalar. Mütalaada benim için ‘Ergenekon terör örgütü yöneticisi olan, TSK’ya sızan ve hem örgütte hem de TSK’da yükselen’ deniliyor. Biz şimdi topluma karşı savunmamızı vereceğiz. Çünkü mahkemeyi ciddiye almıyorum.

Olmayan 3 CD’den idamlığım

HURŞİT TOLON: Ankara Emniyeti oğlumun evinden 120 CD aldıklarını iddia ediyor. Bir gün sonra İstanbul Emniyeti’nde torbadan 134 CD çıkıyor. Eve kilidi kırarak giriyorlar. Arama tutanaklarında yer almayan 3 CD’den idama mahkûm ediliyorum.

Ülkeye hizmete müebbet

MEHMET HABERAL: Ülkeme hizmet etmekten başka hiçbir şey yapmadım. Bunun bedeli ağırlaştırılmış müebbetmiş. Mütalaada, 10 sayfalık benimle ilgili bölümde lehimde olan tanık ifadelerinin hiçbiri yer almamaktadır. İddianamenin fotokopisi alınmış mütalaaya dönüştürülmüş.

Lütuf merhamet istemem

HASAN IĞSIZ: Biz kimseden lütuf, merhamet istemiyoruz. Biz sadece adil yargılama bekliyoruz. Şu durumda hukuki hiçbir beklentim yok. Bizi en çok etkileyen şey ailelerimizin üzüntüsü. Diğeri de bizi kirletmeye çalışanlara
karşı toplumun bakışı.

Haberal ölecek

FATİH HİLMİOĞLU: Sağlık durumumdan dolayı tek başıma gündeme gelmekten üzülüyorum, vicdan azabı çekiyorum. Benden daha ağır olanlar var. Rıfkı Ulusoy böbrek kanseri. Beyninde tümör olan var. Benimki kanser başlangıcı ama onlar kanser. Benim burada tutulmam cinayetse onların ki 5 kez cinayettir. Hekim olarak söylüyorum; bu süreç devam ettikçe bir yıl içinde insanlar ölmeye başlayacak. Mehmet Haberal çıkmalıdır. Çok hızlı, ani ölecek olan Haberal’dır. Ritim bozukluğu onu anında götürür. Revire ulaştıramazlar. Bu bir dava değildir. Bir projedir: Sınır ve rejim değiştirme projesidir.

Hâlâ Ergenekon

MUSTAFA BALBAY: Mahkeme boşu boşuna yapılmış, 5.5 yıl önce hüküm verilmiş. 5.5 yıldan beri yargılama hiç yapılmamış
gibi 5.5 yıl önce savcı ne dediyse 5.5 yıl sonra aynısı diyorlar. Faili meçhul ihbar mektupları bile bundan daha mantıklı ve niteliklidir. AKP ve Adalet Bakanlığı saldırısını DHKP-C üstlendi; Başbakan hala Ergenekon’a bağlamaya çalışıyor. Bu bile Ergenekon davasının siyasi yönlendirmeyle sürdüğünü kanıtlar. Beni Uğur
Mumcu’yu öldüren örgütün ve Cumhuriyet Gazetesi’ne saldıran örgütün üyesi ile birlikte yargılıyorlar. Bundan daha büyük bir ceza var mı? Kafaya taksam kanser olurum.

Bizimkiler hukuk şehidi

YAKINLARI Ergenekon ve Balyoz gibi davalardan tutuklu olanların kurduğu Vardiya Bizde Platformu bu hafta 26’ncı kez Beşiktaş’taki Atatürk Anıtı
önünde bir araya geldi. “Sessiz Çığlık” adını taşıyan eylemde açıklama yapan Balyoz hükümlüsü Tümamiral Ali Deniz Kutluk’un eşi İrem Kutluk, “Balyoz gerekçeli kararı gibi Ergenekon mütalaası da temelden çökmüş bir binanın satış çabasıdır. Özel görevli mahkemenin uzun süredir toplumdan kaçırdığı mütalaa, 18 Mart Şehitleri Anma Günü’nde okunmuş, böylece hukuk şehitlerimizin de habercisi olmuştur” dedi. “İmralı’ya muhabbet, Silivri’ye müebbet” yazılı pankart açan platform üyelerinden Hava Kurmay Albay Cengiz Köylü’nün eşi Gamze Köylü, yazdığı mektubu okudu: “Ben ülkesi için 32 yıl hiç durmadan çalışan ama bir gecede iftira ile terörist ve darbeci ilan edilen Hava Kurmay Albay Cengiz Köylü’nün eşiyim. Evimizi bastılar ve onu bizlerden kopardılar. Tam 5 yıldır tutsak. Onlar suçsuz. Burada asıl yargılanan Cumhuriyet’in kurucusu, devletin güvencesi,
milletin ordusu olan Türk Silahlı Kuvvetleri’dir. Ülkeyi saran Hasdal, Silivri, Sincan, Hadımköy, Maltepe, Mamak, Şirinyer zindanları yıkılana kadar, tutsaklar özgürlüklerine kavuşana kadar, gerçekler bu ülkeye anlatılana kadar, iftiracılar bulunup yargılanana kadar bu mücadelemiz sürecek.”
Burcu PURTUL UÇAR / İSTANBUL