Güncelleme Tarihi:
Gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin görülen davada duruşma salonuna ilk olarak İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç alındı. Davanın sanıklarından olan Dinç bugüne kadar hiçbir duruşmaya katılmamıştı.
Dinç'in "görevi kötüye kullanma" ve "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi" suçlarından 15 yıldan 22 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması isteniyor.
Dinç, Dink suikastının gerçekleştiği tarihte Trabzon’da görev yapıyordu.
“DİNK CİNAYETİ BENİ ÜZDÜ”
Dinç iddianamade yazan hakkındaki suçlamaları oturarak dinledi.
Dinç savunmasında, Dink cinayetinin kendisini de üzdüğünü söyledi. Ahmet İlhan Güler'in ifadesi sırasında "Engin Dinç beni aramadı" dediğini söyleyen Dinç, "Ahmet İlhan Güler'i bir günde 4 kez aradım. Kendisi aramadığımı söylüyor ama" dedi. Güler'e Hrant Dink'in hedef olarak seçildiğini söylediğini belirten Dinç, "Ben kendisine bu şahsı korumak lazım. Bizim burada bir grup var bu Adamı hedef seçti dedim" dedi.
Güler'i aradığı HTS kayıtlarında görünmediğini belirten Dinç, "Biz bu paralelin çok darbesini yedik. Biz dosyada tesadüfen TİB'in yazısını gördük" dedi.
Kimseyi zan altında bırakmak istemediğini söyleyen Dinç, "Ben görevimi yaptım" dedi.
“CİNAYETİ MEDYADAN ÖĞRENDİM”
Dink'in öldürülmesi konusu daha düşünme aşamasındayken gerekli birimleri bilgilendirdiğini söyleyen Dinç, "Ben Afyon'a tayin olduktan 7 ay sonra Cinayet işlendi. Cinayeti medyadan öğrendim. Hemen Ahmet İlhan Güler'i aradım. Açmayınca Ali Fuat Yılmazer'i aradım. Söylemek istediğim, 'Yasin Hayal vardı. Onu takip edin' demekti. Bana bunu başka kim biliyor dediler. Ben de Muhittin Zenit'in bildiğini söyledim. Biz Yasin Hayal'in bu işi yapabileceğini söylüyoruz ama savcı bizi gizlemekle suçluyor" dedi.
“TRABZON'DA KALSAM BU AŞAMAYA GELMEZDİ”
"Ben tayin olmadan önce Yasin Hayal silah filan almamıştı. Olay daha niyet aşamasındaydı. Eğer biz Trabzon'da kalsaydık hakikaten o dönemde kaderin de önüne geçilmez ama bu aşamaya getirmeden operasyonu yapardık. Bu bizden sonraki arkadaşların cevap vermesi gereken husustur" dedi.
Savunması biten Dinç’in çapraz sorgusuna geçildi.
Dinç'in savunmasının ardından mahkeme heyeti duruşmaya 15 dakika ara verdi. Verilen arada tüm sanıklar ve izleyiciler dışarı çıkarken Engin Dinç salondan ayrılmadı. İki avukatı ile birlikte salonda oturan Dinç avukatlarıyla sürekli bilgi paylaşımında bulundu.
Aranın ardından duruşma Engin Dinç'in çapraz sorgusu ile devam etti. Mahkeme Başkanı Canel Rüzgar Dinç'e, "Hazırladığınız raporda 'Dink'e yönelik ses getirecek eylem' değil de, 'kesin öldürülecek' diye yazamaz mıydınız?" diye sordu. Dinç ise, "Bize öyle bir bilgi gelse öyle yazardık" ifadelerini kullandı. Dinç ayrıca, "Ses getirecek eylem demiyoruz ama yazının tamamına baktığınızda anlaşılan o. MC Donalds'ı bombalayan ve 6 kişiyi yaralayan bir kişi en az bunun gibi bir eylem yapacak diyoruz" dedi.
"ERHAN TUNCEL İLE MAKAMIMDA GÖRÜŞTÜM"
Yardımcı İstihbarat Elemanı Erhan Tuncel ile sadece bir kez makamında görüştüğünü anlatan Dinç, "Erhan ile çalışan arkadaşlar bana gelip elemanın isteksiz olduğunu, yalan söylediğini ve görüşmelere gelmediğini söyledi. O zaman ben dahil olayım dedim. Neticede yasadışı örgütlerden haberdar olmak zorundayız. Bilgi akışının kesilmemesi için görüştüm" dedi.
"JANDARMAYA BİLGİ VERMEDİM"
Üye hakimin, "Yasin Hayal'le ilgili istihbarat geldiğinde Hayal ve o gruptaki kişilerin yaşadığı yer olan Pelitli jandarmaya bağlı. Bu istihbaratlar hakkında jandarmaya bilgi verdiniz mi?" sorusuna ise Dinç, "Olay henüz düşünme aşamasındaydı. Eylem aşamasına geçseydi önce terör şubeyle bu konuyu konuşurdum. Henüz çevresine böyle bir şey yapacağını söylüyor. O yüzden jandarmaya bilgi vermedik" şeklinde cevap verdi.
"DİNK BİZİM İÇİN DE DÖNÜM NOKTASI OLDU"
Aranın ardından duruşmaya Dinç'in çapraz sorgusu ile devam edildi. Mahkeme Başkanı Canel Rüzgar Dinç'e, "Rapor gönderildikten sonra İstanbul Dink'e koruma verilebilir miydi? Tehditlere yönelik nasıl bir çalışma yapılabilirdi?" diye sordu. "Dink bizim için de dönüm noktası" diyen Dinç alınan istihbaratlara göre yapılan çalışmaların değiştirildiğini söyledi.
"BAZI SİYASİ PARTİLERLE İLGİLİ CİDDİ İSTİHBARAT ALIYORUZ"
Doğu illerindeki belli siyasi partilere yönelik ciddi istihbarat aldıklarını söyleyen Dinç, "artık bu bilgileri hemen illere gönderiyoruz" dedi.
"BAZI ŞEYLER KASITLI OLARAK YAPILMADI"
Cinayetten 8 yıl sonra bazı delilleri görebildiğini anlatan Dinç, "Uzun süre hiçbir şey yapılmadı. Yapabilecek imkanlarımız vardı. Mesela bazı görüntülerin silindiği iddiası var. Ben bazı şeylerin kasıtlı olarak yapılmadığını düşünüyorum. Bazıları tarafından cinayetin öngörüldüğünü düşünüyorum. Sabri Uzun'un da kitabında söylediği gibi bu cinayetin başka yere varılması için araç olduğunu düşünüyorum" dedi.
"HAKSIZ YERE BİR KELİME İLE SUÇLANMAK ÇOK ZORMUŞ"
Çapraz sorgusu devam eden Dinç, Dink ailesi avukatlarından Bahri Belen'in sorduğu bir soru üzerine, "Bir insanın haksız yere, bir kelime ile suçlanması kadar zor bir şey yokmuş. Ben bunu buraya geldiğimde öğrendim" dedi.
"DİNK'İ ÇOK ÖNEMSEDİK"
Avukat Belen'in, "Erhan Tuncel ile ilgili size gelen raporları incelediniz mi?" Sorusu üzerine ise Dinç, "Bu eylemi Hrant Dink'e yönelik olduğu için çok önemsedik. Tuncel'i de bu yüzden çağırıp görüştüm. Başka kaynağınız yoksa, başka elaman yoksa o tek kabloyu da kesecek misiniz? Ben kesmedim. Benim için Erhan'ın tek rapor görüşmek için yeterdi. O da; " Dink'e yönelik eylem yapılacak" raporu. Ben de görüştüm" dedi.
Mahkeme çapraz sorgunun yarın devam etmesine karar vererek duruşmayı bitirdi.
EL SIKIŞTILAR
Engin Dinç ve Erhan Tuncel el sıkışarak bir süre duruşma salonunda sohbet etti. Sohbet sonrasında Dinç, duruşma salonunun arka kapısından çıkarak adliyeden ayrıldı.