Hoşgörünün de 'Baba'sıymış

Peki, Demirel kendisini hicveden o karikatürlere nasıl tepki veriyordu? Demirel’in yakın çevresindeki isimlerden gazeteci-yazar Hulusi Turgut, arkadaşımız Turan Yılmaz’a şöyle anlattı:
“En son, 50 yılı siyasette geçen 91 yıllık yaşam öyküsünü ‘Büyük Türkiye’nin Hikayesi’ adıyla kitaplaştırdık. Kitapta, memleketi Isparta-İslamköy’de kendi adını taşıyan Demokrasi ve Kalkınma Müzesi’ndeki görselleri kullandık. Tabii, müzede olduğu gibi kitaptaki görsellerde de kendisini hicveden karikatürler yer aldı. Sayın Cumhurbaşkanı, müzede bulunan bu karikatürlerin kitapta da yer almasını özellikle kendisi istedi. Zaten geçmişte de kendisiyle ilgili bir karikatür yayınlandığında karikatürü çizeni arayıp orijinalini isterdi.” Kitapta, ‘Sonsuz Hoşgörü’ başlığı altında yayınlanan karikatürlerle ilgili bölümdeki şu not da dikkat çekiyor:

“Süleyman Demirel, 1964 yılının 28 Kasım günü Adalet Partisi Genel Başkanlığı’na seçilmesiyle birlikte karikatürcülerin ilgi alanına giren siyasi bir lider oldu. Demirel, geçen 50 yıl boyunca kendisiyle ilgili olumlu-olumsuz tüm karikatürleri sonsuz hoşgörüsüyle karşılayıp korudu ve günümüze taşıdı. Bu arada, karikatürcülerin çoğuna mektupla veya telefonla ulaşıp kendilerini kutladı.” 9’uncu Cumhurbaşkanı, tek bir karikatüristi dava etmemiş. Buna karşılık 12’nci Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlamasıyla yargıya intikal eden karikatürlerin bu gidişle yakın zamanda ciddi bir külliyata dönüşeceği anlaşılıyor.

Bizzat tasarlamış

DEDELERİNİN geldiği toprakların izini süren ve ailesinin soyağacını çıkaran Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, tarih kitaplarına konu olan atalarını anmak için ilginç bir yol izledi. Eroğlu, atalarının boyunun sancağından yola çıkarak bir yüzük tasarladı, bunu ustalara yaptırdı ve parmağına taktı. Eroğlu, görenlerin hemen dikkatini çeken yüzüğünü nereden aldığını soranlara hikâyesini şöyle anlatıyor: “Büyük büyük dedelerim Horasan’dan Danişment Hacı Hasanlı Boyu’ndan geliyor. 1500-1600 yıllarında kurulan boyun Osmanlı tarihinde de önemli bir yeri var. O dönemlere ilişkin araştırmalar yaptım. Sonra atalarımın boyunu temsil eden armadan yola çıkarak, yüzüğü tasarladım. Danişmentlilerin sancağını temsil eden bayrak motifini, Osmanlı tuğrasının içine yerleştirdim. Öyle değerli bir yüzük değil, altın kaplama ve yarı değerli taşlardan... Ama benim için manevi değeri çok yüksek.” Bakalım, atalarını temsil eden bu yüzük, Eroğlu’nun yeni seçim bölgesi olacağı anlaşılan İzmir’de kendisine uğur getirecek mi?

17-25 saati

MHP lideri Devlet Bahçeli, rakamları, rakamlar üzerinden ilginç sonuçlara ulaşmayı seviyor. MHP’nin 40’ncı yıldönümünde öyle bir matematik hesabı yapmıştı ki (2009’un sıfırlarını at 29, 2 ile 9’u topla 11, 29 ile 11’i topla 40) kimse MHP’nin 40’ncı yılının 2009 olduğunu unutamadı. Bahçeli’nin MHP Genel Merkezi’ndeki makam odası, rakamlarla ilgili merakının yalnızca kürsüyle, sohbetlerle sınırlı kalmadığını, gündelik mesaisinde de farklı bir bağlamda da olsa hiç aklından çıkmadığını gösteriyor. Bahçeli’nin çalışma masasının hemen yanında 1 metre yüksekliğinde demir bir çubuğun en üstünde iki yaprak halinde 17 ve 25 rakamları sağlı sollu asılı duruyor. Üstteki pil fark edilince, bunun aslında bir yaprak saat olduğu ve 17:25’te sabitlendiği ortaya çıkıyor. Bahçeli, “Evet, bu bir saat. 17 ve 25 rakamları sabit kalsın diye o saatte pilini çıkarıp üstüne koydum...” diye bilgi veriyor konuklarına. MHP’nin 11’inci kurultayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan “17-25 rumuzlu şahıs” diye söz eden Bahçeli, belli ki 17-25 Aralık soruşturmalarını odasında da bir sembol olarak canlı tutmak istiyor.

Önerge dağı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, bir milletvekilinin hükümeti denetlemesinin en önemli yollarından biri olan soru önergelerini en etkili kullanan vekiller arasında yer alıyor. Tanrıkulu’nun vekilliği boyunca verdiği soru önergeleri, bunlara gönderilen yanıtlar belli konularda kamuoyunu aydınlatmanın yanında görsel olarak da dikkat çekiyor. Tanrıkulu’nun imzası bulunan kanun teklifleri, araştırma önergeleri ve gensorular da dikkate alındığında bu görsellik daha da öne çıkıyor. Tanrıkulu’nun Meclis istatistiği şu tabloyu ortaya koyuyor:
İlk imza sahibi olduğu kanun teklifleri 170.
İmzasının bulunduğu kanun teklifleri 267.
Yazılı soru önergesi 8 bin 500. 1344’ü süresi içinde cevaplandırılmış, 2 bin 420’si süresi geçtikten sonra cevaplandırılmış. 8 bin 500 yazılı soru önergesinden toplam 3 bin 764 tanesine cevap alınmış.
İlk imzasının bulunduğu Meclis araştırması önergeleri 170.
İmzasının bulunduğu Meclis araştırması önergeleri 1037.
İmzasının bulunduğu Meclis soruşturması önergeleri 4.
İmzasının bulunduğu gensoru önergeleri 8.