Güncelleme Tarihi:
Olayda dayısının oğlu Metin Bahçeci'yi kaybeden Mehmet Erdal Yıldırım (34), tedavi gördüğü Elazığ Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, başı ağrıdığı için olaydan önce tek başına çadıra geldiğini söyledi.
'50 METRE SÜRÜKLENDİM'
Önce bulutlu hava, ardından hafif rüzgar ve yağmur, devamında çok şiddetli ve büyük taneli dolu yağmaya başladığını belirten Yıldırım, şöyle konuştu:
“O sırada çadır tamamen yıkıldı. Ortalık karanlıktı, ışık hiç yoktu. Yerde en az 50 metre sürüklendim. Çadır üzerime geldi, düştü. Kendi çabalarımla çıktım. Arkadaşlarımı aramaya başladım. Gittiğimizde konteyner uçmuştu. O şekilde nasıl uçtu inanamıyorum, nasıl gitti? Gittiğimde konteyner kalmamıştı. Önce dayımın oğlu Metin Bahçeci'ye sarıldım, elimi attım, bedeni cansızdı. Diğer arkadaşlarıma baktım, 4'ü zaten olay yerinde can vermişti, 2'si galiba hastaneye kaldırılırken öldü. Hayatımda böyle bir şey görmedim. Kaza sırasında bir nevi bu dünyadan göçtüğümü hatırladım.”
Olayın yaşandığı şantiyeyi işleten şirkette geçen yıl da çalıştıklarını, sigortalarının yatırıldığını, mevsim nedeniyle ara verilen çalışmanın ardından tekrar işe başlamak üzere şantiyeye geldiklerini ifade eden Yıldırım, işe başlamadan temizlik yaptıklarını, olayın meydana geldiği gün de öğleden önce tekrar gidip sigorta girişlerini yaptıklarını, olayın bunun ardından meydana geldiği söyledi.
“Daha önce bu şirkete çalışıyorduk. Benim sigortam çalışıyordu. Geçen sene vardık, kış sezonu olduğu için ara verdik. Bu sene yeni başladık. Öğleden önce sigortamızı yaptık” diyen Yıldırım, şöyle devam etti:
“Çadırda olduğum için hayatım kurtuldu. Bana göre konteynerin kapısı veya kapağı açık olduğu için içine hava dolmuş. Bayağı da büyük bir konteyner, çift kapılı. Rüzgarın etkisiyle konteyner savruldu, kayalığa vurdu. Konteynerdeki arkadaşların hepsi vefat eti. Çadırda kalan, dışarı kaçan arkadaşların hayatı kurtuldu.”
OTOBÜSTE YARALANDI
Hortuma Şanlıurfa'da düğüne katıldıktan sonra memleketine dönerken yolcu otobüsünde yakalanan 18 yaşındaki Abdullah Bakır da otobüste yolculuk yaparken dağın zirvesinde birçok şeyin havaya kalktığını gördüğünü söyledi.
Dolu yağdığını ifade eden Bakır, “Önümüzde kamyon gidiyordu. Otobüs olayı gördü, geri geri çıktı ama kurtulamadık. Otobüsün camları üzerimize düştü. Otobüs devrilmedi, yamaca doğru dayandı. İçeride birkaç tane yaralı oldu, kesikler vardı. Bana bir şey olmadı, zaten hemen kendimi yere attım” dedi.
Elazığ Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Ahmet Kizirgil ise hastanelerinde olayla ilgili 3 yaralı olduğunu söyledi.
Kizirgil, “Hastalarımızın genel durumu iyi. İkisinin genel vücut travması var, vücudunda yaralanmalar var. Tedavileri yapılıyor. Genel bir travma olduğu için kontrol amaçlı yatırdık” diye konuştu.
Öte yandan, Fırat Üniversitesi Hastanesi ve Harput Devlet Hastanesi'nde tedavileri sürdürülen 3 yaralının vücutlarında kırıklar olduğu öğrenildi.