Hormon sebze-meyve satışlarını düşürdü

Yılmaz, hormonlu sebze ve meyvelere karşı üretim aşamasında önlem alınması gerektiğini belirterek, üretim alanlarında denetim yapılmasını istedi.

Tüketicinin tedirgin olması nedeniyle düzgün üreticilerin, tüketicilerin ve perakendeci esnafın mağdur olduğunu anlatan Yılmaz, ''Bütün ürünleri hormonlu olarak nitelemek zarar veriyor. Halde çilek, domates, biber, patlıcan, salatalık ve kabak satışları yarı yarıya düştü'' dedi.

Halin borsa görevi gördüğünü, hale gelen ürünlerin sağlığa uygun olup olmadığının denetleme görevinin İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne ait olduğunu vurgulayan Mevlüt Yılmaz, ''Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Daire Başkanlığı'nın bu haberleri suç duyurusu kabul edip inceleme yapması ve sağlığa zararlı olduğunu tespit ettiği ürünlerin satışını engellemesi gerekir. Ama bugüne kadar böyle bir inceleme olmadı'' diye konuştu.

4367 Sayılı Haller Kanunu ve 552 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca, üreticinin hale gönderdiği ürünü satın almak zorunda olduklarını, aksi halde söz konusu ürün hakkında piyasa darlığı yaratmak ve stokçulukla suçlandıklarını kaydeden Mevlüt Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Biz çürük ve bozuk olan ürünü imha ediyoruz. Ama bir ürünün hormonlu olup olmadığı konusunda rapor gerekir. Bu tespit de üretim aşamasında yapılmalı. Halde yapıldığında inceleme bir gün sürse, ürün çürür ve atılması gerekir. Bu durumda da esnaf ürünün parasını üreticiye ödemek zorundadır.''

Bu konuda sorumlulukları olmamasına rağmen kendilerinin suçlandığını savunan Yılmaz, ''Bunların üretildiği yerler belli. Tarımve Sağlık Bakanlıkları, Ziraat Odaları, belediyeler yetkilerini kullanıp seralarda denetim yaparak, hormonlu üretim yapan üreticiyi cezalandırmalılar ve sevkıyatını engellemeliler'' diye konuştu.