‘Hopa tıraşı’nda tutuklu kalmadı

HOPA’da Metin Lokumcu’nun ölümüyle sonuçlanan olayları Ankara’da protesto ettikleri için haklarında dava açılan 28 kişi, dün 6 ay sonra hâkim karşısına çıktı. Savunmanın, “Yargılama terör suçundan değil, toplantı ve gösteri yürüyüşlerine muhalefet ve kamu malına zarar

verme iddiasıyla yapılmalı” diyerek yaptığı görevsizlik talebi kabul edilmedi. Yargılama, özel yetkili 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde sürecek. Haklarında 12.5 yıldan 42.5 yıla kadar hapis cezası istenen 22’si tutuklu 28 kişi, “Terör örgütü üyesi olmak”, “Örgüt adına suç işlemek”le suçlanıyor. Tutukluların 14’ü üniversite öğrencisi. �

HOPA TUTUKLULARINA TAHLİYE / WEB TV

Yanıma mı oturtayım
 �
Göreve bir süre önce atanan Mahkeme Başkanı Hâkim Dündar Örsdemir, salona izleyicilerin alınmasını ve avukatların yerleşmesini, kürsüden bizzat organize etti. Ankara Barosu yönetimi de ‘gözlemci’ olarak duruşmayı izledi. Avukatlar sığmayınca Başkan Örsdemir ile bazı avukatlar arasında sözlü atışma oldu. Başkan Örsdemir, “Ne yapayım yani yanıma mı oturtayım? Şimdi oraya jandarmalar gelecek sonra bize çarptı diye gerginlik olmasın” deyince salonda gülüşmeler oldu.

DESTEK İÇİN SAÇLARINI KESTİRDİLER / WEB TV

VEKİLLER DE SAÇLARINI KESTİRDİ / Foto Galeri

Polisler dışarı

Başkan Örsdemir, farklı bir uygulamaya giderek salondaki polislerin dışarı çıkmasını istedi. Uyarı üzerine salondaki resmi ve sivil polisler dışarı çıktı. Duruşma salonuna jandarmalar eşliğinde getirilen sanıklar salona girerken bazı sanık yakınları alkışlı tempo tutunca Başkan Örsdemir duruma müdahale etti. Örsdemir, kimlik tespiti sırasında cep telefonu ile görüntü çeken bir sanık yakını hakkında işlem yapmak istedi. Avukatların itirazıyla görüntülerin silinmesi karşılığında işlem yapılmadı.

Görevsizlik talebine ret

Duruşma başladıktan hemen sonra söz alan sanık avukatlarından Ayhan Erdoğan, mahkeme hakkında “görevsizlik” talebinde bulundu. Mahkeme heyeti kısa süren müzakerenin ardından sanıkların terörle mücadele kanunu kapsamında yargılanacaklarını belirterek görevsizlik talebini reddetti.

Delil kitaplar

Sanıklar, iddianamede suç ve delil olarak gösterilen kitaplarla mahkemeye geldiler. Sanık Can Kaya piyasada satılan birçok kitabın iddianamede yer aldığına işaret ederek, Lenin’in “Emperyalizm-Kapitalizmin En Yüksek Aşaması” kitabını mahkemeye verdi, kitabın ‘dışarıda yasak, cezaevinde serbest’ olduğunu söyledi. Sanık Kadir Aydoğan, “Savcılık, saçlarımın uzunluğundan ve sakallarımdan bir benzerlik kurmaya çalışmış” dedi.

Esprili duruşma

Sanıklardan Hikmet Tanıl, savunmasında, “iddianamenin, askeri darbe dönemlerini aratmayacak nitelikte olduğunu” söyleyerek, “Tarih, bizi 52 yıla kadar yargılayanları da bir gün yargılayacaktır” dedi. Mahkeme Başkanı Örsdemir, “Biz de dahil miyiz?” diye sordu. Tanıl, “Sizi bilmiyorum, ama iddia makamı dahil” karşılığını verdi.Bu yanıta, Örsdemir ve Savcı Hakan Yüksel ile salondaki izleyiciler güldü. Avukatlardan Selçuk Kozağaçlı, sanıkların “THKP/C Devrimci Yol-Devrimci Gençlik” terör örgütü üyeliğiyle suçlandığını anımsatarak, “Sol içinde birçok ayrışma var, bizim için önemli. Bu nedenle, bu iddia kendi aramızda espri konusu oluyor” dedi. Örsdemir ise “Belki bu iddianame solu birleştirir” diyerek espri yaptı.
Aradan sonra mahkeme heyeti, ‘terör’le suçlanan sanıkların tümü hakkında tahliye kararı verdi ve eksiklerin tamamlanması için duruşmayı erteledi.

‘Bizi de alın’ diye bağırdılar

HOPA davası’nın ilk duruşması için Ankara Sıhhıye’deki adliye binası önünde polis geniş güvenlik önlemleri aldı. Duruşma saati olan 10.00’da adliye dışındakilerin sayısı 2 bini aştı. CHP ve BDP milletvekilleri, ÖDP, TKP, SDP, EHP, KESK, Halk Evleri, Öğrenci Kolektifleri, Liseli Genç Umut, Pir Sultan Abdal Derneği’nin de katıldığı protesto gösterisi düzenlendi. Öğrenciler sık sık ‘Biz de attık yumurta, bizi de alın içeri’, ‘Her yer Hopa, her yer direniş’, ‘Faşizme karşı omuz omuza’, ‘AKP’ye teslim olmayacağız’, ‘AKP’den hesabı gençlik soracak’ sloganları attı. Çok sayıda polis de adliye önünde güvenlik önlemi aldı. Tutuklu öğrenciler mahkemeye getirilirken, öğrenciler de dışarıda, “Gerçek Adalet ve Hukuk, Metin Lokumcu onurumuzdur”, “Yetmez ama biraz daha yumurta”, “Halkın hakları yargılanamaz” diye slogan attılar. Öğrenciler, bina dışında temsili olarak kurdukları mahkeme salonunda arkadaşlarının yargılanmalarını sergilediler. Tutuklu öğrenciler adliye binasına getirilirken kısa süreli gerginlik yaşandı. Tutuklu öğrencilerin yakınları duruşma salonuna girmek için koşarak binaya akın edince polis barikatına takıldılar. Kısa süreli gerginlikten sonra aileler içeri alındı. Tulum eşliğinde horon çeken grup üyeleri, 12 saat süren duruşma sonrası tahliye haberi üzerine, kortej oluşturarak Sincan Cezaevi’ne gittiler.

Yargıda utanç manzaraları

CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, adliye çıkışında yaptığı açıklamada, 84 sayfalık iddianamenin yarısının, sanıklarla hiç alakası bulunmayan eylemlerle ilgili olduğunu savundu. İddianamedeki suç delillerinden birisinin “şemsiye” olduğunu belirten Tarhan, “Terör örgütü üyesi olmakla suçlanan genç insanların eylemleri tanımlanırken, herhangi bir eylem ve doğru dürüst silahtan bahsedilmiyor ve silahlı terör örgütüne üye oldukları iddiasında bulunuluyor. Burada yaşadığımız şey 2012 arifesinde yargıdan utanç manzaraları. Yeni bir Silivri olayıyla karşı karşıyayız” dedi. CHP Gençlik Kolları Başkanı İrfan İnanç Yıldız da bir zamanlar “devletin bekasını koruma” adı altında alınan yargı kararlarının Türkiye’nin birkaç kuşağını hapishanelerinde heba ettiğini belirterek, özetle şunları söyledi: “AKP hükümetinin kırbacı niteliğindeki özel yetkili savcılar, her muhalif tabanı terörist olarak göstererek topluma bir mesaj verdi. Ancak bizim anladığımız gerçek mesaj şudur; demokrasiyi binilecek tren, yargıyı güdülecek koyun olarak gören hükümet, savcılarına kesin talimatı vererek kendisine muhalif tüm yapıları terörist ilan etmekle otoriter korku imparatorluğunu artık kurmuştur. Bugün yargı üzerinden muhalif tüm kesimlere yapılan zulüm geçmişteki zihniyetin devamıdır.”

BDP: Darbeler hukuku

BDP Grup Başkanvekili Hasip Kaplan da Türkiye’de özgürlük, adalet, kardeşliğin yok edilmeye çalışıldığını savundu. Kaplan, “Darbeler hukuku sürüyor. Siz adaletin simgesi değil, adaletsizliğin simgesi oldunuz. Bu halk bir gün bunun hesabını sorar” dedi.

Hopa iddianamesi şebeklik diye anılacak

BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, dün TBMM’de bütçe görüşmelerinde konuşurken, AKP sıralarından Malatya Milletvekili Ömer Faruk Öz, “Tıraş olmuşsun” diye laf attı. Bunun üzerine Önder, “Evet tıraş oldum” diyerek şunları söyledi: “Saçını kesmeyi örgüt üyeliğine delil sayan bir absürt, çok değil bir iki sene içinde ‘şebeklik’ olarak anılacak polis fezlekelerine ve iddianamelerine dikkat çekmek için tıraş oldum.”