Hizmet yarışına sonuna kadar varız
Güncelleme Tarihi:
- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın alanlarda ve sosyal medyada kullandığı ‘Zillet ittifakı’ söylemini eleştirerek, “Biz diğer siyasi partiler gibi ‘Şu zillettir, bu millettir’ diye bir ayrım yapmıyoruz. Öyle bir kavga üslubunun da doğru olmadığına inanıyoruz. Bunlar karın doyurmuyor. Bağırıp çağırmakla, karalamakla bu işler olmuyor” dedi. Kılıçdaroğlu Uşak’ta ve Eşme ilçesinde iki miting yaptı, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle buluştuğu toplantılarda seçmene çağrı yaptı.
DİĞER PARTİLERDEN FARKIMIZ
“Eğer belediye başkanının kapısı açık ve sizler sorularınızı birinci elden kendisine veya yetkili kıldığı bir kişiye aktarıyorsanız ve o sorunlara kısa sürede çözüm üretilip size dönülüyorsa bu birlikte yönetmedir. İkinci konu; bir yönetimin ana öğelerinden birisi toplanan paraların nerelere harcandığının hesabının verilmesidir. Tüm bu harcamaları yaparken belde halkına hesap verecek. Bizi diğer partilerden ayıran temel unsur hesap vermektir. Eğer bir belediye başkanı hesap vermiyorsa, şundan emin olun o başkan cebini düşünüyordur, halkı değil. Seçimle gelen topluma hesap vermiyor, saraya kapılanıyorsa ondan bu memlekete hayır gelmez.
2 BİN 200 TL ALMAK İÇİN...
Bugün bizim belediyelerimizde asgari ücret net 2 bin 200 liradır. Uşak belediyesinde çalışan işçi kardeşlerime seslenmek isterim; sen eğer 2 bin 20 lira değil her ay 2 bin 200 lira istiyorsan geleceksin CHP’li başkan adayına oy vereceksin kardeşim. 1 Ocak’tan itibaren biriken farkı da belediye başkanlarımız ödeyecek. Bundan bütün işçi kardeşlerimiz emin olsunlar. Bir başka önemli konu, biz hiç kimsenin ekmeğiyle oynamayız. Hangi görüşten, kimlikten, inançtan olursa olsun. Madem ki aynı bayrağın altında yaşıyoruz bütün vatandaşlarımızı kucaklamak zorundayız.
ŞEKER FABRİKASINI SATIN ALACAK
İlk şeker fabrikası burada kuruldu. Şimdi kapatmaya çalışıyorlar. Uşak Şeker Fabrikası’nı satarlarsa, inşallah belediye sivil toplum kuruluşlarıyla beraber satın alacak. O Cumhuriyet’in değeridir. Orası alınacak, yapılandırılacak daha çok istihdam yaratılacak, Uşak’ın gururu olacak.
VİCDANIN SESİYLE SANDIĞA GİT
Ben burada bağırıp çağırabilirdim. ‘O bunu bunu bunu yaptı’ diyebilirdim. Bunlar karın doyurmuyor. Bağırıp çağırmakla, karalamakla bu işler olmuyor. Vicdanınızın sesini dinleyerek sandığa gidin. Ben sizden sadece bunu istiyorum.
Ekonomik krizin sorumlusu 16 yıldır bu memleketi yönetenlerdir. Sattılar, savurdular ve memleketi bu hale getirdiler. Kürkte ÖTV’yi kaldırdılar. Beyler gözünüz aydın giderken hanımlarınıza bir kürk alırsınız artık. Şu adalete bakın.
BİZE BULAŞMAYIN
Gerilimden çok çektik, kavgadan bıktık. Sabah öğle akşam neler söyleniyor. Oysa bu ülkenin temelinde hoşgörü var. Biz bu kavgayı sonlandırmak istiyoruz. Partiler arasındaki yarış hizmet yarışıdır. Kavga istiyorsanız, gidin kendi aranızda ne kavganız varsa yapın, bize bulaşmayın diyoruz.
(‘Reis; köylü, çiftçi, bitti sizin amacınız ne?’ yazılı pankartı okuduktan sonra) Onun amacı şu, malı götürmek. Çiftçi, memur, emekli, onların gündeminde yok. Sizden sandığa gitmenizi ve bir çığır açmanızı bekliyorum.”
PARTİ OLAYINI AŞTI
- Bu seçimlerde sandığa giderken aklımızı kullanmak ve vicdanımızın sesini dinlemek zorundayız. 17 yıldır ülkeyi yönetenler, fakir fukarayı soğan kuyruğuna soktular. Eğer bu gerçeği görmeden oy verirsek haksızlık etmiş oluruz. 17 yıldır tek başına yönetiyorsun. İstediğin kanunu, kararnameyi çıkarıyorsun, istediğin valiyi, müsteşarı, genel müdürü atıyorsun. 17 yıldır kimse sana bir şey yapmadı. 17 yıldır, 192 milyar dolar yurt dışındaki bir avuç tefeciye faiz ödüyorsun. Ne oldu da 17 yılda bu millet soğan kuyruğuna mahkûm oldu? Bu iş bir parti olayı işini çoktan aştı. Bu iş gerçekten de bir Türkiye meselesidir. Siyaset ahlaklı, dürüst olmak zorundadır, hesap vermelidir. Vatandaş vergisini verdi. Bütün fabrikaları sattılar oradan da para aldılar. Dünyanın borcunu aldılar. Ne oldu da bu millet soğan kuyruğuna girdi? Nereye gitti bu paralar? Sizden sadece bir şey istiyorum, sandığa giderken elinizi vicdanınıza koyun başka bir şey istemiyorum.
YOKSULA POZİTİF AYRIMCILIK
- Belediye başkanlarımızdan pozitif ayrım istiyorum. Örneğin fakir mahalleler varsa daha fazla hizmet götürmeli. Eğer biz halk partisi isek halkın tümünü kucaklama iddiamız varsa, toplumda gelir dağılımında eşitliği sağlamak zorundayız. Biz diğer siyasi partiler gibi ‘a partisi bunu, c partisi şunu yaptı, o bunu yaptı, şu zillettir bu milletir’ diye bir ayrım yapmıyoruz. Öyle bir kavga üslubunun da doğru olmadığına inanıyoruz. Mesele hizmet yarışıysa, sonuna kadar varız. Gelsinler İstanbul’u, İzmir’i, Tekirdağ’ı görsünler. Nerede CHP’li belediye varsa gelsinler hizmet nasıl yapılıyor görsünler. Kavgadan medet ummanın hiçbir mantığı yok. Siyaset bir hizmet yarışıysa oturalım hizmet yarışı yapalım.