Oluşturulma Tarihi: Şubat 18, 2008 08:11
Geçen hafta İsviçre’de büyük bir tablo hırsızlığı oldu. Haberi okumayanlar için kısaca özetleyeyim. Silahlı bir çete, Zürih’teki bir müzede sergilenen Cezanne, Degas, Van Gogh ve Monet gibi izlenimcilik akımının en büyük ressamlarına ait dört tabloyu çaldı.
Çalınan dört tablonun toplam değerinin 160 milyon doları (190 milyon YTL) geçtiği ve bunun son yirmi yılın en büyük sanat hırsızlıklarından biri olduğu söyleniyor.
Zürih’teki Emil Buehrle müzesine giren silahlı üç kişi, güvenlik görevlisini yere yatırıp etkisiz hale getirdikten sonra Cezanne’ın Kırmızı Yelekli Oğlan, Monet’nin Vetheuil Yakınlarındaki Gelincik Tarlaları, Van Gogh’un Çiçek Açmış Kestane Ağaçları ve Degas’nın Ludovic Lepic ve Kızı adlı tablolarını alıp kayıplara karışmış.
İşin garibi bu olaydan yine birkaç gün önce de yine Zürih yakınındaki Pfaeffikon kasabasında sergilenen Picasso’nun At Başı ve Sürahi ve Bardak adlı tabloları çalınmıştı.
İsviçre sanat hırsızlarının cenneti sanki.
Hani klasik bir geyik vardır ya, elalemin hırsızları bile entelektüel diye. Bu geyiği ciddiye alıp kısa bir soruşturma yaptım, Türkiye’de hiç böyle büyük tablo hırsızlığı oldu mu diye. Hayır, polise intikal etmiş büyük bir hırsızlık hatırlamıyor kimse.
Tarihi eser kaçakçıları hariç tabii.
Bir de Irak’tan gelen Picasso ve Van Gogh’larımız vardı ama hatırladığım kadarıyla onlar da sahte çıkmıştı.
LİSTEYE BİR TEK FİKRET MUALLA GİRDİGaleri Artist’in çıkardığı Artist Actual ve Artist Modern dergilerinin yaptığı ilginç bir araştırmanın sonuçları yayımlandı geçen hafta. Orada da görünüyor ki bizim sanat piyasamızın değeri de zaten hırsızları özendirecek kadar büyük değil.
Türk sanatçılarının 2007’deki durumunu konu alan araştırmada ikinci el piyasalarında hiçbir Türk sanatçı dünya listelerinin ön sıralarında yer alamadı.
Günümüze kadarki Türk Plastik Sanatının 4 kategoride incelendiği araştırmanın sonuçları, hiçbir kategoride dünya sıralamasında ilk 100’e Türk sanatçı girmediğini gösteriyor. Dünya ekonomisine yüzde 1 katkı sağlayan Türkiye dünya sanat ekonomisine ise binde 1 katkı sağlıyor. 2006 yılında dünya verilerine göre modern kategoride, Picasso 340 milyon dolar ile ilk sırada yer alırken, 100. sırada 10 milyon dolar ile Eugene Boudin var. Aynı kategorideki Türk sanatçı Fikret Mualla ise yıllık 2 milyon dolarlık satışıyla dünya sıralamasında çok gerilerde kalıyor.
Söze hırsızlıkla başladık, yine öyle bitireyim ve geçen yüzyılın sanat hırsızlığının top ten’ini vereyim. Forbes dergisinin yaptığı listeye göre ilk sırada Goya’nı Wellington Dükü tablosu var.
20. YÜZYILIN EN BÜYÜK 10 SANAT HIRSIZLIĞI1 Wellington Dükü-Goya 1961’de İngiliz hükümetinin alıp National Gallery’ye astığı portre, üç hafta sonra çalındı. Hırsız, fakirlere bağışlayacağını iddia ederek tablonun fiyatı kadar fidye istedi. Sonra da Daily Mirror Gazetesi’ne gardaki bir emanet dolabının anahtarını yolladı. Tablo bulundu. İşsiz bir otobüs şoförü olan hırsız teslim oldu.
2 Hz. İsa’nın Kamçılanması-Piero della Francesca Urbino’daki Dükalık Sarayı’ndan iki Piero della Francesca ve bir Rafael tablosu çalınınca İtalya ayağa kalktı. Hırsızlar tabloyu satmak istedi ama büyük yapıtların kolayca paraya çevrilemediğinden haberleri yoktu. 1976’da tablolar İsviçre’nin Locarno kentinde bulundu.
3 Dokuz empresyonist tablo-Renoir, Monet, Corot Paris’teki Marmottan Müzesi’nden 1985’te 9 tablo çalındı. Polis önce Action Direct adlı radikal gruptan şüphelendi ama bir süre sonra olayın ardında Japon gangster Şuiniçhi Fujikuma’nın bulunduğu anlaşıldı. Tablolar 1991’de Korsika’da bulundu.
4 Pacal Maskesi-Anonim 1985’te Meksiko’daki Antropoloji Müzesi’ne gelen bekçiler, yedi vitrinin camlarının aşağı inmiş olduğunu gördü. Maya ve Aztek döneminden kalma 140 obje çalınmıştı. Bu objeler birkaç çantaya sığacak boyuttaydı ama değerleri 20 milyon dolardı. Aralarından Pacal’ın maskesi bulundu.
5 Kedi Balığı ve Soğanlar-Chardin Manhattan’daki Colnaghi’s resim galerisine gece karmaşık bir yöntemle giren hırsızlar, 18 resim seçti. Chardin’inki en pahalılardan biriydi. Çalınan eserlerin toplam değeri 10 milyon dolardı. Bir galeriden yapılmış en büyük hırsızlıktı.
6 Kurumuş Ayçiçekleri-Van Gogh Hollanda’daki Kroller-Müller Müzesi’nden üç Van Gogh çalındı. Hırsızlar tabloların birini geri verip diğer ikisi için 2.5 milyon dolar fidye istedi ama polise yakalandılar.
7 Galile Denizinde Fırtına-Rembrandt Gece yarısı polis üniforması giymiş iki kişi, Boston’daki Isabella Stewart
Gardner Müzesi’nden 300 milyon dolarlık eser çaldı. Müze ödül koydu. Bir sanat simsarı, Boston Herald gazetesi muhabirini arayıp ödül karşılığında bilgi vereceğini söyledi. Gazeteci Mashberg, gece yarısı bir evin bodrumuna çağrıldı. Orada Rembrandt’ın tablosunu gördü ve bazı boya parçaları aldı ama bunların Rembrandt’a ait olmadığı anlaşıldı. Görüşmeler kesildi. Tablolar hálá kayıp.
8 İranlı Nakkaş-Bilinmiyor 1990’da Irak’ın işgali sırasında Kuveyt Ulusal Müzesi ve İslami Eserler
Müzesi yağmaya uğradı. 20 bin eserin çalındığı düşünülüyordu. Ateşkesten sonra küçük bir küratör topluluğu Bağdat’a gidip çalınan 16 bin parçayı Kuveyt’e geri verdi.
9 Buğday Tarlası-Van Gogh Dört Hollandalı, Amsterdam’daki Stedelijk Müzesi’nden 20 Van Gogh tablosu çaldıktan bir saat sonra yakalandı.
10 Genç Parisli-Renoir Stokholm’deki Ulusal Müze’nin kapanmasına birkaç dakika kala bir adam otomatik silahla içeri girdi. Rembrandt’ın bir otoportresini ve Renoir’ın iki resmini aldı. Sonra da bir avukat aracılığıyla fidye istedi. Polis avukatı sıkıştırdı. Sekiz kişi gözaltına alındı ama tablolar hálá kayıp.