Hintli Tata’nın ’pick-up’ı Türkiye’de üretilerek Avrupa’ya ihraç edilecek

Hintli Tata Motors’un Türkiye Distribütörü İsotlar tarafından Adana’da kurulacak fabrikada ilk etapta 5 bin adet araç üretilecek. Geçtiğimiz aylarda İngiliz Jaguar ve Land Rover’i 2.3 milyar dolara Ford’dan satın alan Tata Motors, 2009 yılı Mart ayında faaliyete geçmesi beklenen fabrikayla Tayland ve Rusya’dan sonra Türkiye’yi de pick-up üretim merkezi haline getirecek.

TATA markalı otobüslerden sonra şimdi de pick-up modeli Xenon, Türkiye’de üretilip Avrupa’ya ihraç edilecek. Hintli Tata Motors’un Türkiye Distribütörü İsotlar Grup tarafından 12 milyon dolarlık bir yatırımla Adana’da kurulacak fabrikada ilk etapta 5 bin adet araç üretilecek. Geçtiğimiz aylarda İngiliz Jaguar ve Land Rover’i 2.3 milyar dolara Ford’dan satın alan Tata Motors, 2009 yılı Mart ayında faaliyete geçmesi beklenen fabrikayla Tayland ve Rusya’dan sonra Türkiye’yi de pick-up üretim merkezi haline getirecek.

Tata’nın 5 yıllık planı

Tata Motors Ticari Araçlar Dünya Başkanı P.G. Shankar, 1997 yılında İsotlar Grup ile yaptıkları işbirliği sonrasında Türkiye pazarına adım attıklarını belirterek, "Dünyanın önemli oyuncularının üretim yaptığı Türkiye’de bulunmak bizim için çok önemli. Türkiye sadece büyük bir pazar değil, aynı zamanda başta Avrupa olmak üzere çevre ülkelere ihracat açısından çok avantajlı bir coğrafi konuma sahip" dedi. Shankar, İsotlar’la ortaklıklarında 11’inci yıla girdiklerine işaret ederek, şunları söyledi: "Bu dönemde Türkiye’de önemli bir gelişme kaydettik. Binek ve ticari modellerimiz pazarda kayda değer bir yer edindi. Tata markalı otobüslerin Türkiye’de üretimi başladı. Şimdi de pick-up modelimiz Xenon, Türkiye’de üretilerek Avrupa’ya ihraç edilecek. Önümüzdeki 5 yıl için çok büyük planlarımız var. 11 yılda yapılanların çok daha fazlasını gerçekleştireceğiz."

İsotlar kendisi yapmak istedi

İsotlar’ın otobüs üretimiyle çok iyi bir iş çıkardığını söyleyen Shankar, "Yılda 400 otobüs üretip ihraç ediyorlar. Bu bize güven verdi ve İsotlar’dan gelen pick-up üretme isteğine olumlu baktık. Ancak yatırımın tamamını kendileri yapmayı tercih etti. Biz de buna saygı duyduk. Açık gözlü değiliz. Tata markasını daha ileriye taşıyacak herşeye destek oluruz. Bize ihtiyaç duyulursa taşın altına elimizi sokarız. Ama şu anki durumdan memnunuz" diye konuştu. Tata’nın pick-up modeli Xenon’u Hindistan dışındaki pazarlar için geliştirdiğini belirten Shankar, "Önemli bir bölümü Tayland’da olmak üzere yılda 50 bin adetlik üretim gerçekleştiriyoruz. Rusya’da da üretimimiz var. Türkiye ile birlikte dünyada üç ülkede Xenon üretiyor olacağız" dedi.

Hedef 3 yılda 9 bin adet

İsotlar Grup İcra Kurulu Başkanı Hakan İsot ise Adana’daki otobüs fabrikasının yanına 12 milyon dolarlık bir yatırımla yeni bir tesis kuracaklarını belirterek, "2009 yılı Mart ayında üretime geçmeyi planlıyoruz. İlk etapta 5 bin adetlik üretim olacak. 250 kişiye iş olanağı yaratacağız. Hedefimiz ise 3 yılda 9 bin adete ulaşmak" diye konuştu. Üretimde yerlilik oranın yüzde 20’ler seviyesinde olacağını söyleyen İsot, "Bu oran zamanla artacak. Otobüs üretiminde de böyle oldu. Şimdi yüzde 75 yerli parça kullanıyoruz" dedi.

Yüzde 6.5’lik gümrük vergisi avantajıyla ihraç edilecek

İSOTLAR Grup İcra Kurulu Başkanı Hakan İsot, Tata’nın yılda 7 bin adet Xenon’u Avrupa’ya ihraç ettiğine dikkat çekerek, "Araçlar Tayland’dan geldiği için yüzde 6.5 oranında bir gümrük vergisi söz konusu oluyor. Bu avantajı kullanarak ilk etapta üretimimizin yüzde 30’unu ihraç edeceğiz" dedi.

Liberal gözüken Türkler içlerinde muhafazakárlar

P.G. Shankar, "Türkler çok misafirperverler. Dışarıdan baktığınızda oldukça liberal ve Avrupalılar, ancak içeriden dindar ve muhafazakar olduklarını söyleyebilirim. Aileye de önem veren Türkler bu özellikleriyle Hintlilere çok benziyorlar" dedi.

Land Rover ve Jaguar için yeni fabrikaya Türkiye de aday olur

P.G. Shankar, 250 yıl sömürgesi oldukları İngiltere’nin Jaguar ve Land Rover gibi iki ünlü markasını satın aldıklarında çok gururlandığını söyleyen P.G. Shankar, "Önemli olan iş dünyasındaki fırsatları değerlendirmek. Bu markalarla ilk hedefimiz satışları arttırmak. İkincisi büyümek ve üçüncüsü yeni ürün geliştirmek. Yeni fabrika yatırımına ihtiyaç duyduğumuzda yüksek maliyetler nedeniyle İngiltere’yi düşünmüyoruz. UB yatarım Türkiye, Kuzey Afrika veya Hindistan’da olur" dedi.
Hükümetin desteği güven verdi kamyon üretmeyi de düşünüyoruz

2004 yılında Güney Kore’nin ikinci büyük ağır kamyon üreticisi Daewoo’yu satın aldıklarını hatırlatan P.G. Shankar, , "MAN, Mercedes ve Ford gibi önemli markaların üretim yaptığı Türkiye’ye yatırım yapmayı düşünüyoruz. Hükümetin ilgisi ve desteği bize güven verdi. Zaten iki ülke arasındaki ilişkiler gayet dostane. Daewoo kamyonları Türkiye’de üretebiliriz" dedi.

Nano bir devrim hamburger gibi üretimi yaymak mümkün

NANO’nun otomotivde bir devrim olduğuna işaret ederek P.G. Shankar,, "Nasıl Henry Ford ünlü ’T’ modeliyle otomotivde bir devrim yaptıysa, Tata da Nano ile bir devrim yapıyor. Üretimi çok basit olan ve yüksek teknoloji gerektirmeyen Nano, çok küçük yatırımlarla dünyanın her yerinde kısa sürede üretilebilir. Bu Amerikalı hamburger zincirlerinin dünyaya yayılması kadar hızlı ve kolay gerçekleşecek" diye konuştu.

Bay Tata motosikletli aileyi görüp ’Nano’yu üretelim’ dedi

P.G. Shankar, 3 bin dolarlık ucuz otomobil ’Nano’nun Hindistan pazarı için geliştirildiğini belirterek, "Dünyadan gelen ilgiye şaşırdık. Aslında hedef kitle bizim insanımızdı. Yurtdışına ihracatı düşünmemiştik. Tata Grup Başkanı Ratan Tata, bir gün motosikletle yolculuk eden 5 kişilik aileyi görünce ucuz otomobil üretmeye karar verdi. Nano böyle ortaya çıktı" dedi.