Hiçbir dayatmayı kabul etmeyiz

Güncelleme Tarihi:

Hiçbir dayatmayı kabul etmeyiz
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 01, 2019 08:30

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Türkiye’nin dışlandığı bir F-35 projesi tamamen çökmeye mahkûmdur. Türkiye siyasi, diplomatik ve ekonomik alanda olduğu gibi savunma alanında da hiçbir dayatmayı kabul etmemiştir, etmeyecektir” dedi. Erdoğan, çok sayıda ülkeden savunma bakanları ve generallerin de katıldığı 14’üncü IDEF 2019 Uluslararası Savunma Sanayi Fuarı’nın açılışında özetle şu mesajları verdi:

Haberin Devamı

GÜCÜMÜZÜ ARTTIRACAK YÖNTEMLER GELİŞTİRMEK ZORUNLU

“Bazıları Türkiye’nin geçmişini bir asırdan ibaret sanıyor. Tüm okumalarını da buna göre yapıyor. Halbuki biz dünyanın en güçlü kara ve deniz ordularını kurmuş, sadece Osmanlı ile 24 milyon kilometrekareye ulaşan hâkimiyet alanları tesis etmiş bir ülkeyiz. Dünya harp taktiğine baktığınızda hem eğitim ve taktik hem de araç gereçte en önemli yeri ecdadımızın aldığını görürsünüz. Son dönemde yaptığımız atılımlar işte bu tarihi süreklilikle okunmalıdır. Türkiye’nin bulunduğu bölge dünyadaki siyasi krizlerin ve çatışmaların en yoğun olduğu yerdir. Bu durum bizim her alanda kendimizi sürekli teyakkuz halinde tutmamızı, gücümüzü arttıracak yöntemler geliştirmemizi zorunlu hale getirmektedir.

DÜNYA ADETA DİKEN ÜZERİNDEDİR

Haberin Devamı

Dünya bugün tüm insanlığın ortak ihtiyacı olan istikrar ve güven iklimini tehdit eden gelişmeler sebebiyle adeta diken üzerindedir. Kurallara dayalı uluslararası düzen, her geçen gün biraz daha erozyona uğratılmaktadır. Tek taraflı güç kullanma ve yaptırım tehditleri giderek daha sık başvurulan bir yol haline geldi. Yeni ve çok daha tehlikeli bir silahlanma yarışına yol açacak güç rekabetinin hortlama ihtimali giderek artıyor.
İhtilafların çözümü konusunda askeri seçenekler giderek daha çok konuşulmaya ve devreye alınmaya başladı. Bölgesel krizler süratle küresel boyut kazanırken terör örgütleri de bu tehlikeli gidişin en önemli ve tehlikeli araçları haline getirilmiştir. İletişim imkânlarını ve teknolojiyi giderek daha etkin kullanan terör örgütlerinin yol açtığı güvenlik sorunları sürekli büyüyor.

GİZLİ VE AÇIK AMBARGO UYGULANIYOR

Üstelik Türkiye gibi neredeyse kesintisiz bir şekilde terörle mücadele eden ülkelere, savunma sanayi alanında gizli veya açık ambargolar uygulanıyor. Mesela Suriye’de sınırlarımızın dibinde yuvalanan bir terör örgütüne, bize parayla verilmeyen silahların bila bedel yığıldığını üzüntüyle takip ediyoruz. Aynı şekilde dünyanın diğer pek çok yerindeki terör örgütlerinin sahip oldukları silahların izleri de hep belirli yerlere çıkıyor.
Örneğin Libya’daki gelişmeler bunu çok açık ortaya koyuyor. Kendileri binlerce kilometre öteden tehdit algıları üretip orantısız bir güçle üzerine gidenler, bizim meşru hassasiyetlerimizi ısrarla görmezden gelmeye çalışıyor. Türkiye siyasi, diplomatik ve ekonomik alanda olduğu gibi savunma alanında da hiçbir dayatmayı kabul etmemiştir, etmeyecektir.

Haberin Devamı

SAVUNMA ÜRÜNÜ İHRAÇ EDİYORUZ

Göreve başladığımızda ülkemiz savunma sanayimizin dışa bağımlılık oranı yüzde 80 düzeyindeydi. Bugün bu oranı yüzde 30’lar seviyesine kadar indirdik. Kendi ihtiyaçlarımızı karşılamanın ötesinde her yıl artan bir rakamla savunma sanayi ürünü ihracatı gerçekleştiriyoruz.
Biz tarihi boyunca içinde yer aldığı tüm ittifaklara sadık kalmış, üzerine düşenleri yapmış bir ülkeyiz. Mesela sınırlarımızda yaşadığımız tacizler sebebiyle hava savunma sistemlerine ihtiyaç duyduğumuzda ilk başvurduğumuz yer, müttefiklerimiz olmuştur. Ama maalesef bu yöndeki taleplerimiz ya tümden cevapsız kalmış ya da işi yokuşa sürme anlamına gelen şartlar önümüze konmuştur.

Haberin Devamı

YÜKSEK TEKNOLOJİLİ ÜRÜNLER

Diğer alanlarda da aynı hassasiyetle çalışıyoruz . Özellikle yüksek teknolojiye dayalı savunma sanayi ürünlerinin tasarım ve üretim konusuna çok büyük önem veriyoruz. Zira zırh, optik, yazılım, motor, simülasyon, patlayıcı teknolojileri başta olmak üzere ülkemizin önünü kesmek için araç olarak kullanılan her hususta kendimizin ve dostlarımızın ihtiyaçlarını karşılayacak altyapıyı kurmakta kararlıyız. Birkaç yıla kadar bu hususlarda bambaşka bir yere gelmiş olacağız.”

S-400 YORUMU: HERHALDE SESSİZ KALMAYACAKTIK

Kendimizi savunma hakkımızın hiçe sayılması, hatta bizi doğrudan can evimizden vurmaya yönelik adımlara destek verilmesi karşısında herhalde sessiz kalmayacaktık. Nitekim öyle de yaptık. Rusya ile vardığımız S-400 anlaşmasının gerisinde işte böyle bir süreç vardır. Daha da önemlisi, kendi hava savunma sistemlerimizi üretme konusunda çok hızlı bir şekilde yol alıyoruz. Bugünlerde F-35’ler konusunda da benzer bir haksızlığa, daha doğrusu dayatmaya maruz kalıyoruz. Proje ve üretim ortağı olduğumuz bir konuda bizi dışlamaya çalışanların, hâlâ bu işin sonunun nereye varacağını göremediklerini düşünüyoruz. Açık konuşuyorum, Türkiye’nin dışlandığı bir F-35 projesi tamamen çökmeye mahkumdur. Şimdi biz kendi milli muharebe uçağımızı üretecek adımları da hızla atmaya başladık. İnşallah Hava kuvvetlerimizin bundan sonraki filolarında ağırlık kendi milli muharebe uçaklarımızdan oluşacaktır.

Haberin Devamı

TÜRKİYE İHA VE SİHA’DA DÜNYADA SÖZ SAHİBİ ÜLKE

Geleceğin teknolojisi olarak bakılan insansız muharebe uçaklarıyla ilgili de çok yoğun çalışmalarımız var. Helikopterler konusunda karşılaştığımız sıkıntıları, Atak’ları üreterek zaten geride bırakmıştık. Uçaklarımızda kullandığımız bombaları bize vermemek için kırk takla atanlar, şimdi ürettiğimiz bombaların gücü ve ekonomikliği karşısında şaşkınlıklarını gizleyemiyorlar. En çarpıcı örneklerden biri de silahlı ve silahsız hava araçlarıdır. Terörle mücadele bu araçlara ihtiyaç duyduğumuzda, yine ilk iş gidip müttefiklerimizden yardım istedik. Onlardan herhangi bir destek alamayınca dolaylı bir yola başvurup bölgemizdeki bir ülkeden bu araçları edindik. Bu şekilde aldığımız insansız hava araçlarının çalıştırılması ve bakımı konusunda, bize yaşatılan sıkıntıların hiç de iyi niyetli olmadığını görünce hemen kolları sıvadık. Bir yandan özel sektörümüzü, diğer yandan kamunun kontrolündeki savunma sanayi kuruluşlarımızı bu işle görevlendirdik. Sonuçta bugün Türkiye silahlı ve silahsız insansız hava araçları konusunda dünyada söz sahibi bir konuma gelmiştir.”

BAKMADAN GEÇME!