Hibrit demokrasi
Güncelleme Tarihi:
Selahattin GÜNDAY / Yaşar KAÇMAZ / DHA
Oluşturulma Tarihi: Ocak 08, 2012 00:00
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’deki demokrasinin “hibrit demokrasi” olarak nitelendiğini belirterek, “Türkiye bugün bir kısım için kapalı, bir kısım için açık cezaevi haline dönüştürüldü” dedi.
Kılıçdaroğlu, Sarıyer Belediyesi’nin yeni hizmet binası temel atma törenine ve Bahçeköy Kız Konuk Evi açılışına katıldı. Kılıçdaroğlu temel atma töreninde şunları söyledi:
Bir ülkede işadamları rahat konuşamıyorsa, bir ülkede sendikalar rahatlıkla eylem yapamıyorsa, bir ülkede insanlar hak aramak için özgürce konuşamıyorsa, o ülkede demokrasi yok demektir. Bunu ana muhalefet partisi olarak sadece biz söylemiyoruz. Gelişmiş demokrasilerdeki sivil toplum örgütleri de söylüyor. Türkiye’deki demokrasiyi hibrit demokrasi olarak adlandırıyorlar.
Bu, 21’inci yüzyılın Türkiye’sine yakışmıyor. 21’inci yüzyılın Türkiye’sinde herkes düşüncelerini özgürce söylemeli. Herkes rahatlıkla istediği toplantıyı, istediği eylemi de gerçekleştirebilmeli. Türkiye bugün bir kısım için kapalı, bir kısım için açık cezaevi haline dönüştürüldü.
Eğer güçler ayrılığı ilkesini bir tarafa bırakıp, bir kişinin iki dudağı arasına bırakırsanız, orada güçler ayrılığı yok demektir, orada demokrasi yok demektir, orada dikta vardır, orada faşizm vardır demektir.
Bu ülkede adalet her yurttaş için aynı olmalıdır. Türkiye’ye yakışan budur. Özgür bir Türkiye, bağımsız bir Türkiye, geleceğe umutla bakan bir Türkiye, saygın, tutarlı bir adaletle ancak olabilir. İsteğimiz adalettir. İstediğimiz hukukun üstünlüğüdür.
CHP kurultayları ayırdı
CHP’de tüzük kurultayı için yükselen sesler, parti yönetimini de harekete geçirdi. CHP, sonbaharda yapılacak olağan kurultayla birlikte gerçekleştirilmesi planlanan tüzük değişikliği takvimini öne aldı. Buna göre, Mart ayında başlayan ilçe kongrelerinde, yayımlanan genelge uyarınca gündeme ‘tüzük değişikliklerinden beklentiler nedir’ şeklinde bir madde eklenecek. Tüzük değişikliğinin il kongrelerinde de tartışılmasının ardından yaz aylarında CHP tüzük kurultayına gidecek. Tüzük kurultayının ardından ise sonbaharda CHP, genel başkan, PM ve YDK’nin seçileceği Olağan Kurultayını gerçekleştirecek.
Bir ülkede işadamları rahat konuşamıyorsa, bir ülkede sendikalar rahatlıkla eylem yapamıyorsa, bir ülkede insanlar hak aramak için özgürce konuşamıyorsa, o ülkede demokrasi yok demektir. Bunu ana muhalefet partisi olarak sadece biz söylemiyoruz. Gelişmiş demokrasilerdeki sivil toplum örgütleri de söylüyor. Türkiye’deki demokrasiyi hibrit demokrasi olarak adlandırıyorlar.
Bu, 21’inci yüzyılın Türkiye’sine yakışmıyor. 21’inci yüzyılın Türkiye’sinde herkes düşüncelerini özgürce söylemeli. Herkes rahatlıkla istediği toplantıyı, istediği eylemi de gerçekleştirebilmeli. Türkiye bugün bir kısım için kapalı, bir kısım için açık cezaevi haline dönüştürüldü.
Eğer güçler ayrılığı ilkesini bir tarafa bırakıp, bir kişinin iki dudağı arasına bırakırsanız, orada güçler ayrılığı yok demektir, orada demokrasi yok demektir, orada dikta vardır, orada faşizm vardır demektir.
Bu ülkede adalet her yurttaş için aynı olmalıdır. Türkiye’ye yakışan budur. Özgür bir Türkiye, bağımsız bir Türkiye, geleceğe umutla bakan bir Türkiye, saygın, tutarlı bir adaletle ancak olabilir. İsteğimiz adalettir. İstediğimiz hukukun üstünlüğüdür.
CHP kurultayları ayırdı
CHP’de tüzük kurultayı için yükselen sesler, parti yönetimini de harekete geçirdi. CHP, sonbaharda yapılacak olağan kurultayla birlikte gerçekleştirilmesi planlanan tüzük değişikliği takvimini öne aldı. Buna göre, Mart ayında başlayan ilçe kongrelerinde, yayımlanan genelge uyarınca gündeme ‘tüzük değişikliklerinden beklentiler nedir’ şeklinde bir madde eklenecek. Tüzük değişikliğinin il kongrelerinde de tartışılmasının ardından yaz aylarında CHP tüzük kurultayına gidecek. Tüzük kurultayının ardından ise sonbaharda CHP, genel başkan, PM ve YDK’nin seçileceği Olağan Kurultayını gerçekleştirecek.