Heyetteki patron yönetici

Güncelleme Tarihi:

Heyetteki patron yönetici
OluÅŸturulma Tarihi: Nisan 08, 2005 00:00

BUNDAN üç hafta önce Crown Plaza Oteli’nde gazetecilik mesleÄŸi açısından önemli bir toplantı yapıldı.Türkiye’nin önde gelen bütün gazetelerinin sahiplerine ve genel yayın yönetmenlerine davetiye gönderildi.Konu hepimiz açısından hayati derecede önem taşıyan basınla ilgili kanunlardı.Hani hepimizi 5-10 yıl hapislere gönderme riski yaratan ÅŸu meÅŸhur kanun.O toplantıya gazete sahibi aile üyesi olarak katılan tek kiÅŸi, Hürriyet Ä°cra Kurulu BaÅŸkanı Vuslat DoÄŸan Sabancı’ydı.Ãœstelik ben bile erkenden ayrıldığım halde, o toplantının sonuna kadar kalıp izledi.O toplantıda tanınmış bir gazeteci, gazete sahiplerinin bu kanuna ilgi göstermemesinden ÅŸikáyet ediyordu.* * *Sadece deli saçması internet sitelerinde olsaydı, güler geçerdim.Ama önceki gün BaÅŸbakanlık kapısında bazı muhabirlerin Basın Konseyi BaÅŸkanı Oktay EkÅŸi’ye sorduÄŸu soruyu görünce bu konuyu tartışmamız gerektiÄŸini anladım.Muhabir soruyor.‘Hürriyet Gazetesi Ä°cra Kurulu BaÅŸkanı Vuslat DoÄŸan Sabancı’nın BaÅŸbakan’a giden heyette ne iÅŸi vardı?’Açıkça söyleyeyim ben bu soruları hayretle karşılıyorum.Gazete sahiplerinin mesleki hak ve hürriyetler konusuna sahip çıkmasının kime zararı olabilir?Genç bir gazete sahibinin hepimizi hapislere gönderme riski olan bu yasalara karşı mücadele etmesi bizleri neden rahatsız etsin?* * *Vuslat DoÄŸan Sabancı, Hürriyet Gazetesi’nin Ä°cra Kurulu BaÅŸkanı.Yaşı 34.Bu görev için genç gibi görünebilir.Uzun yıllar kendisinin yöneticiliÄŸini yaptığım için onun mesleki sicilini en iyi bilen insanlardan biriyim.1996 yılında New York’ta Columbia Ãœniversitesi’nden gazetecilik dalında master diploması aldı.Stajını dünyanın en büyük gazetelerinden The New York Times ve Wall Street Journal’da yaptı.Sonra Türkiye’ye döndü ve Hürriyet’te çalışmaya baÅŸladı.Ä°lk görevi Hürriyet’in ekonomi servisinde oldu. O günlerde ekonomi bölümünün başında Enis BerberoÄŸlu vardı. Gazetede ilk patronu o oldu.Sonra Ankara bürosuna geçti. Orada da Sedat Ergin’in yanında çalıştı.Ankara’dan sonraki görevi Hürriyet’in reklam servisi oldu.Onu öteki idari ve mali görevler izledi.Sonunda Ä°cra Kurulu BaÅŸkanlığı’na getirildi.Ama bütün bunlar üç gün içinde olmadı. Bu göreve gelmek için tam 9 yıl gazetenin bütün bölümlerinde çalıştı.* * *Hürriyet’te Ä°cra Kurulu BaÅŸkanlığı’na geldikten sonra kısa süre içinde büyük yeniliklere imza attı.Bugün Hürriyet’in bütün duvarlarında büyük tabelalar asılıdır.Bunlarda DoÄŸan Yayın Konseyi’nin ilkeleri yazılıdır.‘Hürriyet GazeteciliÄŸi’ adlı kitap onun fikridir.MuhabirliÄŸin geliÅŸtirilmesi için baÅŸlatılan yeni projenin fikir sahibi de odur.Genç muhabirlere yatırım yapan, onların geliÅŸmesi için çok çaba harcayan bir yöneticidir.Uluslararası Basın Enstitüsü’nün (IPI) Yönetim Kurulu üyesidir. Yönetim Kurulu’nun geçtiÄŸimiz aylar Ä°stanbul’da yapılan toplantısında Basın Yasası’nın getirdiÄŸi sınırlamalara ve ağır cezalara karşı uyarı görevini baÅŸlatan iki üç insandan biridir.Ayrıca IPI ile birlikte BoÄŸaziçi Ãœniversitesi’nde genç muhabirler için eÄŸitim kursları düzenlenmesine öncülük etmiÅŸtir.Yani gazeteciliÄŸin direkt olarak içinde olan bir insandır.* * *Åžimdi bazı insanlar o niye heyetteydi diye soruyorlar. Asıl sormaları gereken soru ÅŸu olmalıydı:‘Bizim patronumuz veya onun çocukları niye Crown Plaza’daki toplantıda ve bu heyette yoktu. Bizim patronlarımız basın özgürlüklerine daha mı az önem veriyor?’ Basın özgürlükleri sadece gazetecilerin deÄŸil, gazete sahiplerinin de kıskançlıkla koruması gereken haklardır.KeÅŸke öteki gazete sahibi ailelerin üyeleri de gazetecilik meslek kuruluÅŸlarında çalışsa ve mesleki özgürlüklere sahip çıksa.Basın Konseyi BaÅŸkanı ve baÅŸyazarımız Oktay EkÅŸi onu iÅŸte bu nedenle BaÅŸbakan’a giden heyete davet etti.Çok da iyi yaptı.Türkiye’nin en büyük gazetesinin sahibi olan ailenin yönetici üyesi, bir gazetecinin baÅŸkanlığındaki heyette, iki gazetenin genel yayın yönetmeni ile birlikte basın cezaları için BaÅŸbakan’la görüşüyor.Ne patronluk hiyerarÅŸisi var, ne bir mülkiyet protokolü.Bu güzel bir fotoÄŸraf deÄŸil mi?Ben de Bakan’a teÅŸekkür ediyorumÖNCEKÄ° akÅŸam gazetenin taÅŸra baskılarını gönderdikten sonra önümüze Kültür ve Turizm Bakanı Atilla Koç’un Rus turistler hakkındaki sözleri geldi.Haberi verip vermeme konusunda epey tartıştık. Ben verilmesinden yanaydım.Onlarca gazetecinin önünde yapılan bu konuÅŸmanın gizli kalması mümkün deÄŸildi.Oturup bir de tepkimizi ortaya koyan bir yazı yazdım.Geçen hafta Bakan gazetemizi ziyaret etmiÅŸti. Orada kendisinin samimi bir insan olduÄŸu izlenimi almıştım.DoÄŸan Hızlan’a, ‘Bakan’ı yanlış tanımadıysam yaptığı bu yanlışlığı görür ve özür diler’ dedim.Nitekim hiçbir komplekse kapılmadan en doÄŸru hareketi yaptı.Böylece bir kriz patlamadan önlenmiÅŸ oldu.Bu cesareti ve medeniyeti için kendisini kutluyor ve teÅŸekkür ediyorum.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!