Heyelan bölgesinde ilgisizlik tepkisi
Güncelleme Tarihi:
Hakan KABAHASANOĞLU/ ŞEBİNKARAHİSAR(Giresun),(DHA)
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 23, 2011 13:05
GİRESUN’un Şebinkarahisar İlçesi’nde 13 Mayıs cuma günü meydana gelen ve 11 evin yıkılmasına, Giresun- Sivas karayolunun 300 metrelik kısmının çökmesine neden olan heyelanın ardından yöre halkı ilgisizlikten yakındı.
Şebinkarahisar’ın Tamzara Mahallesi’ndeki bir taş kırma tesisinin bulunduğu alanda 13 Mayıs cuma günü heyelan meydana geldi. Heyelanda Kütküt ve Demircilik Mahalleleri’nde bulunan 11 yazlık ev yıkıldı, Giresun- Şebinkarahisar yolunun 300 metrelik bölümü de çöktü. Yolda ulaşım yapılamadığı için araçlar, yol yaklaşık 10 kilometre uzatılarak Alucra üzerinden Şebinkarahisar’a yönlendirildi.
Heyelanın ardından, yetkililerin kendilerine gerekli desteği ve ilgiyi göstermediğini belirten Şebinkarahisar Belediyesi MHP’li Meclis Üyesi Gürbüz Nal şunları söyledi:
"Birçok kişi mağdur oldu ancak ilgilenen yok. Yeniden heyelan olmaması için yağmur yağmasını istemiyoruz. Korku içinde yaşıyoruz. Mevcut karayolunun iyileştirilmesi için malzeme çıkaran şantiye yanlış yere yapıldı. İçme suyu kaynağının üzerine konuşlandırıldı. Kimsenin görüşünü almadan malzeme yığdılar. Makinelerin etkisiyle kayma oldu. İki gün içinde durum bu hale geldi. Kütküt ve Demircilik mahallelerinde heyelan etkili oldu. Korku içinde yaşıyoruz. Biriken göletlerdeki suyun tahliyesi gerekli ancak kimse ilgilenmiyor. Geceleri uykumuz yok."
’VAATLER VERİLDİ, SONUÇ YOK’
Mahalle sakinlerinden Muhlise Şirin ile Hikmet Şirin de, şantiyenin içme suyu kaynağının üzerine kurulduğunu belirterek, "Şantiyede işçiler çalışırken evler sallanıyordu. Çok gürültü oluyordu. Zararımız çok. Yetkililer olayı kapatmaya çalışıyor. Burada yaşananları kimsenin görmesini istemiyorlar. Canımız da malımız da tehlikede. Bize sahip çıkılmasını ve zararımızın ödenmesini istiyoruz. Kaymakam geldi, vaatler verdi ama ortada sonuç yok" diye konuştu.
’ZARAR KARŞILANMAYACAKMIŞ’
Heyelan sonucu evinin yıkıldığını söyleyen Mustafa Demirlenk ise tepkisini şöyle dile getirdi:
"Zararımızı tespit etmeye başladık. Ardından Bayındırlık İl Müdürlüğü’nden gelen yetkililer bizimle görüştü. Ancak bölgedeki zararın karşılanmayacağını söylediler. Sebep olarak da evlerde kışın kimsenin yaşamadığını gösterdiler. Bu nasıl bir mantık? Can kaybı olunca mı zarar karşılanacak? Kayan toprak ırmağın da önünü kapattı ve göletler oluştu. Suyun birden akması aşağıda bulunan mahalleleri de etkiler. Bir an önce suyun yavaş yavaş akması sağlanmalı."
300 DÖNÜM ARAZİ ETKİLENDİ
Bölgedeki tehlikenin şantiyenin kurulmasının ardından başladığını öne süren inşaat mühendisi Hüsnü Cemal Aktan da şöyle konuştu:
"Yüzlerce yıldır yer hareketi olmadı. Osmanlılardan kalma evler var hala. Ancak su havzasının üstüne şantiye kurulma kararı alınınca tehlike başladı. Nihayetinde de bu heyelan yaşandı. 300 dönüm arazi zarar gördü. Yetkililer zarar için dilekçe verilmesini istedi ama, bu şekilde nasıl bir tespit yapılır bilemiyoruz."
Küküt ve Demircilik Mahallesi’nde yaşayan yaklaşık 60 hanenin ve 200’e yakın kişinin tehlike altında olduğunu belirten yöre sakinleri, yetkilileri göreve çağırdı.
Heyelanın ardından, yetkililerin kendilerine gerekli desteği ve ilgiyi göstermediğini belirten Şebinkarahisar Belediyesi MHP’li Meclis Üyesi Gürbüz Nal şunları söyledi:
"Birçok kişi mağdur oldu ancak ilgilenen yok. Yeniden heyelan olmaması için yağmur yağmasını istemiyoruz. Korku içinde yaşıyoruz. Mevcut karayolunun iyileştirilmesi için malzeme çıkaran şantiye yanlış yere yapıldı. İçme suyu kaynağının üzerine konuşlandırıldı. Kimsenin görüşünü almadan malzeme yığdılar. Makinelerin etkisiyle kayma oldu. İki gün içinde durum bu hale geldi. Kütküt ve Demircilik mahallelerinde heyelan etkili oldu. Korku içinde yaşıyoruz. Biriken göletlerdeki suyun tahliyesi gerekli ancak kimse ilgilenmiyor. Geceleri uykumuz yok."
’VAATLER VERİLDİ, SONUÇ YOK’
Mahalle sakinlerinden Muhlise Şirin ile Hikmet Şirin de, şantiyenin içme suyu kaynağının üzerine kurulduğunu belirterek, "Şantiyede işçiler çalışırken evler sallanıyordu. Çok gürültü oluyordu. Zararımız çok. Yetkililer olayı kapatmaya çalışıyor. Burada yaşananları kimsenin görmesini istemiyorlar. Canımız da malımız da tehlikede. Bize sahip çıkılmasını ve zararımızın ödenmesini istiyoruz. Kaymakam geldi, vaatler verdi ama ortada sonuç yok" diye konuştu.
’ZARAR KARŞILANMAYACAKMIŞ’
Heyelan sonucu evinin yıkıldığını söyleyen Mustafa Demirlenk ise tepkisini şöyle dile getirdi:
"Zararımızı tespit etmeye başladık. Ardından Bayındırlık İl Müdürlüğü’nden gelen yetkililer bizimle görüştü. Ancak bölgedeki zararın karşılanmayacağını söylediler. Sebep olarak da evlerde kışın kimsenin yaşamadığını gösterdiler. Bu nasıl bir mantık? Can kaybı olunca mı zarar karşılanacak? Kayan toprak ırmağın da önünü kapattı ve göletler oluştu. Suyun birden akması aşağıda bulunan mahalleleri de etkiler. Bir an önce suyun yavaş yavaş akması sağlanmalı."
300 DÖNÜM ARAZİ ETKİLENDİ
Bölgedeki tehlikenin şantiyenin kurulmasının ardından başladığını öne süren inşaat mühendisi Hüsnü Cemal Aktan da şöyle konuştu:
"Yüzlerce yıldır yer hareketi olmadı. Osmanlılardan kalma evler var hala. Ancak su havzasının üstüne şantiye kurulma kararı alınınca tehlike başladı. Nihayetinde de bu heyelan yaşandı. 300 dönüm arazi zarar gördü. Yetkililer zarar için dilekçe verilmesini istedi ama, bu şekilde nasıl bir tespit yapılır bilemiyoruz."
Küküt ve Demircilik Mahallesi’nde yaşayan yaklaşık 60 hanenin ve 200’e yakın kişinin tehlike altında olduğunu belirten yöre sakinleri, yetkilileri göreve çağırdı.