Güncelleme Tarihi:
25 yıldır İstanbul'da turizm sektöründe çalışan evli ve bir çocuk babası Murat Belen, her şeyini satarak memleketi Çanakkale'ye yerleşmeye karar verdi. Köye dönme projesi olan tüm insanlara bu işi tavsiye ettiğini belirten Belen, "Ben kendim İstanbul’daydım. Memleketim Çanakkale’ye geldim. Bu işi kurdum. Son derece de memnunum. Bu işi bütün taşrada yaşayan insanlara ya da köye dönme projesi düşünen insanlara tavsiye ederim. Atıl kalmış dam gibi, tavukhane gibi yerler çok rahat bir şekilde kullanılabilir. Eğer bunlara sahip değilseniz ısı yalıtımlı mental çadırıyla dahi kendi işletmenizi kurabilirsiniz. Bunun maliyetleri son derece düşüktür" dedi.
BİTKİ HASTALIKLARINA FAYDALI
Solucan gübresinin bitkilere de iyi geldiğini ifade eden Murat Belen, "Solucan gübresi, sadece bir gübre değildir. Aynı zamanda bitki hastalıklarına ve zararlılarına karşı etken bir araçtır. Solucan gübresi ne tavuk gübresine benzer ne yarasa gübresine ne de başka bir gübreye benzer. Bu dünyanın en güzel, en kaliteli gübresidir. Solucanlar normalde kendi organik atıklarını yerler. Kendileri doğal olmayan hiçbir atığı zararlı geleceği için tamamıyla organik bir gübre olarak bunu bize kanıtlarlar" diye konuştu.
"500 FARKLI TÜR SOLUCANDAN SADECE 7 TANESİ GÜBRE ÜRETİYOR"
Dünya üzerinde 500'den fazla solucan türü olduğunu belirten işletmeci Murat Belen, bunların yalnızca 7 tanesinin gübre ürettiğini söyledi. Belen, "Her solucan gübre üretmez. Bizim kullandığımız Kırmızı Kaliforniya solucanlarıdır ve Eskişehir Osman Gazi Üniversitesi Biyoloji bölümünden tasdiklenmiştir. Türkiye'de ilk ve tek yerdir burası. Burada bizim bir yerde üretimimiz oluyor, bir reaktörde üretimimiz oluyor. Solucanlar için çok fazla teknolojik alete de gerek yok. Az bir yatırım maliyetiyle, az bir yatırımla işinizi kurabiliyorsunuz. Aşağı yukarı 50 bin, 100 bin adet solucanla başlanıyor bu işe ve 1 yıl sonra da para kazanmaya başlıyorsunuz. O zamana da kadar bu iş günlük yarım saat ile 1 buçuk saate kadar bir çalışma istiyor. Para kazanmaya başlanıldığı zaman çalışma saatleri isteye bağlı olarak 3-4 saate çıkarılabilir. Bu işi bu kadar cazip hale getirende budur. Hiçbir işte münavebeli bir şekilde biraz daha yavaş bir geçiş yumuşak bir geçiş olarak da böyle bir imkan sunmuyor. Solucan gübresi benim uzun zamandır arayışlarım ve araştırmalarım içerisinde olan bir iş kolu idi. Ben Eskişehir Osmangazi Üniversitesinden Osman Şan Bey ile tanıştığım zaman bu işi yapmaya karar verdim. Benim kendisi danışmanımdır. Solucanlar üzerine okumuştur ve tahsilini yapmıştır" diye konuştu.
KİLOSU 3 LİRA
Kırmızı Kaliforniya solucanından elde edilen organik gübrelerin kilosunun 3 liradan satıldığını söyleyen Belen, "Ben bu işe 2016 Nisan ayında 100 bin adet solucanla başladım. Şu an tahminimce 2 milyon adet solucanım var. Belki daha da fazladır. Hepsini tek tek sayamıyorum. Satışlarım da oldu. 2 milyon adet solucanımla ayda 3 ton gübre üretiyorum. Gübrenin satış fiyatı şu an için kilosu 3 liradan gidiyor. Yani tonu 3 bin lira. Aşağı yukarı ayda 9 bin lira gibi bir gelir kaleminiz oluyor. Zaten şu anda çıkacak olan gübremin tamamı da satılmış durumda. Anlaşmasını yaptık. Kendi tesisimizde üretmiş olduğumuz solucan gübresini biz burada hem test ediyoruz hem de gelecek olan ziyaretçilerimize gübrenin faydalarını göstermeye çalışıyoruz. Bir kanalda solucan gübreli, bir kanalda da solucan gübresiz olan normal kullanılan gübreli olan domates, kapya biber gibi bitkilerimiz oluyor. Bu gübreyi görmek, bilmek isteyen ziyaretçiler geldiğinde, bariz farkı gördüklerinde şaşırıyorlar ve gerçekten de bu gübrenin kuvvetini burada anlamış oluyorlar. Bitkilerimizi dikeli daha 2 gün kadar oldu. Hemen bir boylarında gelişme fark ettik zaten. Burası da bizim kendi bahçemiz" dedi.