Her 10 araçtan biri kiralama sektörüne satıldı

Güncelleme Tarihi:

Her 10 araçtan biri kiralama sektörüne satıldı
Oluşturulma Tarihi: Ocak 31, 2008 10:46

Tüm Oto Kiralama Kuruluşları Derneği (TOKKDER) Başkanı İlhan Yılmaz, geçen yıl ülke genelinde her '10 araçtan birinin' kiralama sektörüne satıldığını söyledi.

Araç kiralama sektörünün 2007 sonu itibariyle 128 bin araca ve yatırım maliyeti olarak yaklaşık 5 milyar dolarlık hacme ulaştığını söyledi.

Halen 650'yi aşkın firmanın bin 500'ün üzerinde şubesiyle resmi olarak faaliyet gösterdiğini belirten Yılmaz, sektörün 128 bin araçla 1 milyar dolarlık bir ciro büyüklüğüne sahip olduğunu ifade etti. Yılmaz, 2010 yılında 320 bin araçla yaklaşık 2 milyar 600 milyon dolar ciro hedeflediklerini kaydetti.

Yılmaz, sektörün 5 binin üzerinde kişiye doğrudan, otomotiv sektörü, satış sonrası diye adlandırılan servis sektörü, finans, sigorta, lastik, akaryakıt ve diğer hizmet alınan sektörler olmak üzere yaklaşık 200 bine yakın kişiye dolaylı istihdam sağladıklarını vurguladı.

Araç kiralama sektörünün Türkiye otomotiv sektörünün gelişiminde çok büyük bir paya sahip olduğunu belirten Yılmaz, “Geçen yıl ülke genelinde satılan 594 bin 762 aracın 55 bini kiralama sektörü tarafından alındı. Yani üretilen 10 araçtan hemen hemen biri bizim tarafımızdan alındı. Otomotiv sektörünün gelişimindeki rolümüz her geçen yıl artıyor. Bu yıl oranın yüzde 12 olmasını bekliyoruz” dedi.

Yılmaz, bu oranın araç kiralama sektörünün, Türk otomotiv sanayisinin gelişimi için ne denli önemli olduğunun bir kanıtı olduğunu bildirdi. Yılmaz, sektöre en çok satış yapan markaların ise Fiat, Ford ve Renault markaları olduğunu ifade etti.

“HER TÜRLÜ ALT YAPI MEVCUT”

Yılmaz, sektörün Türkiye'de gelişmesi için her türlü alt yapının mevcut olduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
“Bunda da en önemlisi işini seven insan kaynağı ve ülkenin her geçen gün artan yatırım cazibesi başta gelmektedir. 2008, oto kiralama hizmetinin bilinirliği ve yaygınlığını artıracak, bizler için ise sadece döviz-faiz, bakım-hasar, kasko-sigorta ve bölge problemleri ile uğraşmak yerine, işin teknik alt yapısının oturtulması ve teknolojik imkanlarının daha fazla kullanılacağı, hizmet kalitesinin artacağı bir yıl olacak.

Teknolojinin kullanımına paralel kötü niyetli kişilerin azalması ve dolayısı ile mağduriyetlerin en aza indirilmesi umudunu taşıyoruz. Ülkemizin yaşadığı ekonomik değişim ve yapısal reformları yakından takip etmek de her zaman önceliklerimiz arasında.”
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!