Hepsi sanık

Güncelleme Tarihi:

Hepsi sanık
Oluşturulma Tarihi: Nisan 19, 2016 23:16

Gazeteci Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin ana dava ile kamu görevlilerinin yargılandığı davanın birleştirilmesi kararının ardından ilk duruşma dün yapıldı. Kamu görevlileriyle diğer sanıklar ilk kez aynı sanık sandalyesine oturdu. 8’i tutuklu 34 sanıklı davanın ilk duruşmasında tutuklu polis memuru Muhittin Zenit, “Hrant Dink bu ülkede çok insandan daha şerefli ve üstün bir insandır. Kişisel olarak söylemiyorum ama devlet olarak bir insanın ölmesine göz yumduk” dedi.

Haberin Devamı

AGOS Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin birleştirilen iki davanın ilk duruşması dün İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Duruşmaya tutuklu kamu görevlileri Emniyet Genel Müdürlüğü eski İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek, dönemin İstihbarat Daire Başkanlığı C Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, polisler Ercan Demir, Muhittin Zenit, Özkan Mumcu ile Dink cinayetini azmettirmekten hükümlü Yasin Hayal katıldı. Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, emekli emniyet müdürü Reşat Altay, emekli emniyet müdürü Faruk Sarı, emniyet müdürü Ahmet İlhan Güler, Mersin Vali Yardımcısı Şükrü Yıldız ile kamuoyunda ‘Büyük Ağabey’ olarak bilinen Erhan Tuncel’in de arasında bulunduğu 11 tutuksuz sanık da duruşmada hazır bulundu. Başka suçtan tutuklu Ali Poyraz, Taner Bülent Demirel, Osman Gülbel, tutuksuz sanık Hamdi Egebatan ise duruşmaya SEGBİS ile bağlandı.

Haberin Devamı

HAYAL AYRI OTURTULDU

Tutuklu kamu görevlileri ile Dink cinayetini azmettirdiği gerekçesiyle hükümlü olan Yasin Hayal ayrı oturtuldu, aralarında askerler konuldu. Duruşma başladıktan sonra salona gelen ve Dink cinayetinin azmettiricisi olmakla suçlanan Erhan Tuncel ise tutuksuz sanıkların olduğu bölümde Ahmet İlhan Güler’in yanında oturdu. Tutuksuz yargılanan Reşat Altay, Celalettin Cerrah ve Sabri Uzun yanyana oturdu. Dink’i öldürmekten hükümlü Ogün Samast’ın da arasında bulunduğu diğer sanıklar ise katılmadı. Duruşmaya katılmayan Dink ailesini avukatları temsil etti.

Tutuklu sanıklardan polis memuru Muhittin Zenit kimlik tespiti esnasında adres olarak İstihbarat Daire Başkanlığını gösterdi. Ali Fuat Yılmazer ise adres bildirmedi. Cerrah ise mesleğini merkez valisi olarak belirtti. Duruşmada Sabri Uzun’un talimat ile alınan ifadesi okundu. Uzun talimat ifadesi şunları söyledi: “İn isimli bir kitap yayınladım. Bu kitapta yargılanmamız gerektiğini yazdım. Yargılanmak istiyorum. Suçlandığım konu F4 raporunda Hrant Dink’in öldürüleceğine dair bilgimin olduğu ve gereğini yapmadığımdır. Trabzon’dan gönderilen 17 Şubat 2006 tarihli F4 raporundan hiç haberim olmadı. Bu konuyu bana aktarması gereken kişi Ali Fuat Yılmazer’dir.”

Haberin Devamı

Hepsi sanık

HEYET REDDEDİLDİ

Ali Fuat Yılmazer’in arasında bulunduğu bazı sanıkların avukatlar söz alarak heyetin bağımsız ve tarafsız olamayacağı gerekçesi ile reddi hâkim talebinde bulundu. Bunun ardından tahliye talepleri alınan tutuklu sanıklardan Özkan Mumcu şunları söyledi: “Trabzon Emniyet Müdürlüğünde çalışırken cinayetten 6 ay önce ilişiğimi keserek, silahımı, kimliğimi teslim ederek askere gittim. Cinayetin işlendiği tarihte görev yapmıyordum. Askere gitmeden önce polis memuru Muhittin Zenit’in istihbarat elemanı Erhan Tuncel’den aldığı ‘Yasin Hayal, Hrant Dink’i öldürecek’ bilgisi üzerine durumu raporlaştırarak istihbarat dairesine ve İstanbul Emniyetine bildirdim. Daha sonra askere gittim” dedi.

Haberin Devamı

‘SOMUT TEK BİLGİYİ BULDUM’

Tutuklu sanıklardan Muhittin Zenit ise şunları söyledi: “Hrant Dink’in öldürüleceğine dair somut tek bilgiyi bulup devletin arşivine intikal ettiren bir Muhittin Zenit var karşınızda. Dink’in öldürüleceğine dair öldürülmeden 11 ay önce devletin arşivine net bir bilgi var. Hrant Dink bu ülkede çok insandan daha şerefli ve üstün bir insandır. Kişisel olarak söylemiyorum ama devlet olarak bir insanın ölmesine göz yumduk. Hrant Dink’i korumak istediğim, öldürüleceğini yazdığım için, birilerini korumak için 15 aydır tutukluyum.” 

DESTEĞE GELDİLER

HRANT Dink’in öldürülmesiyle ilgili davaların birleştirilmesinin ardından ilk duruşmanın görüldüğü İstanbul Adalet Sarayı’nın karşısındaki meydanda toplanan ‘Hrant’ın Arkadaşları’ grubu, “Hepimiz Hrantız, hepimiz Ermeniyiz” pankart açtı. CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu ve HDP Milletvekili Garo Paylan’ın da destek verdiği grup adına yapılan açıklamada, “Biz adalet talep ediyoruz. Kimin ak, kimin kara, kimin ordan, kimin burdan olduğuna bakılmaksızın yapılacak yargılama ile bu kalleş cinayete ortak olmuş her kim varsa hesap versin istiyoruz” denildi. (DHA

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!