Güncelleme Tarihi:
Amerikan ekibi, AGİT Zirvesi'nin yapıldığı Türkiye'ye tam 5 uçak ve 2 helikopterle geldi
ABD Başkanı Bill Clinton'ın Türkiye gezisine Dışişleri Bakanı Madeleine Albright da katılınca Atatürk Havalimanı'nda tam bir uçak şovu yaşandı.
Clinton'un Türkiye'deki gezisi sırasında kullandığı Gulfstream IV tipi özel jet ile iki Sikorsky HH-3 tipi helikopter Galaxy C-5 tipi dev kargo uçağıyla günler öncesinden taşınarak İstanbul'a getirildi. Clinton ve ailesi ‘Air Force One’ adlı özel yapım Boeing 747 tipi başkanlık jetiyle Türkiye'ye geldi. ABD Dışişleri Bakanı Madeleine Albright ise aynı tipte ve özelliklere sahip ‘Air Force 2’ ile İstanbul'a geldi. Bu arada grupta bulunan güvenlik görevlileri ve gazetecileri taşımak için de C-130 Herkül tipi bir kargo uçağı Atatürk Havalimanı'na iniş yaptı. AGİT zirvesi için ABD Başkanı ve Dışişleri Bakanı ile beraberindekiler toplam 5 uçak ve 2 helikopterlik hava filosuyla Türkiye'de bulundu.
Başkan'ın Türkiye içindeki kısa mesafeli uçuşlarda kullandığı Gulfstream IV tipi uçağın özel imalat olduğu bildirildi. Başkanlık filosunda ayrıca bu uçağın daha uzun menzilli V modeli de geçtiğimiz yıl satın alındı. Cumhurbaşkanı Demirel ve Başbakan Ecevit de Gulfstream'in IV modelini kullanıyorlar.
ÇOK ÖZELLİĞİ VAR
Özel yapım olan Boeing 747 tipi Air Force 1 ve 2'de birçok farklı özellik bulunuyor. Bu uçaklar yerden havaya veya havadan havaya atılan güdümlü füzeleri algılama özelliğine sahip. Ayrıca 747'lerde bu füzelerden kaçınma ve korunma için yanıltıcı ve karıştırıcı üstün teknoloji ürünü elektronik aygıtlar kullanılıyor. Yine 747'lerde, karşı yönden gelen hava trafiğini algılayan ve kısa adı TCAS olan radar sistemi bulunuyor. Bu sistem sayesinde geçtiğimiz günlerde başkanın uçağı ABD'deki bir uçuşu sırasında karşı yönden gelen bir küçük uçağı algılamış ve pilotlar inişten vazgeçerek olası bir çarpışmayı önlemişlerdi. Albright'ı Türkiye'ye getiren serinin iki numaralı uçağında da aynı özellikler bulunuyor. Her iki Boeing 747'nin de iç konfigürasyonu farklı şekillerde dizayn edilerek üretildi. Bu uçaklarda VIP yolcu ve ailesinin kendini evinde hissetmesi için tüm detaylar düşünülmüş. Uçağın diğer bölümleri ise güvenlik, uçuş ve kabin personelinin seyahat etmesi için tasarlanmış.
Şu anda Türkiye'de bulunan Galaxy C-5 tipi dev kargo uçağı da dünyanın en büyük uçaklarından biri olarak biliniyor. Başkanın iki Sikorsky HH-3 helikopteri, Galaxy C-5 ile demonte halde ABD'den Türkiye'ye taşınmış ve daha sonra Atatürk Havalimanı'nda monte edilerek uçar hale getirilmişti.
Sikorsky helikopterler de yine özel donanımlara sahip. Bunlardan birisi VIP taşınmasında kullanılırken diğeri ise bu helikoptere koruma sağlıyor. Açıklanmamakla birlikte her iki helikopterde de savunmanın dışında saldırı silahları da bulunduğu biliniyor. Bu nedenle ABD'li ajanlar bu helikopterlerin yakından fotoğraflarının çekilmesine kesinlikle izin vermiyor. ABD'li gazetecileri ve güvenlik görevlilerini taşıyan C-130 tipi kargo uçağı Türkiye dahil dünyadaki birçok ülke tarafından kullanılıyor. Türkiye'de şu anda bulunan filonun yalnızca taşıma amaçlı tek uçağı bu C-130. Ancak uzmanlar bu uçağın da dünyada kullanılan benzerlerinden başka özelliklerle donatıldığına inanıyorlar.
89'UNCU NAKLİYE FİLOSU
Dünyanın en iyi korunan devlet adamları olan Amerikan başkanları gökyüzü yolculuklarını özel filodaki uçaklarla yapıyor. Washington yakınlarındaki Andrews Hava Üssü'nde Başkan ve üstdüzey devlet görevlilerini taşımak için 1948'de kurulan özel bir filo var. Adı 89'uncu Nakliye Filosu. Amerikan Hava Kuvvetleri'nin en seçkin pilotları ve bakım ekipleri bu filoda görev yapıyorlar.
Amerikan Başkanları uçacakları mesafeye göre değişik uçak ve helikopter tipleri kullanıyorlar. Filodaki en büyük uçak dört motorlu B747'ler. Askeri adı VC-25A olan ve filoda iki adet bulunan uçak, havadan yakıt ikmali ile sınırsız menzile sahip. Daha kısa menzilli uçuşlar ise iki motorlu B757'nin askeri modeli olan C-23'lerle gerçekleştiriliyor. Bu tipten de filoda 5 tane bulunuyor. Uçacak personel sayısına bağlı olarak diğer uçuşlarda Gulfstream IV (askeri adı C-20H, 2 adet bulunuyor) veya Gulfstream 5 (askeri adı C-37A, 5 adet bulunuyor) kullanılıyor. Başkan Beyaz Saray'dan Andrews'deki üsse UH-1N (toplam 21 adet) veya HH-3 (toplam 3 adet) helikopterleri ile uçuyor.
BAŞKA UÇAĞA BİNMİYOR
Başkanın herhangi bir dış ülke ziyaretinde yapacağı uçuşlara bağlı olarak filodaki uçak veya helikopterlerden bazıları o ülkeye gönderiliyor. Amerikan Başkanları bu konuda çok titiz. Başka uçak veya helikoptere kesinlikle binmiyorlar.
Bill Clinton'ın Türkiye'ye yaptığı uçuş öncesinde Amerikan Hava Kuvvetleri'nin elindeki en büyük nakliye uçağı C-5 Galaksi Atatürk Havalimanı'na Başkan'ın kısa mesafeli uçuşlarında kullanılmak üzere iki adet HH-3 tipi helikopter getirdi. Başkan Ankara'ya B747 uçağı ile non-stop uçarak geldi. Ankara'dan İzmit, İzmir-Selçuk ve İstanbul'a uçuşlarını ise Gulfstream IV tipi iş jetiyle gerçekleştirdi.
FİLO YENİLENİYOR
ABD Başkanı'nın uçaklarının oluşturduğu filonun yapısının önümüzdeki yıllarda değişmesi planlanıyor. Boeing'le yapılan anlaşmayla C-137 yani B707'lerin yerini B757'ler alıyor. Yeni uçaklarla birlikte yolcu konforunun daha da artırılması planlanıyor. Yeni B757'ler şu anda görev yapan diğer uçaklara oranla daha gelişmiş haberleşme sistemlerine sahip. Ayrıca filoya geçtiğimiz yıl Gulfstream'in uzun menzilli yeni G V modeli de alındı. Gelecek yıllarda filodaki UH-1N helikopterlerinin de değiştirilmesi planlar arasında
YEMEK BİLE ÖZEL
Uçaklarda yapılan ikramı 100 kişilik özel bir grup hazırlıyor. Merkezleri Andrews Hava Üssü'nde. Özel bir grup, başkanın sevdiği yiyecekleri belirleyerek menünün hazırlanmasından sorumlu. Güvenlik nedeniyle tüm ikram, Andrews'da hazırlanıyor ve uçağa yükleniyor. Başka yerden ikram alınmıyor. Uçakta yiyecekler özel kargo bölümünde bulunan kuru buz içinde muhafaza ediliyor. 89'ncu Nakliye Filosu'nun uçaklarında uçan birçok yolcu hiçbir havayolunda bundan daha iyi bir ikramın bulunmadığını belirtiyorlar.
KADIN KABİN MEMURU YOK
Yolculuk sırasında hizmetten, uçak büyüklüğüne bağlı olarak 1 - 6 steward yani erkek kabin görevlisi sorumlu. Hepsi özel olarak seçilmiş ve eğitilmiş. Filoda yaklaşık 100 kadar steward görev yapıyor.
BAKIMLARI FİLODA
Hava araçlarının bakımına ayrı bir önem veriliyor. Çok sıkı korunan hangarlarda her biri işinin uzmanı uçak teknisyenleri çalışıyor. Uçak ve helikopterlerin tüm gövde-motor bakımları filo bünyesinde yapılıyor. Sivil uçak modellerinin bakım talimatlarının farklı olması nedeniyle değişik bir bakım sistemi geliştirilmiş.
PİLOTLAR EN İYİLER
Bu filoda her pilot görev yapamıyor. Özel şartlar aranıyor. Öncelikle aday pilotların avcı uçaklarında görev yapmış olmamaları gerekiyor. Bunun dışında öğretmenlik yetkilerinin olması ve en az 2 bin 500 saat uçuş tecrübesi aranıyor. Her yıl burada görev yapabilmek için 250 kadar başvuru oluyor. Ancak bunlardan 15'i kabul ediliyor. Pilotlar arasında kadınlar da var. Filodaki pilotlar Amerikan Hava Kuvvetleri'nin en iyi pilotları arasından seçiliyor. Başkanlık filosu kurulduğu günden bu yana hiç bir pilot kaza yapmadı.
Uçaklarda görevli pilotların eğitimlerinde normal havayolları standartları uygulanıyor. Helikopter pilotları için Amerikan Ordusu eğitimden birinci derecede sorumlu. Çoğunlukla görev uçuşları uluslararası rotalarda yapılıyor. Bazen alt yapısı yetersiz havalimanlarına inilebiliyor. Yeterli bakım hizmeti alamamak pilotların en büyük endişesi. Bir de indikleri havalimanlarında özellikle uçaklarına gösterilen büyük ilgi onları tedirgin ediyor. Görev uçuşları 2-7 gün arasında değişiyor. Mürettebat günde 16 saat çalışacak şekilde eğitimli. Özel durumlarda çalışma süresi 24 saate kadar çıkabiliyor.
Air Force One
Amerikan başkanlarının uçakları dış görünüm olarak sivil modelleri andırsalar da içlerinde çok özel sistemler bulunuyor. Filoda iki adet olan B747'ler Boeing tarafından 1990 yılında özel olarak imal edildi. Uçak, nükleer bir savaşta komuta kontrol merkezi olarak görev yapabiliyor. Acil bir durumda Başkan uçağı özel bir kapsülle terk edebiliyor. Uçağın elektronik sistemleri kesinlikle dinlenemiyor. Özel hatlar dışında kabinde 85 telefon bulunuyor. Her sistemin en az iki yedeği var. Havadan yakıt ikmali ile menzili sınırsız. Kargo bölümüne 2 bin öğünlük yemek depolanabiliyor.
AÇIKLAMA
Fethullah Gülen'in mahkûmiyeti yok
6 Kasım 1999 tarihli Hürriyet Gazetesi'nde ‘‘Gölcük Gecesi’’ başlıklı yazı serisinde (...) Fethullah Gülen ile ilgili olarak bazı iddialar ortaya atılmıştır. Buna göre Sayın Başbakan Bülent Ecevit'in Fethullah Gülen'in hiç mahkum olmadığını söylemesi üzerine kendisine bunun aksini gösterir bir belgenin fotokopisinin verildiği ileri sürülmekte ve sayın Gülen'in bir aldatmacayı sahneye koyduğu iddia edilmektedir. (...) Sayın Gülen hakkında eğer kesinleşmiş bir mahkumiyet kararı bulunsaydı bunun bir mahkumiyet hükmü ile belirlenmiş olması ve adli sicildeki sabıka kaydına işlenmiş olması gerekirdi. Halbuki böyle bir durum sözkonusu değildir.(...)
Bülent Ecevit'e verildiği söylenen ceza mahkumiyetine ilişkin belge yukarıda değindiğimiz anlamda kesinleşmiş bir yargı kararı değildir.(...)
Müvekkilimle ilgili bu dava henüz kesin bir yargı kararı haline gelmeden affa uğramıştır. Durum böyle olunca kesinleşmemiş bir davaya ilişkin belgelerin kesin bir hüküm gibi kabul edilip müvekkilimizin kamuoyuna suçlu gibi tanıtılmasının hukuken mümkün olamayacağı tartışılmaz bir gerçektir.