Helal olsun hákim bey

Güncelleme Tarihi:

Helal olsun hákim bey
Oluşturulma Tarihi: Haziran 07, 2001 00:00


Haberin Devamı

Büyükşehirlerde, özellikle, kadınların baş belası kapkaççılar, artık kolayca sokaklara dönemeyecek. Hakim Hasan Barutçu başkanlığındaki İstanbul 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, iki kapkaççıya ‘gasp’tan ağır ceza verdi. Karar onanırsa sanıklardan biri 13 yıl diğeri 8 yıl ağır hapis yatacak.

İstanbul 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, başta İstanbul olmak üzere büyükşehirlerin baş belası haline gelen kapkaççılarla ilgili 'caydırıcı' nitelikte çok önemli bir karar verdi.

Hakim Hasan Barutçu başkanlığındaki mahkeme heyeti, adliye tarihinde ilk kez, sanıklara TCK'nın kapkaç suçunu içeren hırsızlık maddesinden değil, 'gasp' suçundan ceza verdi.

ÖRNEK KARAR

İstanbul 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ve kapkaç olaylarına yeni yorum getiren dava 5 ay gibi kısa bir sürede sonuçlandırıldı. Dava konusu olay 2001'in ilk günü Laleli'de meydana geldi. Kapkaççılar İsviçreli turist İrminger Chantal'ın çantasını zorla almak istedi. Kapkaççı çantayı almak için Chantal'ı bir süre yerde sürükledi.

Sanıklar Yusuf Aslan ile 17 yaşındaki M.S. aynı gün yakalandı ve tutuklanıp cezaevine gönderildiler. Dava iddianamesinde sanıklardan M.S.'nin turistin kolundaki çantayı bir süre yerde sürükleyerek zorla alıp kaçtığı daha sonra Aslan'a teslim ettiği, böylece suçu birlikte işledikleri kaydedildi. İçindeki 260 İsviçre Frangı, 23 milyon 250 bin TL, bir adet altın zincir, bir adet altın yüzük ve iki adet altın küpenin bulunduğu çanta kendisine iade edilen turist poliste ve mahkemede sanık M.S.'yi teşhis etti.

Mahkeme Aslan'ı 13 yıl 20 gün, M.S.'yi ise yaşı nedeniyle 8 yıl 4 ay ağır hapis cezasına çarptırdı. Karar onanır ve içtihat halini alırsa, kapkaççılar bundan böyle vatandaşın çantasını silah kullanmasalar dahi elinden zorla aldıkları takdirde 2-5 yıl hapis öngören hırsızlıktan değil 20 yıl hapis öngören gasptan hüküm giyecekler.

Gasp yorumu gerekçesi

İsviçreli turist İrminger Chantal'ı elindeki çantayı almak için bir süre yerde sürükleyen tutuklu sanıklar Yusuf Aslan ile 17 yaşındaki M.S. çok ağır ceza öngören 'gasp' suçundan cezalandırıldı. Mahkeme Başkanı Hasan Barutçu, üye hákimler Selahattin Çetin ve Cavit Marancı'dan oluşan mahkeme heyeti, yaklaşık 5 aylık yargılama sonunda tutuklu sanıkları 'kapkaç' yani TCK'daki karşılığıyla hırsızlık suçundan değil 497/1'de öngörülen gasptan mahkûm etti.

Mahkûmiyet kararının gerekçesinde ‘‘Sanığın, mağdurenin elindeki çantayı almaya çalıştığı, çantayı bırakmayınca çekiştirip mağdureyi yerde sürüklediği, mağdurenin canı acıyınca çantasını bırakmak zorunda kaldığı, kapkaç suretiyle başlayan eylemin cebir kullanma sonucu gaspa dönüştüğü anlaşılmıştır’’ denildi.

AĞIR HAPİS CEZASI

Mahkeme bu ilginç gerekçeyle sanıklardan daha önce de hırsızlıktan sabıkası bulunan Aslan'ı TCK 495 delaletiyle 497/1'den önce 15 yıl ağır hapis cezasına çarptırdı. İyi hal nedeniyle 12 yıl 6 ay ağır hapse indirilen sanık Aslan'ın cezası daha önce hırsızlıktan aldığı 6 ay 20 günlük hapsin de eklenmesiyle 13 yıl 20 güne yükseltildi. Diğer sanık M.S. de önce 15 yıl ağır hapis cezasına çarptırıldı daha sonra cezası yaş küçüklüğü ve iyi hal nedeniyle 8 yıl 4 ay ağır hapse indirildi. Sanıkların tutukluluk halinin devamına da karar verildi.

KAPKAÇÇIYA GÖZDAĞI

Karar, başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerde vatandaşın baş belası olan kapkaççılara gözdağı niteliği taşıyor. Karar Yargıtay'da onanıp içtihat halini aldığında, daha önce kapkaç olaylarında TCK 492 uyarınca hırsızlıktan 2-5 yıl hapis istemiyle Asliye Ceza'da yargılanan sanıklar, artık silah kullanmasalar dahi zorla ya da yerde sürükleyerek vatandaşın eşyasını çalarsa 20 yıl ağır hapis öngören gasp suçundan Ağır Ceza'da yargılanacaklar.

Demet’i kapkaççı öldürdü

Bir tekstil firmasında müdür olarak görev yapan Demet Karaca, geçen ocakta Şenlikköy Mahallesi Derya Sokak'ta yürüdüğü sırada, çalıntı otomobilleriyle yanına yaklaşan kapkaççıların saldırısına uğradı. Karaca'nın omuzundaki çantaya asılan kapkaççılar, direnen Karaca'yı yaklaşık 20 metre sürükledi. Ağır yaralı olarak kaldırıldığı International Hospital'da 12 gün yaşam mücadalesi veren Karaca, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı.

Demet Karaca’nın ölümüne neden olan kapkaççılardan Kenan Garip, Karaca'nın çantasındanda bulunan cep telefonuna kendi kartını koyunca yakayı ele verdi. Telefonun, ‘imei’ olarak adlandırılan sicil numarasından, kartın Kenan Garip adına kayıtlı bulunduğunu saptayan polisler, kapkaççıyı yakaladı. Savcılık tutuklanan Kenan Garip hakkında idam ile 20 yıl ağır istemiyle dava açtı. Olayda otomobili kullandığını, arkadaşı Lokman Akkuş'un ise ölen Demet Karaca'yı yerde sürüklediğini söyleyen Garip'in bu ifadesi üzerine polis Akkuş'un cep telefonu numarasına ulaştı. Teknik Büro Ekipleri, Zeytinburnu'nda çayçılık yapan Akkuş'un yerini belirledi. Konuşma yaptığı noktalara göre izini süren polis Akkuş'u 3 gün önce Esenyurt'taki evinde yakaladı. Gözaltına alınan Akkuş ifadesinde arkadaşını suçlayarak ‘‘Çantayı ben kapmadım. Kenan Garip yalan söylüyor. Aslında aracı kullanan bendim’’ dedi. Akkuş'un ifadesi doğrultusunda olay sırasında otomobilin içinde bulunduğu belirlenen Selçuk Uçar ve Derya isimli kadın da aranıyor.

Mağdurlar sevindi

İstanbul Adliyesi'nde görülen bir kapkaç davasında sanıklara, ilk kez gasp suçundan ceza verilmesi, kapkaç mağdurlarını sevindirdi. Kapkaç mağdurları bu kararla adaletin yerini bulduğunu söyledi.

Emekli öğretmen-cafe işletmecisi Süda Özkal, karara sevindiğini belirterek şöyle konuştu:

‘‘Bu insanlar bizim mallarımıza ve canımıza göz dikiyor. İstediklerini alamadıkları zaman hiç düşünmeden bizi öldürebiliyor. İnsan haklarına tecavüz ediyorlar. Çok büyük maddi ve manevi zarar veriyorlar. Bu yüzden ağır hapis cezalarıyla cezalandırılmalıdırlar. Belki bu sayede suç oranı da düşer. Bundan sonra bu davalarda, sanıklara hırsızlık suçundan değil, gasp suçundan ceza verilmeli. Benim gibi tüm kapkaççı mağdurlarına hayırlı uğurlu olsun.’’

Polisten yine ‘benzin yok’ yakınması

Tasarruf tedbirleri kapsamında polise uygulanan benzin kısıtlaması, İstanbul'da ‘Güvenlikten kısıtlama olur mu?’ tartışması başlattı. Kapkaççılar tarafından sürüklenen ressam Tülin Tanman, benzin olmadığından soyguncuları takip etmediğini söyleyen polisi suçladı.

YERDE SÜRÜKLENDİ

Bir başka kapkaççı kurbanı da Şenay Bildiren oldu. Küçükyalı'da akşam saatlerinde dolaşmaya çıkan 42 yaşındaki ev hanımı Şenay Bildiren de kapkaççı mağdurlarından biri oldu. 2 çocuk annesi Bildiren diğer mağdurlar gibi yerde sürüklendi, kafasını vurdu, vücudu çizik ve çürük içinde kaldı. Olay yerine gelen polis ekiplerine şikáyette bulunan Şenay Bildiren de, ‘‘Üzgünüz kısıtlama var. Bu benzin bizi ancak karakola götürür. Takip edemiyoruz’’ cevabını aldı.

YANLIŞ TASARRUF

Bildiren'in öfkesi polise değil, bu kısıtlamaları yapan hükümet yetkililerine yöneldi. Polisin bu durumda birşey yapamayacağını belirten Bildiren, ‘‘Devlet tasarruf tedbirlerini yanlış yerde uyguluyor. İnsanların mal ve canını emanet ettiği kurumda tasarruf kısıtlaması olmaz. Kısıtlamaları başka yerde uygulasınlar’’ dedi. Yarın polislerin yakınlarının da başına aynı olayın gelebileceğini belirten öfkeli ev kadını, ‘‘Çok gerekliyse kendi araçlarının benzinini kıssınlar. Bu ülkede yapanın yanında kalıyor. Devlet iyi vatandaşlarını korumuyor. Haydutları dışarı salıyor ve namuslu vatandaşlar mağdur oluyor. Sonunda düzgün insanlarda çileden çıkacak, herkes alacak silahı kendi adaletini arayacak’’ diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!