Güncelleme Tarihi:
DOKTOR Sergio Canavero’nun ilk hayali aslında kafa nakli değil. Bilim adamı, her zaman aklında yatan önceliğin beyin nakli olduğunu fakat Çin hükümetinin kafa naklini bir adım öne çıkardığını ve beyin nakli için önümüzdeki birkaç ayda ciddi duyurular yapacağını söylüyor:
BEDEN DEĞİŞECEK HAYATLAR UZAYACAK
“Aslında ilk amacım kafa nakli değil, beyin nakliydi. Çin’in amacı ise tedavi edilemez denen tıbbi şartları iyileştirmek. Benim amacımsa hayatı uzatmak. Bugün size bu konuda da ciddi adımlar attığımı söylemek istiyorum. Eleştirilere her zaman açığım ama biliyorum ki eğer beyin naklini öncelikli olarak yapmakta ısrar etseydim, şahsıma gelecek saldırılar karşısında direnemezdim. Şimdi kafa naklinin yapılabileceğini göstererek işe başlayacağım. Beyin nakli de, kafa nakli de omurilikle bire bir ilişkili konular. Birbirlerinden o kadar da uzak değiller. Adım adım gidiyorum. Sonunda devrimsel veriler elde etmiş olacağız. Hayat uzayacak ve bedenler değiştirilebilecek. Yani bugün burada hem yeni bir maceranın sona ermek üzere olduğunu hem de yepyeni bir maceranın başladığını söylemem gerek. 1954 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan ilk böbrek nakliyle başlayan organ ve uzuv nakli yolculuğu Çin’de kafa nakliyle son bulacak.”
Bilinç, Canavero’nun dilinden düşürmediği bir kelime. Gerek planladığı beyin nakli, gerek başarıya ulaşacağını iddia ettiği kafa naklinde bilincin yerinde olmasına, en az omurilik ve diğer organlar kadar önem veriyor. İtalyan doktora göre bilinç, insanı insan yapan kilit faktörken, beyin ise bilinçten daha kıymetli olmayan bir filtre.
ÖLÜMSÜZLÜĞÜN ANAHTARI BİLİNÇ
“Beyin hakkında hiçbir fikrimiz olmadığını söylemem gerekir. Obama döneminde, beynin haritasının çıkarılması için ciddi çalışmalar yapıldı. Hiçbir sonuç alınamadı. Bilim insanları olarak daha da fazla bilgi edindiğimiz kesin ama hâlâ beynin tam bir haritası bile çıkarılamadı. Fakat bilinç sadece tıbbın değil, fiziğin, mekaniğin ve hatta dinin de içinde olduğu sonsuz bir derya. Bana göre bilinç tanrıdır, içinde ne olduğunu ve nasıl çalıştığını anlamak çok zor. Bilinci kontrole edebilmek demek, öleceğinizi anladığınız zaman ‘daha da yaşamak istiyorum’ deme seçimi yapabilmektir. Bu seçim ölümsüzlüğe yaklaşmak demek. Bazılarının ruhani dediği şeye ben bilinç demeyi tercih ediyorum.”
ABD DENEDİ AMA BİZİ DURDURAMADI
İtalyan doktor, Amerikalıların çalışmasının ciddiyetini başlangıçta kavrayamadıkları görüşünde: “Son iki yıldır özellikle Amerikalılar bizi durdurmak için her yolu denediler. Galileo’ya bile tezini savunması için fırsat verilmişti. Bize bu fırsatı çok görmelerine rağmen bizi durdurmayı başaramadılar.” Kendisini İtalyan fizikçi ve matematikçi Galileo’ya mı, yoksa tarihteki ilk kalp naklini yapan Dr. Christian Barnard’a mı daha yakın bulduğunu sorduğumda ise bir kahkaha atıyor: “Konuya bana tanınmayan infaz erteleme hakkı açısından bakarsam Galileo derim. Fakat kişisel çalışmalarımla Barnard’la da kendimi özdeşleştiriyorum.”
TÜRKLERDE KAFA NAKLİ VİZYONU VAR
TÜRKİYE’nin kafa nakli yapabilecek kapasitede doktorlara ve vizyona sahip olduğunu söyleyen Doktor Canavero, yüz naklinde uzuv nakline birçok alanda Türkiye’ye saygı duyduğunu belirtti. İtalyan hekim kendisi adına Facebook’ta Türkiye’den açılan hayran sayfasını görünce çok şaşırdığını, aynı zamanda Türkiye’den oldukça fazla destekçisi ve ekibine katılmak isteyen bilim insan olduğunu söyledi. Dr. Canavero Türkiye’de yapılan nakilleri de yakından takip etmiş.
HACETTEPE HATALIYDI
2012’de Hacettepe Üniversitesi’nde gerçekleştirilen ve ölümle sonuçlanan 2 kol ve 2 bacağın aynı anda nakledildiği ameliyatı eleştiriyor: “Apandisit ameliyatı bile ölüm riski taşır. Hazırlıkları yapmadan 4 tane uzvu öylece takamazsınız. Türkiye’de yaşanan aynı anda 4 uzuv naklini düşünecek olursak, ilk olarak ekibin tecrübesine bakmamız gerekir. Örneğin Çin’de yapılan uzuv nakilleri İspanya için henüz oldukça yeni. Fakat öğrenmenin grafiği hep yukarı gider. Bir de olayın tıbbi olduğu kadar hasta kanadı var. Son 20 yılda yapılan kalp nakillerine bakarsanız başarı oranı sadece yüzde 20. Yani hastaların yüzde 80’i ölüyor demek. Sebebi sadece ameliyat değil, ameliyatlar sonrası da hayata nasıl devam ettikleriyle ilgili. Tıbbi sebeplerle yapılan organ nakli immun baskılayıcı problemi nedeniyle hâlâ mükemmele ulaşmadı. Teknik konularla sıkmak istemem ama hayvanlarda immun sistemi baskılamak adına büyük gelişmeler var. Bir gün bu problem ortadan kalkacak.”
YAPTIKLARIMIZDAN MEMNUN DEĞİL
DOKTOR Sergio Canavero, tüm heyecanına rağmen üstündeki baskının ve karşısındaki muhalefetin farkında: “Yıllarca deli, Frankenstein, canavar gibi isimlerle çağrıldığınızı düşünün. Elbette bu ciddi bir psikolojik baskı oluşturuyor. Ben Zen öğretileriyle, yoga yaparak ve jiu jitsu gibi savunma sanatlarıyla ilgilenerek işime konsantre olup yola devam edebildim. Katolik Kilisesi, Papa’nın yapılanlardan memnun olmadığını iletti. Çin ise akılcı bir perspektife sahip.”
Birçok düşmanı olduğunu söyleyen Canavero, kendisine bir zarar gelse bile bu ameliyatın ekibi tarafından yapılacağını vurguluyor: “Bugün Viyana’da sizinle buluştum. İsterlerse beni öldürebilirler. Fakat eninde sonunda kafa nakli gerçekleşecek, artık durdurmak için çok geç. Öte yandan inanıyorum ki, Çin bu başarıya ulaştıktan sonra Rusya ve ABD bir adım öteye geçmek isteyecek ve bu rekabet bizim açımızdan avantajlı olacak.”