HDP'lilere: Tıpış tıpış gelecekler

KONTROL ŞANSIMIZ YOK

AÇIĞA alınma oldukça çok sayıda. Zaman zaman titiz davranılmadığı, sapla samanın birbirine karıştığı şikâyetleri geliyor. İşin başında intikam duygusuyla değil, adaletle hareket edeceğiz dedim. Bu mesaj herkese. Buna savcılar, hâkimler, kamu görevlileri, valiler de dahil. Yurdun her köşesinde tek tek gidip kontrol edecek şansımız yok. Burada ölçümüz 17-25 Aralık. Bu örgüt ile iş yapanlar devam ettiyse masum görünemez.

HUDUT DIŞINDA GEÇİŞ YOK

Terörle mücadelede yeni sürecin adı, ‘savunma değil taarruz’. Hudut kapısı dışındaki her geçiş, düşman geçişidir. Anında karşılık verilecek. ‘Operasyon yaparsam, niye yaptın sivillere diye sorarlar.’ Başbakan olarak söylüyorum; hudut kapısı olmayan her geçiş suçtur, gereği yapılacaktır.

Yaz kış, gece gündüz enselerinde olacaksınız. Gerekirse onların yöntemleriyle mücadele edeceğiz. Mutlaka bu meseleyi Türkiye’nin gündeminde en alt sıralara getirmemiz lazım.

Mutlaka tespit edilen yerlere gideceğiz. Efendim, ‘burası riskli.’ Riskliyse tedbirini alacağız, kardeşim. Tendürek Dağları riskliydi, kuşatıldı ondan sonra girildi. Orada da örgütün en önemli adamlarından bir tanesi halledildi, diğeri de takipte, hallolacak. Başka çare yok.

TERÖRLE İLTİSAKLI PARTİ 

Terörle iltisaklı parti çıkmış, ‘Efendim işte bu belediyelere ilişirseniz, sivil direniş başlatacağız’ diyor. Sıfatı ne olursa olsun, öyle dışarıdakilerin sırtını sıvazlamakla, ellerine üç-beş tane silah vermekle, bu büyük millete kafa tutacaklarını mı zannediyorlar? Daha onların söylediği 6-7 Ekim’in hesabı duruyor, önce o hesabı verecekler, sonra da büyük laflar etmenin ne demek olduğunu görecekler. Türkiye bir hukuk devleti, hukuk devleti gereğini yapacak. Mahkeme çağırıyorsa, tıpış tıpış gelip ifadesini verecek, yağma yok.”

VALİLERE: HATA YAPIN HAİNLİK YAPMAYIN

MUSTAFA Kemal Atatürk, ‘Tatbik eden, icra eden, karar verenden daima daha kuvvetlidir’ sözü çok doğru. Masa başında olanlar hesap kitap yaparlar ama sahadaki uygulama hiçbir zaman planlanan projeyle aynı olmaz. Onun için de memur uygulama yaparken korkar, çekingen davranır. Memleketin, milletin işini yaparken şekil, usul hatası yapabilirsiniz. Sonuna kadar yapabilirsiniz. Hiç endişe etmeyin ama kendi ve bazı menfaate yönelik iş yaparken sonuna kadar da korkun. Milletin işini görüyorsanız, ‘Efendim şurada hata yaptım, burada bilmem ne yaptım’... Bunlara takılmayın. Sahadaki hiçbir iş şekil ve usul hatası olmadan yapılmaz. Bunu bir kere unutmayın. Uygulamanın içinden gelen bir arkadaşınız olarak söylüyorum arkadaşlar. Eğer usulu, biçimi, her şeyi dört dörtlük yapmaya çalışırsanız işi yapamazsınız. Bir tercih yapacaksınız. İş mi yapacağız yoksa mevzuatı mı kollayacağız? Mesele milletin menfaati, ülkenin geleceği, menfaati ise hata yapın ama hainlik yapmayın. Hata yapmaya alan var ama hainliğe asla alan yok.  

MAĞDURLARA: HER İLE KRİZ MERKEZİ

BAŞBAKANLIK Müsteşarlığı başta olmak üzere bütün illerde kriz merkezi oluşturun. Haksızlık yapıldığı kanaati ile size dönüş yapan varsa toplayın. Şüphesiz yanlış hesap Bağdat’tan döner. Yanlış yapıldıysa bu çalışmalar tamamlandıktan sonra dönüp bakılacak ve yanlışlar var ise düzeltilecek. Ne işi sulandıralım ne de bariz hatalara izin verelim.

YA HERRO YA MERRO

İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu, teröre destek olan belediyelere yaptırımlar için “Neymiş, müsaade etmeyeceklermiş. Ya herro ya merro” dedi. Soylu, Gölbaşı’ndaki Ankara Vilayetler Evi’nde düzenlenen Valiler Toplantısı’nda şunları söyledi: “Terör örgütlerini besleyen bunlara yataklık yapan ve milletimizin verdiği vergilerle birlikte o milletimizin verdiği vergileri hain bir şekilde kurşun atarak milletimize döndüren bir anlayış söz konusudur. Bu devletimiz tarafından tespit edilmiş ve bugün 28 belediyeye bu uygulanmıştır. Kanun Hükmünde Kararname çıktı buradaki kararlılığımızdan geri adım atmamız mümkün değildir. Hemen bu işlemi yerine getirmek bizim sorumluluğumuzdur. Neymiş, müsaade etmeyeceklermiş. Ya herro ya merro. Öyle bir şey söz konusu değil. Aradan geçen 1.5 ayda görülmüştür ki OHAL, FETÖ terör örgütü üyelerinden, onların destekçilerinden bu devlete hainlik yapan diğer terör örgütleri ve oluşumlardan başka hiç kimseyi ama hiç kimseyi rahatsız etmeden başarıyla yönetilmektedir. FETÖ mücadelesi bizim kararlığımızdır. Hiçbir endişem yok. Birilerinin başımıza musallat etmeye çalıştığı bu illeti milletimizin başından çekip atacağız. Nasıl bir şekilde def ettiğimizi bütün dünyaya göstereceğiz. Bu dönem daha fazla, daha önemli bir gayretle çalışmak zorundayız.

Bilmenizi isterim ki, 15 Temmuz’u gerçekleştirenler meseleyi 15 Temmuz’da bırakmak istemeyeceklerdir. Eğer bu konuda ‘yakınımızdı, dostumuzdu, tanırız, iyiyiz, müsamaha etmeye çalışalım’ diyen bir anlayış ortaya konuluyorsa, Allah şahittir 241 şehidimiz bizden hesap soracaktır.” ( ANKARA )

PARABOL ESPRİSİ

ANKARA Vilayet Evi’ndeki toplantıda Başbakan Yıldırım valilere konuştu. Toplantıya İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler de katıldı. Yıldırım konuşmasında, daha önceki bir ulaştırma toplantısında, geometri terimi ‘parabol’ kelimesinin ‘bol para’ şeklinde anlaşılmasını da esprili bir dille anlattı.