Güncelleme Tarihi:
 Davanın bugün görülen ikinci duruÅŸmasına, ''çıkar amaçlı suç örgütünün lideri'' olduÄŸu bildirilen Erol Maks Kohen ile diÄŸer tutuklusanıklar DurmuÅŸ Kın, Orhan Miktad Kestane, Mehmet OÄŸuz Eruçan, Nail TahsildaroÄŸlu ve tutuksuz yargılanan 6 sanık katıldı. DuruÅŸmada, Hazine avukatları da hazır bulundu.Â
Mahkeme BaÅŸkanı Hüseyin Eken, Hazine avukatlarının davaya müdahil olarak katılmak için dilekçe verdiklerini bildirdi. Hazine avukatlarından Müjgan Aytemiz'in taleplerini özetlemesinden sonra, cumhuriyet savcısının da görüşü doÄŸrultusunda, suçtan zarar görmesi ihtimaline göre Hazine'nin davaya müdahil olarak katılmasına karar verildi.Â
Emekli Yarbay Yurdaer Koç, parası olmadığı için avukat tutamadığını belirterek, emekli olduktan sonra Erol Maks Kohen'in ÅŸirketinde 1990 yılında, 150 milyon lira maaÅŸ ve çocuÄŸunun okul masrafları karşılığında çalışmaya baÅŸladığını, askeri rüzgar ceketlerinin dağıtımında görev yaptığını söyledi.Â
Kohen ailesi ile akrabalık ilişkisi bulunduğunu anlatan Koç, ticaret ve ticari işlemlerden anlamadığını savundu. İzmir'de bir fabrikanın tapusunun alınması için vekaletname verdiğini, ancak bu vekaletname ile kendisinin Vizon Tekstil A.Ş'nin yönetim kurulu başkanlığına getirildiğini daha sonra öğrendiğini ileri süren Koç, adına şirket kurulduğunu ve bu şirketin ihracat yaptığı bilgisini çok sonra duyduğunu iddia etti. Koç, daha sonra şöyle konuştu:
''Erol Maks Kohen'in hiçbir talimatını yerine getirmedim. Kohen veçevresindekilerin hazırladıkları senaryo ile Vizon Tekstil A.Åž'nin başına getirilmiÅŸim. Bana, 'tetikçi ve sabıkalı' diyen Erol Kohen, herÅŸeyi planlı, programlı yapmıştır. Ticari bilgisizliÄŸim ve kendilerine olan itimadım sonucu imzaladığım 1-2 belgeye dayanarak beni suçlamışlardır. Yargılama sırasında, güneÅŸi balçıkla sıvamaya kalkışmışlardır. Vizon Tekstil A.Åž'den hiçbir zaman menfaat saÄŸlamadım. Tek suçum, onlara güvenerek vekaletname vermektir.'' Â
Kendisini tehdit ettiÄŸini öne sürdüğü Erol Kohen'in aÄŸabeyi Davut Kohen'in kar edemediÄŸini savunarak vergi borçlarını devlete 4 taksitleöderken, çocuklarına sürat tekneleri ve lüks otomobiller aldığını iddia eden Koç, ''Erol Kohen, beni ailesiyle karıştırmaktadır'' diye konuÅŸtu.Â
   Â
MÜŞTEKİ BÖLÜMÜNE ALINSIN
   Â
Koç'un suçlamalarının sürmesi üzerine söz alan Kohen'in avukatı Yağız DaÄŸlı, sanığın savunma yapmaktan öteye geçtiÄŸini söyledi. DaÄŸlı,Koç'un anlatımlarına, ''Sanık sandalyesinden müşteki bölümüne alınsın'' diye itirazda bulundu. Mahkeme Heyeti, avukat DaÄŸlı'nın itirazını yerinde görmeyerek, sanığa savunmasını tamamlattı.Â
Koç'un suçlamaları karşısında diyecekleri sorulan Kohen, sahte imza atmadığını, kimseye de attırmadığını söyledi. Kohen, Koç'un Vizontekstil A.Åž'nin başına bilgisi dışında getirildiÄŸi yönündeki açıklamanın gerçekçi olmadığını, devlet memurluÄŸu yapmış 55 yaşındaki kiÅŸinin bir belgeyi okumadan imzalamayacağını kaydetti. Koç'un, Vizon Tekstil'in yöneticisi olduÄŸunu gösteren noterde yapılmış bir iÅŸleme iliÅŸkin belgeyi de mahkemeye sunan Kohen, bu belgedeki imzanın Koç'a ait olduÄŸunu söyledi.Â
Belgedeki imzanın kendisine ait olup olmadığı sorulan Koç, ''Ben böyle bir belge hatırlamıyorum. Benim imzamı atabilecek, burada o kadar uzman kiÅŸi var ki'' diye konuÅŸtu.Â
Nilsay Triko Firması'nın sahibi Nilgün Sayıner'in geçen oturumda suçlamalarda bulunduÄŸunu, diÄŸer sanıkların da kendilerini kurtarmak için Kohen ailesine iftira attıklarını öne süren Erol Kohen, Koç'un iddialarının asılsız olduÄŸunu ifade etti. Koç'un maddi durumunun iyi olduÄŸunu anlatan Kohen, ''Ne yapmışsa bilerek isteyerek yapmıştır'' dedi.Â
   Â
DEPO GÖREVLİSİ ADINA ŞİRKET
   Â
Kohen'in ÅŸirketinde depo görevlisi olarak çalışan Ekrem Deniz de savunmasında, hayali ihracat olayının duyulması için CumhurbaÅŸkanlığı ve İçiÅŸleri Bakanlığı'na ÅŸikayet dilekçeleri verdiÄŸini söyledi. Surteks Tekstil Sanayi ve Ticaret Limited Åžirketi'nin, kendisi ve Ersin Korkmaz adına kurulduÄŸunu belirten Deniz, Ä°stanbul Defterdarlığıve Merter Vergi Dairesi'nden gelen yazılardan ÅŸirketin hayali ihracat yaptığını anladığını kaydetti. ''Ben de o zaman üzerimize kurulan ÅŸirketin yasadışı yollara saparak ülkemizi dolandırdığını öğrendim'' diyen Deniz, Kohen'in emniyet ve gümrük müdürlüklerindeki iliÅŸkilerinikullanarak hakkındaki ihbarları kısa sürede öğrendiÄŸini ileri sürdü. Deniz, Ä°stanbul Emniyet Müdürlüğü'ne verdiÄŸi ihbar dilekçesinin de Ä°stanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Åžube Müdürü Ayhan MimaroÄŸlu ile Organize Suçlar Åžube Müdürü Adil Serdar Saçan tarafından Kohen'e ulaÅŸtırıldığını öne sürdü.Â
Deniz, organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in Kohen'den haraç istediÄŸini ve bunu emniyet müdürü Adil Serdar Saçan'ın araya girerek önlediÄŸini duyduÄŸunu ileri sürdü.Â
   Â
'ÇAMUR ATIYORLAR'
   Â
Söz alan Kohen, ''Devletin ÅŸerefli görevlilerine çamur atıyorlar''diyerek, Peker ile hiçbir iliÅŸkisinin olmadığını, Deniz'in soruÅŸturmayı yürüten Ankara Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Åžube Müdürlüğü yetkililerince yönlendirildiÄŸi iddia etti.Â
Bunun üzerine Mesut Deniz, ''Saçan ve MimaroÄŸlu'nun cep telefonu faturaları, çiçek, uçak bileti masrafları ve özel harcamaları, üstüne vazife olmadığı halde neden kendisi tarafından ödenmiÅŸtir'' diye konuÅŸtu.Â
Deniz, Savcı Hamza KeleÅŸ'in talebi üzerine, kendi hesabına yatan paraları Kohen ve Ahmet Arıkan'ın talimatıyla çektiÄŸini ve kendilerineverdiÄŸini söyledi.Â
Kohen ile Deniz arasında bir süre karşılıklı konuÅŸma olması üzerine Mahkeme BaÅŸkanı Hüseyin Eken, ''Ä°kinizi de nezarete atarım. beklersiniz orada'' dedi.Â
Eken, duruÅŸmaya, öğleden sonra devam edilmek üzere ara verdi.Â
SANIKLAR HAKKINDA 30 YILA KADAR HAPÄ°S Ä°STENÄ°YOR
Ä°ddianamede, 85 sanık hakkında, ''çıkar amaçlı suç örgütü kurmak ve örgüt adına faaliyette bulunmak, bu örgüte yardım etmek, sahte evrak düzenlemek ve bu suça iÅŸtirak, nitelikli dolandırıcılık'' suçlarından 2 yıl ile 30 yıl arasında deÄŸiÅŸen ağır hapis cezaları talep ediliyor.Â