Güncelleme Tarihi:
Sındırgı ilçesi kırsal Armutlu mahallesinde yaşayan 12 yaşındaki Mehmet Kanur, yaptığı paylaşımlarla sosyal medya fenomeni oldu. Küçük yaşlarında doğa merakı başlayan Kanur, oyuncak arabalar yerine hayvanları ve doğa gezilerine tercih etmiş. Doğa ilgisini hatıra olması amacıyla internete yükleyen Kanur, sosyal medyada fenomen hale geldi. Kanur’un 2 gün içinde ulaştığı takipçi sayısı 100 bine yaklaştı. (Haberin geçildiği saat itibariyle 98 bin 300 ve her geçen saat artıyor) Ufak yaşlarından itibaren doğaya ve hayvanlara karşı ilgisi olan Mehmet Kanur, babası öğretmen İsmail Kanur’un, ‘Oğlum ileride yaptıkların hatıra olur. Doğayı seviyorsun, yıllar sonra da bakar hatırlarsın’ demesiyle ilk videosunu YouTube kanalına yüklemiş.
Oğlunu anlatan öğretmen İsmail Kanur, "Batman'da, Kütahya Simav gibi ülkenin çeşitli yerlerinde görev yaptım. Son olarak Dursunbey’de görev yapıyorum. İki oğlum var. 12 yaşında olan Mehmet'in ufaklığından itibaren doğaya ve hayvanlara merakı vardı. Oyuncakları da öyleydi. Dağlarda beraber gezer ve yanımdan hiç ayrılmazdı. Hayvanlar alır, tavşanları ve güvercinleri beslerdi. O hayvanlarla iç içe olduğundaki gözlerinin ışıldamasını hep çok hoşuma giderdi. Anne-baba olarak doğa ve hayvan sevgisiyle büyütmeye çalıştık. Sadece kitap oku demekle olmuyor. Mehmet’in ilgisi bu yöndeydi, bende onu destekledim, internetten ve aldığım kitaplarla teşvik ettim. Tabi şu an Mehmet, Türkiye gündemine oturdu. Biz kendi halimizde sakin bir aileyiz. Bu yaşamı bozmadan, doğal yaşamımızı sevgiyle sürdürmek istiyoruz" dedi.
Ufak yaştan itibaren babasıyla doğa içinde geziler yaptığını söyleyen 12 yaşındaki Mahmet Kanur, hayvanların zararsız olduğunu da 5 yaşında anlamaya başladığını söyledi. Zarar vermeden, sevgiyle, nasıl yaklaşılacağının bilindiği zaman hayvanların zararsız olduğunu söyleyen Kanur, "Ben küçük yaşta merak sardım. Kendimi bildim bileli hayvanları seviyorum. Sürekli araştırdım ve videolarını çekmek istedim. İleriye doğru da hatıra olarak kalır diye düşündük. Hatta kanalım olduğunu bile bilmiyordum, kanalımın olduğunu fark ettik ve babamla birlikte yükledik" dedi.
İlk video deneyimini anlatan Mehmet Kanur, "İlk çekimim su yılanı oldu. Okuldan öğle arasına çıkıyorduk. Derenin yanında bir su yılanını fark ettim. Herkes çığlık attı. Bende suyun dışında olunca, öleceğini fark ettim. Hemen yılanı orada yakaladım. ‘Sen ne yapıyorsun?’ dediler bana. Ben de, ‘Suyun dışında kolay kolay yaşayamaz’ diyerek, arabalar ezer diye korktuğumu ve derenin içine atacağımı söyledim. Derenin içine yılanı bıraktığımda, herkes beni alkışlamıştı. Ben de bundu anneme bahsettim. Sonrasında da çekimlerimizi paylaşma kararı aldık" dedi.
EKŞİ SÖZLÜK SAYESİNDE 2 GÜNDE 100 BİN TAKİPÇİ
Kırlarda arkadaşlarıyla dolaşırken takipçilerinin artığını öğrendiğini söyleyen Kanur, o anın heyecanını ise şu sözlerle anlattı:
"Biz kırlarda arkadaşlarımla dolaşırken annem, ‘Sana bir sürprizim var. 16 bin abonen oldu’ dedi. Ben de çok mutlu oldum ‘Ne 16 bini?’ dedim. Bana orada 16 bini gösterdi ve çok mutlu oldum. Bunların hepsi Ekşi Sözlük sayesinde oldu. Beni görmüş ve herkese tanıtmışlar. Sonra abone olmuşlar. Oradaki herkese çok teşekkür ediyorum. Sonra baktım ki aboneler hızlı bir şekilde artıyor. Saniyede 3 kişi abone olmaya başladı. Şuan abone sayım 100 bine yaklaştı Bundan sonraki amacım, büyüyünce belgesel kanalında çalışmak, bütün çocuklara örnek olup onların da hayvanları sevmesini sağlamak" dedi.
Çocuklarının ufak yaşlarında itibaren doğal yaşamı, hayvanları ve bitkileri çok sevdiğini belirten anne Fatma Kanur, "Küçüklüğünde itibaren hep ilgiliydi. Ceplerinden bitki tohumları çıkardı. Ben normal yolda yürürken, Mehmet sağa sola bakardı. Taşlara, doğal bitki örtüsünü incelerdi. Bahçede değişik bitkiler yetiştirirdi. Sosyal medyadaki bu durumu ilk duyduğumuzda şok olduk. Zaten bu zamana kadar bizimde alıştığımız, doğal hayatıydı Mehmet’in. Bu kadar büyük sevgi ve beğeni göreceğini tahmin etmiyordum. Çok sevinçliyim" dedi.
Mehmet Kanur’un şu an bir numaralı öğrencisi ise kardeşi Utkan Kanur. 6 yaşındaki Utkan da ağabeyini dinleyip, doğaya saygılı ve bilinçli şekilde yetişiyor.