‘Hayata dönüş’ operasyonunda ölenler anıldı

Güncelleme Tarihi:

‘Hayata dönüş’ operasyonunda ölenler anıldı
Oluşturulma Tarihi: Aralık 19, 2013 17:59

Bayrampaşa Cezaevi’nde 19 Aralık 2000 tarihinde yapılan ‘Hayata Dönüş’ operasyonunda hayatını kaybeden anıldı. Operasyonda yaralananlarında bulunduğu anmada operasyon kararı alan sorumluların cezalandırılmaları istendi. Operasyonda cezaevinde bulunan Münevver Aşçı 10 saat boyunca kimyasal gaz ve bombalara maruz bırakıldıklarını belirterek, “Bizi kahkalar atarak yaktılar” dedi.

Haberin Devamı

Tecrite Karşı Mücadele Platformu’nun düzenlediği anmaya yaklaşık 300 kişi katıldı. Sağmalcılar Metro İstasyonu önünde toplanan grup “Katil devlet hesap verecek”, “Yaşasın ölüm orucu direnişimiz”, “Zindanlar yıkılsın, tutsaklara özgürlük” sloganları atarak eski Bayrampaşa Cezaevi önüne yürüdü. Eski cezaevi önünde platforma adına konuşan Münevver İltemur, 19-22 Aralık 2000 tarihinde Bayrampaşa Hapishanesi’nde 6 kadının diri diri yakıldığını, 12 devrimcinin katledildiğini belirterek şunları söyledi:

ANMA TÖRENİNDEN KARELER

“Türkiye genelinde 20 hapishaneye yapılan askeri operasyonda 28 devrimci tutsak silahlarla, kimyasal gazlarla, işkencelerle katledildi. Adına ironik olarak “Hayata Dönüş” dedikleri bu katliam, Türkiye tahinin en kanlı ve vahşi hapishaneler katliamıdır. 20 hapishaneye birden savaşa gider gibi 10 bin askerle geldiler. 8 jandarma komando taburu, 37 bölük katıldı bu operasyona. Üç gün süren saldırıda 20 bini aşkın gaz bombası kullanıldı.Katiller suçlarını açıkça itiraf etti. Jandarma Genel Komutanı Aytaç Yalman ve Hareket Başkanı Osman Özbek katliamın birinci derece sorumlularıdır. Ancak hazırlanan raporlarda deliller karartılmış, katiller aklanmıştır. Ellerimiz katillerin yakasından düşmeyecektir.”

Haberin Devamı

100 YIL GEÇSE UNUTMAYACAĞIZ

Operasyonda cezaevinde bulunan Münevver Aşçı, 19 Aralık sabahı taranarak uyandıklarını ve üstlerine bomba ve kurşun yağdığını söyleyerek şöyle devam etti: “Fosfor bombalarıyla bizi yaktılar. Sinir gazlarıyla bayılttılar. Saçlarımız yandı. Derilerimiz plastik gibi erimeye başladı. ‘Hepinizi geberteceğiz’ dediler. Ranzanın arasına sıkışmış bir yoldaşımızın cesedini almak istedik. Kurşun atarak ona da izin vermediler. 6 arkadaşımız koğuşta diri diri yanarken biz havalandırmaya çıktık. ‘Haydi bizi de öldürün’ dedik. Halay çektik. İnancımız karşısında şaşırdılar. Sonra 3 saat boyunca bizi basınçlı suyla işkence yaptılar. Orada 27 kadın ‘Halkımız, senin için ölüyoruz’ diyerek slogan attık. Aradan 13 yıl geçti. Bu acımızı unutmadık. 100 yıl geçse de unutmayacağız.”
Açıklama sonrası cezaevi duvarı yanına koyulan ölenlerin fotoğrafları üzerine kırmızı karanfiller bırakıldı.

BAKMADAN GEÇME!